Siz hiç seri katille pazarlık yapan bir hâkim gördünüz mü?

İLK söz: HDP yönetimi bu yazımı nasıl okuyacak?

Haberin Devamı

İlk soru: Mesela Celal Doğan, Ahmet Türk... Ve elbette Dengir Mir Mehmet Fırat... Sırrı Sakık... Nasıl hissedecek?

 

Çok sahici bir içsesiyle...

 

“Ulan hiç mi doğrusu yok bu yazının diye soracak mı?”

 

***

 

Dağda yine uyku tulumu saatleriydi.

 

Sabah gün doğarken emir geldi.

 

Arama tarama yapmak üzere...

 

İhbar var.

 

Sonra biz yani uzakta yaşayanlara haber şöyle ulaştı:

 

Haberin Devamı

“Tunceli-Elazığ karayolunun 25. kilometresinde...

 

PKK’lı teröristler... Askeri aracın geçişi sırasında.... Yola yerleştirdikleri patlayıcıyı infilak ettirdiler...

 

Üç asker şehit oldu!”

 

İşte tam bu haber geldiği sırada ben, sıradan bir gazeteci merakıyla...

 

“Çözüm zamanı” haberlerini okuyordum.

 

Selahattin Demirtaş demiş ki:

 

“Tam Kandil’e gidip çözüm için görüşecektik ki, Türk Hava Kuvvetleri Kandil’i bombaladı.”

 

Bense o sırada, “çözüm arayışları” yazılarını okuyorum.

 

Ve bir soru geçiyor içimden:

 

“Peki, niye Kandil’e gidiyorsun çözüm için? Sen gücünü, iradeni Kandil’den mi alıyorsun?

 

Sana oy veren seçmen nerede?”

 

Halk yalnızca taziye çadırında mı değerlidir?

 

Ve bir soru daha:

 

Haberin Devamı

“Acaba onlar gitmiyor da Kandil mi çağırıyor?”

 

Bu daha da vahim değil mi?”

 

İşte burada anlaşamıyoruz.

 

İşte burada “güven kırılması” yaşıyoruz. Anlaşamıyoruz çünkü...

 

Ben demokratik yoldan seçilenden bir cesaret bekliyorum.

 

Ölen çocuklar kadar bir cesaret.

 

Demirtaş acaba diyebilir mi:

 

“Bir dakika kardeşim... Beni bu halk seçti sen değil.”

 

Cesaret mi?

 

Ama hayır!

 

Kandil kendisini “bir halk savaşçısı” gibi görüyor ya...

 

Onun öyle olmadığını söyleyebilir mi HDP?

 

İşte tıkandığı yer...

 

Sen böyle Kandil’e karşı “mum” olunca... Memleketin tamamını nasıl ışıtacaksın?

 

Şurası artık açıktır:

 

- Yollara mayın döşeyip binaların içine patlayıcı yerleştirip hendek kazanlar...

 

Haberin Devamı

- Keskin nişancılarla gencecik evlatlarımızı vuranlar...

 

Ellerinde kanla poz veriyorlar ya...

 

Bırak devleti ikna etmeyi...

 

Sen benim kalbimi nasıl ikna edeceksin?

 

Bu yaralı kalpleri nasıl inandıracaksın?

 

O yüzden diyorum ki:

 

“Hâkim katille pazarlık eder mi?”

 

Eğer ederse mağdur ne yapacak?

 

Katilin ihaneti mi, hâkimin vasiyeti mi, yoksa mağdurun isyanı mı öne çıkacak?

 

Ama sen böyle her defasında Kandil yolunda mum olursan...

 

Bu millet senin demokrat olduğuna nasıl inanacak?

Yazarın Tüm Yazıları