Eyvah! Ya HDP barajı geçemezse...

BAŞTAN söylüyorum:

Haberin Devamı

Seçim barajına karşıyım. Ama bakıyorum ki seçimler, gelip bir tek “soruya” ya da “korkuya” indiriliyor...
- HDP barajı geçemezse ne olur?
- Geçerse ve 70 milletvekiliyle Meclis’e girerse ne olur?
Bu sorular elbette etki yapacak ve merak uyandıracak sorulardır.
Sorulmalıdır da...
Ama bir siyasi partinin, bir siyasi hareketin seçimlerdeki varlığı, hangi projeyi ve çözümü sunduğuna değil de baraj oranına indirilirse sağlıklı olur mu?...
Önce demokrasiye yakışmaz.
Bu nedir biliyor musunuz?
Seçimleri maç sonucu gibi görmek isteyenlerin düştüğü durumdur.
Yani...
Parti programlarını, anayasa önerilerini, Türkiye projelerini okumak, dinlemek yerine...
Ceza sahasında penaltı bekleyen holiganların durumu.
Şimdi soralım bakalım:
Seçmen miyiz?
Holigan mıyız?

Haberin Devamı

Seçilmiş siyaset

8 yıl süreyle AK Parti İstanbul İl Başkanlığı yapan Aziz Babuşçu çok ilginç bir davet verdi.
Siyasette pek alıştığımız bir şey değildi bu.
Tam bir “veda kucaklaşması”. Bakın geçmişe, hangi parti olursa olsun, görevi bırakan il başkanlarının dostlarıyla böyle bir “veda kucaklaşması” yaptığını hatırlamıyorum.
O yüzden siyasette özlediğimiz bir “pozitif ayrımdır” bu.
Babuşçu 8 yıllık serüveni bir de kitaba sığdırmış.
Adı, “Seçilmiş Siyaset”...
Demokrasi tarihimizdeki atanmış siyaset dönemlerine karşı bulunmuş güzel bir kavram...
Ve seçilmiş siyaset kavramı, bana göre önseçim sistemiyle buluştuğunda asıl anlamına kavuşmuş olur...
Babuşçu’nun bu “veda kucaklaşması” umarım siyasetin pozitif geleneği olur...

Haber olmak için illa gözümüz mü morarsın

AZİZ Babuşçu’nun yemeğinde, medya, spor, akademik alanların yanında iş dünyasından da çok sayıda isim vardı...
Ahmet Nazif Zorlu, Remzi Gür, Hamdi Akın, Abdullah Tivnikli, Adnan Çebi, Başaran Ulusoy, Ali Kibar, Mehmet Büyükekşi, Nevzat Demir...
Ve Hamdi Topçu gibi isimler...
Neden iş dünyasını saydım?...
Çünkü benim bulunduğum masada Başaran Ulusoy ve Mahmut Övür’le birlikte bir isim daha vardı. Bunca işadamının yanında tek bir işkadını...
Türkiye İş Kadınları Derneği’nden Nilüfer Bulut...
Nilüfer Hanım masanın ortasına doğru o kadar içen bir soru attı ki:
- İçeri girince şaşırdım. Ne kadar az kadın var. İş dünyasından bir tek kadın ben varım? Sizin dikkatinizi çekmedi mi?
Siz dediği masadaki biz erkeklerdik...
Öylece kaldım.
Sonra sohbete başladık. Nilüfer Bulut anlattı:
“Hindistan’da ‘Dünya Kadın Liderliği Ödülü’nü aldık. Çok ciddi işler yapıyoruz...”
Masadan bir ses:
“Ne kadar güzel. Peki biz bunları niye duymuyoruz?”
Ve Nilüfer Hanım’dan cevap:
“Yani manşetlere bakınca anlıyoruz ki, bir kadın olarak haber olabilmemiz için ya tekme-tokat, dayak yiyeceğiz. Ya da gözümüz moraracak...”
Benim için sıkı bir dersti Nilüfer Bulut’un bu sözleri.
Bu erkek egemen iş dünyasında böyle dimdik duran bütün kadınları kutluyorum.

Yazarın Tüm Yazıları