Paylaş
Haksız bilgilerin, yalanlanmış iddiaların mahzeninde çürüyen ruhlar bulursunuz.
Adını bir türlü oradan silemeyen insanların bitmeyen adalet mücadelesi vardır.
Unutulma hakkından mahrum kalmış insanların mezarlığı gibidir.
Neyse ki umut yaratacak bir haber geldi bu konuda.
Nasıl mı?
İspanya’da yaşayan Mario 16 yıl önce işleri kötüye gidince bir ilan veriyor.
Evini açık arttırmayla satıp borçlarını ödeyecek.
Mario evini sattı. Borçlarını ödedi. Düze çıktı.
Ama verdiği o ilan bir türlü peşini bırakmadı.
Aradan 16 yıl geçti. Yapışıp kaldı o ilan. Bir iş yapacak olsa, Google’a giren kişi o ilanı görünce vazgeçti. Sonunda mahkemeye başvurdu.
Yalnızca Mario mu?
Google’ın sicilinde ne çok böyle acı vardır.
Neyse ki, sonunda Avrupa Birliği Adalet Divanı, Google internet sitesinin kullanıcıların ‘unutulma hakkı’nı korumak amacıyla arama sonuçlarında değişikliğe gitmesine hükmetti.
KONYA’DAN GELEN TELEFON
Bir sabah bir okurum Konya’dan aradı.
Bir genç kızımız.
Ağlamaklı bir sesle şöyle diyordu:
“Fatih Abi, benim nişanlım lise son sınıftayken okul yolunda bir kavga çıkıyor. Bıçaklar çekiliyor. Polis de gelip orada kim varsa karakola götürüyor. Oysa nişanlımın alakası yok.
Ertesi gün birkaç gazetede haber çıkıyor. Tabii o zaman çocuk olan nişanlımın da adı var haberde.
Fatih Abi evleneceğiz. Ama öyle korkuyoruz ki. Yıllar önce yaşanan böyle bir olay var. Google’a giriyorsun adı çıkıyor. Arkadaşlar uyarıyor. Babam bir bilse... Hayatta evlenemeyiz. Ne olur sildirin şunu. Bak aradan yıllar geçmiş. Yalvarıyoruz abi...”
İNSANLARI HATALARINA GÖMMEK
Google’la birlikte, insanları kendi hatalarına gömen bir linç de başladı.
Birisini beğenmediniz mi?
Fikrine karşı mısınız?
Düşman mısınız?
Yazın adını Google’a, geçmişte, gençken, çocukken haklı haksız düştüğü bir hatayı çekip çıkarın oradan.
Ve sonra yapıştırın yıllar sonra alnına.
İster mahkemeyi kazanmış olsun, ister beraat etmiş olsun.
Bir kere adınız düştü mü oraya...
Yandınız.
Telefon dinlemek kadar ağır bir ahlaksızlıktır bu.
İzinsiz dinleme eğer “telekulak”sa..
Bu da “telegöz”dür.
İnsanın uğradığı haksızlığı bir “telegöz” olarak arayıp Google çöplüğünden çıkarmaktır çünkü yapılan.
NİHAYET BİR SES GELDİ
Şimdi Avrupa adaleti nihayet bu “dijital mezarlığa”, bu “sanal çamura” bir çözüm bulmaya başlıyor.
İnsanların unutulma hakkı vardır.
Ve buna çok saygı duyulmalıdır.
Beşir Atalay ne demek istedi
BAŞBAKAN Yardımcısı Atalay ketumdur. Pek açıklama yapmayı sevmez. Ama ilk defa geçen gün önemli bir detay verdi.
Dedi ki:
“Sayın Başbakanımızın başkanlığında çok önemli bir toplantı yapıldı. Barış süreci üzerine konuştuk. Somut tarihler üzerinde duruldu...”
Somut tarihler, bir süredir BDP heyetinin dile getirdiği bir talepti. Belli ki önümüzdeki günlerde çok ciddi bir takvim açıklanacak.
Umarım, demokratik Türkiye yolunda önemli ve tatminkâr bir takvim görürüz.
Sevgili çevreciler
ÇEVRE gönüllüsü arkadaşlardan, denizci dostlardan çok sayıda mesaj alıyorum.
Yakında bunları yayınlamaya başlayacağım.
Ama sizden bir ricam var...
Çevre meselesi balıkların, kuşların, ağaçların, denizlerin meselesidir.
Siyaset üstüdür.
Lütfen önyargılı olmadan, çözüme yönelik ve pozitif bir yol izleyelim...
Yakında mesajları paylaşmaya başlıyorum.
Doğayla kalın...
Paylaş