Paylaş
Yemyeşil çam ağaçlarının köklerini verdiği...
Ovalardan nazlı nazlı akan, dağlardan gürül gürül coşan bir nehir düşünün.
Böylesi ancak masallarda görülür...
Antalya’nın Uçansu Şelalesi’ne kavuşan Alara Çayı.
Tam 80 kilometre akıyor... İşte oraya göz dikmişlerdi.
8 tane hidroelektrik santralı için ÇED raporu aldılar...
Çelik ve betondan pranga...
Acaba o ÇED raporu nasıl verildi? Kimler imza attı? Ayrı soru...
Ama yöre köylüleri baktı “o nazlı masal” bozulacak.
Boğulacak...
Taş, çadır, sopa... Eylem yapmak yerine...
Genç bir avukat buldular. Münip Ermiş... Açtılar davayı...
Arkadaşlar bu “masalın davası” tam 10 yıl sürdü...
Bilirkişiler “olumsuz” rapor verdikçe, yeniden “bilirkişi” istediler...
Tam 40 profesör ve doçent bilirkişi oldu.
Hepsi de “Buraya HES olmaz” dedi.
Ve sonunda Antalya 2’nci İdare Mahkemesi 2016 yılında ÇED raporu için “iptal kararı” verdi.
Anında temyiz ettiler.
Ve önceki gün Danıştay kararını verdi:
“İptal kararı doğrudur...”
Yani, “Köylüler haklıdır, yapamazsınız” dedi...
Böylece bir “doğa masalı” kurtulmuş oldu...
Arkadaşlar bu haberi okuyunca...
“Hep jandarma zoruyla eylemleri dağıtılan çevrecileri görecek değiliz ya” dedim...
Sonra...
“Demek ki adalet varmış. Orada hâkimler varmış” dedim.
Şimdi buradan, o kahraman köylüleri... Avukat Münip Ermiş’i... Antalya 2’inci İdare Mahkemesi’nin değerli hâkimlerini... Ve Danıştay’da adalet için umutlarımızı yükselten hâkimleri yürekten kutluyorum.
Onlara kahraman dedim çünkü...
Vatan toprağı yalnızca cephelerdeki savaşlarla savunulmaz...
İşte böyle de korunur...
Helal olsun...
Ak bakalım şimdi nazlı Alara Çayı... Coş bakalım dağlardan, masalına doğru...
ACABA İÇLERİNDEN BİR YÖNETMEN ÇIKAR MI?
4 kafadar öyle bir bakıyorlar ki...
Eller birbirlerinin omuzlarında. Yüzlerinde “muzip” bir ifade...
Sanki bir eski zaman fotoğrafından çıkıp muazzam bir Hollywood filmi izleyecek gibiyiz...
Mersin burası...
Bu 4 kafadar da hayatlarında ilk kez sinemaya gittiler...
Mezitli Belediye Başkanı Neşet Tarhan harika bir iş yapmış...
Hürriyet Mahallesi’nde bulunan Tece Cumhuriyet Ortaokulu 5, 6, 7 ve 8’inci sınıf öğrencilerini sinemayla buluşturmuş...
Evet bu çocuklar hayatlarında ilk defa sinemaya gittiler...
Ve işte böyle oturdular.
4 ayrı sınıftan 82 öğrenci ve 8 öğretmen...
Ve işte ben bu fotoğrafı görünce sordum:
“Öylesine bir özgüvenle bakıyorlar ki... Acaba bu çocuklar kim bilir nasıl bir hayat yaşayacak... Belki de bu ilk sinema tecrübesi, içlerinden birisinin kalbinde bir ‘beyazperde ateşi’ yakacak...
Öyle ya...
Yılmaz Güney nasıl çıktı? Ya da Tarantino bir kaset dükkânından nasıl fırladı?”
Ve en önemlisi...
Böyle insan hikâyelerine ihtiyacımız var.
Böyle fotoğraflardan gelen maceralara ihtiyacımız var.
İçimizdeki “Marvel”lere ihtiyacımız var...
Unutmadan...
Türkiye’nin birçok ilçesinde hâlâ sinema yok. Ardahan ve Şırnak’ta sinema yok...
Tiyatro yine öyle...
Belki bu çocuklar kuracak geleceğin sahnelerini.
O masum ve yalnız coğrafyalara...
YARI KAÇIK CEZAEVİ
YARIAÇIK cezaevleri için koydum bu başlığı...
İzinli kaçıyorlar çünkü... Acaba cezaevine bir şeyler mi taşıyorlar?
Uyuşturucudan yatan birisi, ya izinli çıkıp içeri bir şeyler taşıyorsa...
Bu kaç etti arkadaş.
İşte yine bir cinayet girişimi.
Bu defa Abdürrahim...
Manisa Turgutlu Açık Cezaevi’nden izinli çıkmış...
Sonra gitmiş, eşi Gülten’i 20 yerinden bıçaklamış...
Bu kaçıncı yarıaçık skandalı...
Adalet Bakanı Abdulhamit Gül çok olumlu icraatlar yapıyor. Güven veriyor...
Bir de bu meseleye eğilse...
Paylaş