Paylaş
“Jandarmanın, AFAD görevlilerinin defalarca aradığı nehirde bulundu Narin.
Defalarca aranan nehirin yeniden aranması;
Bende “bir itiraf oldu” izlenimi yarattı.
Yoksa o kadar aranan yer içinde tekrar o nehire girilmesini başka nasıl açıklayacağız?”
Ve öğle saatlerinde anlaşıldı ki;
“İhbar”la değil şüphelendiğim gibi bir “itiraf”la küçük Narin’imiz bulunmuş.
İtiraf edenin Muhtar amcanın tarlasında çalışan bir işçi olduğu söyleniyor.
Nasıl öldürülmüş?
Kaç kişi bu cinayetin içinde?
Narin’in bir de engelli kardeşi varmış.
O çocuğun da ölümü üzerine şüphe bulutları yükseliyor.
Amca tek başına mı yaptı bunu?
Yoksa diğer aile üyeleri de biliyor muydu?
Bu gözaltılar gösteriyor ki en azından jandarma diğer aile üyelerinden de şüpheleniyor.
Arkadaşlar, bu köyde bir gariplik var.
Korku filmlerindeki esrarengiz köyleri hatırlatan sorular geçiyor aklımızdan.
Yüreğimiz yanarak gerçekleri bekliyoruz..
xxx
DÜNKÜ YAZI
İhbar mı itiraf mı?
İhbar olabilmesi için, ihbar edenin o noktayı biliyor olması gerekiyor.
Ya katil onu oraya koyarken gördü.
Ya da sonradan buldu.
Eğer gördüyse 18 gün niye bekledi?
Eğer sonradan bulduysa, nasıl?
Yüzlerce görevlinin arama yaptığı nehirde o nasıl bulabildi?
Ama eminim bu devlet hepsinin cevabına ulaşacak.
Ah benim canım kızım Narin.
Alçak katil onu öldürdükten sonra bir çuvala koymuş. Dereye yerleştirmiş. Üzerine dallar ve taşlar koymuş.
Doğal bir görüntü vermiş.
Tıpkı bir seri katil gibi.
O yüzden soruyorum:
-Bölgedeki bütün kayıp çocuk olayları mercek altına alındı mı?
-Acaba çevrede benzeri kayıp ihbarları var mı?
-Narin’in küçük bedeni dereye bu şekilde gizlendiğine göre bu soğukkanlı katilin Narin’i bir tesadüfle öldürmüş olma ihtimali çok zayıf değil mi?
Kazayla öldürse bu kadar soğukkanlı olabilir mi?
-Acaba bir taciz var mı?
-Eğer varsa, Narin kendisine yapılan tacizleri anlatacağını mı söyledi?
Bütün bu sorular elbette sonunda cevap bulacak.
Ve elbette Adli Tabip en sağlam raporunu verecek.
Ve elbette bu alçak katil ya da katiller mutlak yakalanacak.
Keşke Narin’i canlı bulsaydık.
Ama olmadı işte.
Canım kızım. Sevgili meleğimiz Narin.
Mekanın cennet olsun.
İÇİMDEN BAŞKA BİR ŞEY YAZMAK GELMİYOR
Arkadaşlar..
Bugün gençlerimizle ilgili çok güzel müjdeleri aktaracaktım.
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır duyurmuştu.
8’inci Avrupa Genç Bilgisayar Olimpiyatı’nda altın ve gümüş madalya alan Yunus Emre Artal.. Mustafa Selim Özekinci.
Brezilya’dan Mısır’a kadar bilim olimpiyatlarında madalyalar alan onlarca çocuğumuz.
Para olimpiyatlarda madalya rekoru kıran gençlerimiz. Yüzücülerimiz.
Hepsini isim isim yazacaktım.
Anlatacaktım.
Ama onların yüzüne bakarken gözümün önüne hep Narin geldi.
O afacan gülüşü ve bakışıyla kızımız Narin.
Bugün başka bir şey yazmaya elim gitmedi.
Kedimi alıp bir köşeye çekildim.
Yapanı, göz yumanı, bilip de susanı, ihmali olanı girmeden rahat etmeyeceğiz.
Paylaş