Rüzgâr ve akıntılara göre müsilajın rotası turizmi vurur mu

Deniz salyası Çanakkale Boğazı’nı geçip Ege’ye dayanınca; turizmcilerde müthiş bir endişe başladı...

Haberin Devamı

“Zaten pandemi vurdu. Bir de sahilleri deniz salyası işgal ederse...”

Marmaris Dalyan hattında Oteller Birliği Başkanı Yücel Okutur ilk uyarıyı yaptı.

Peki şu anda durum nedir?

Üç önemli faktör var.

1. Türkiye’nin önümüzdeki dönemde “rüzgâr takvimi” nedir? Kuzeyden güneye doğru...

2. Çanakkale sonrasında su akıntı rejimi nasıldır?

3.  Bu iki etken deniz salyasını turizm bölgelerine taşır mı?

Ve daha önemli bir endişe:

Rüzgâr ve akıntılara göre müsilajın rotası turizmi vurur mu

- Göcek, Kekova-Kaş gibi içdeniz ve körfezlerdeki aşırı tekne yığılması, egzoz, jeneratör ve atık faktörleri deniz yüzeyindeki kirlenmeyle birleşirse:

- Teknelerin buralara attığı demirler nedeniyle deniz çayırlarının yok olması ve çölleşme, müsilajı oralarda da başlatır mı?

Haberin Devamı

Prof. Dr. Mustafa Sarı’ya göre bu da müsilajı tetikleyebilir...

RÜZGÂRIN YÖNÜ GÜNEYE

Deniz salyası Çanakkale’de Kilitbahir ve Eceabat’ı geçti.

Peki rüzgârın etkisi ne olacak?

Bunu anlamak için Meteoroloji Genel Müdürü Volkan Mutlu Coşkun’u aradım.

Coşkun bir rüzgâr takvimi çıkarttı.

Buna göre 1 hafta boyunca rüzgâr Eceabat’tan Bodrum’a kadar hep kuzeyden esiyor...

Hızı da ortalama 3 ile 5 knot arasında değişecek. Yani orta şiddette rüzgâr var...

Haritada gördüğünüz kırmızı alan ise sert rüzgârları işaret ediyor. Bu da önümüzdeki 14 Haziran Pazartesi günü...

Ve aynı rüzgârlar ertesi gün İzmir-Bodrum rotasında devam ediyor.

Endişe bu...

ÇANAKKALE SU AKINTI HARİTASI

Deniz salyasının güneye inmesi konusundaki endişeleri bir faktör daha tetikleyebilir.

O da Çanakkale’den itibaren güneye doğru olan akıntı rejimi...

Çanakkale’deki akıntı bilgisi şöyle:

“Kuvvetli akıntı değeri yaklaşık 3-4 knot olarak ve kuzey yönünden olacak şekilde tam Kepez önünde etkili olacaktır. Kepez önünde etkili olan bu akıntı boğazın en etkin ve daim akıntısıdır... Kuzeydoğu yönünden kuvvetli 2-3 knot şiddetinde karşı akıntı sözkonusu olacaktır. Bu akıntı Akbaş-Musa bankı hattına gelince şiddetini kaybetmeye başlayacak ve yaklaşık 1 knot şiddetinde köprü inşa bölgesine kadar devam edecektir...”

Haberin Devamı

Bu harita müsilajın Çanakkale’yi nasıl geçtiğini anlamaya yetiyor elbette...

Rüzgâr ve akıntılara göre müsilajın rotası turizmi vurur mu

EGE İÇİN ŞİMDİLİK SORUN YOK

Tabii akla hemen şu soru geliyor?

- Kuzeyden güneye esen şiddetli rüzgâr ve akıntı etkisiyle müsilaj, turizm bölgelerine ulaşır mı?

Ulaşırsa ne kadar zamanda etkili olur?

Öncelikle şunu söylemeliyim ki uzmanlarla yaptığım konuşmalara göre şu an, Ege için büyük bir “müsilaj endişesi” yok...

Çünkü Ege’ye çıktığı an dağılacağı alan çok fazla.

Ancak...

Kuvvetli rüzgârların nasıl bir etki yapacağının mutlaka araştırılması gerekiyor.

25 METRE DERİNLİKTE SALKIMLAR

Konuştuğum biliminsanlarının tavsiyesi şöyle:

- Müsilaj su üstü akıntılarıyla hareket ediyor.

- Su üstü akıntıları ise 25 metre derinliğe kadar iniyor.

Haberin Devamı

- Zaten su yüzeyinden salkımlar halinde deniz dibine inen müsilajın ulaştığı derinlik de böyle... Dolayısıyla 25 metreye inen su üstü akıntıları rüzgârla birleştiğinde müsilajı taşıyor...

İşte bu sürecin netleştirilmesi için rüzgâr hızı ve akıntı rejimi için bir modelleme yapılması gerekiyor.

Yani...

Önümüzdeki hâkim rüzgârlar ve akıntı seviyesini baz alan bir yazılımla müsilajın yayılma haritası çıkartılabiliyor...

Bunun için su ürünleri fakültelerinde yazılımlar var.

Peki şu ana kadar yapıldı mı?

Sanmıyorum...

PROF. DR. SARI UYARIYOR

Son
olarak konuyu Van’daki inci kefalinin kurtarıcı babası Prof. Dr. Mustafa Sarı’ya soruyorum:

- Hocam deniz salyası konusunda turizm bölgeleri tehdit altında mı? Buralara ulaşır mı?

Haberin Devamı

Ege Denizi’nde genel olarak hiçbir zaman Marmara’daki gibi bir salya oluşmaz... Ancak küçük körfezlerde, koylarda bu beklenir.


Rüzgâr ve akıntılara göre müsilajın rotası turizmi vurur mu

İŞTE O SERT RÜZGÂRLAR

Çanakkale’den Fethiye’ye kadar esen sert rüzgârlar kırmızı renkle belirtilmiştir.

SICAK-SOĞUK DENGESİ

- Neden?

Çünkü eğer oralarda denizin yüzeyi kirletiliyor ve bu kirlilik yüzeyi kaplıyorsa, denizin sıcak-soğuk dengesi bozulur... Bu denge bozulduğunda salya başlar. Şimdi düşünün ki Göcek Körfezi’nde yüzlerce, binlerce tekne aynı anda atık ve egzoz basıncı yaratıyor. Deniz yüzeyi bu basınçla doluyor. Kaplanınca da denizin sıcak-soğuk dengesi bozuluyor. Yani denizin yüzeyi de dibi de aynı derece oluyor.

Haberin Devamı

Böylece salyanın başlamasına neden oluyorsunuz. İşte bizim korkumuz bu...

DENİZ SUYU FİLTRELERİ TIKANDI

Prof. Dr. Sarı’nın altını çizdiği bu korku şu anda Göcek Körfezi’ni ciddi olarak tehdit ediyor...

Yaz başından itibaren Ege adaları seyre açılmadığı için bu sene de birikme Göcek gibi körfezlere olacak. Göcek kendisini temizleme konusunda içdeniz olduğu için çok zorlanıyor. Fethiye’nin yıllarca yaşadığı ilgisizlik sonucunda geldiği hal ortada... Perişan...

ÇEVRE BAKANLIĞI İÇİN GÖCEK ALARMI

Göcek Körfezi’ne de bu yıl aynı miktarda tekne gelip aylarca kalırsa inanılmaz bir kirlilik olacak. Çünkü gelen binlerce tekne bir koya bağlanıyor. Aylarca orada kalıyor. Jeneratör ve egzoz atıkları deniz yüzeyini kaplıyor. Karasal atıklar ayrıca etkili.

Çevre Bakanlığı’nın bu konuda mutlak önlem alması gerekiyor.

SONUÇ

Deniz
salyası Çanakkale’yi geçti, Ege’ye açılmak üzere... Bir yandan Ege’ye açılma ihtimali, diğer yandan Ege ve Akdeniz’deki körfez ve koylardaki kirlenmenin yarattığı müsilaj tehlikesi...

- Müsilaj konusunda mutlaka bir rüzgâr ve akıntı rejimi olarak Ege kıyıları için bir modelleme yapılmalı... Bu modellemeye göre müsilajın Ege kıyılarına yayılma ihtimali ve takvimi çıkartılmalı.

- İçdeniz durumundaki körfez ve kıyılar için bağlama kriterleri oluşturulmalı...

- Yani denizde yaşamın bir kanunu olmalı ve uygulanmalı...

- Yarımca’ya ham petrol boşaltan şileplerin “balans suyu” olarak aldıkları müsilajdır. Bunu Akdeniz’e boşaltırlarsa tehlike daha da tetiklenir...

- Önümüzdeki günlerde gözümüz kuzeyden güneye doğru esen rüzgârlarda olacak...

Bu arada Marmara’dan seyir yaparak Ege’ye inen birçok amatör denizcinin motor su soğutma filtreleri tıkanmış.

Balıkçıların ağlarında balık yerine kilolarca müsilaj salkımı görülüyor...

Denizlerimizden gelen şu tehlike çağrısını duyuyor muyuz:

Mayday... Mayday... Mayday...

Yazarın Tüm Yazıları