Cevap ve düzeltme metni

Hürriyet Gazetesi’nin 14.08.2012 sayısının 26. Sayfasında Fatih Çekirge’nin “İşte o mühim gişi” başlıklı köşe yazısı ile Müvekkil ve Müvekkilin tabiiyetinde olduğu Azerbaycan ülkesi hakkında gerçeğe aykırı, haksız ve asılsız beyan ve iddialara yer verilmiş ve bu beyanların yayımı ile birlikte müvekkilin itibarı gerek ulusal gerek uluslararası kamuoyunda alenen saldırıya uğramıştır.
Müvekkil yazıda bahsedilen olaylara taraf olmadığı halde, köşe yazısında taraf addedilmek ve fotoğrafı ile ismi yayınlanarak ve milliyeti ile görevi üzerinden adeta siyaset yapılarak yazı içeriğinde küçük düşürülmüş, müvekkilin kişilik hakları ve manevi değerleri saldırıya uğramıştır.
Şöyle ki;
1. Müvekkil ve ailesi, ilgili uçakta bulunmakta ve köşe yazarı ile birlikte Business Class’ta seyahat etmekle birlikte, ilgili yazı içeriğinde bahsi geçen Kabin Amiri olduğu ve isminin Ceyda olduğu belirtilen hanım ile YAZIDA BAHSEDİLEN KONUŞMA VE/VEYA TARTIŞMA İÇİNDE BULUNAN ŞAHIS MÜVEKKİLİM DEĞİLDİR. Müvekkilin ailesi 2A, 2C-3A, 3C koltuk numaraları ile seyahat etmekte olup müvekkil ailesinin bir arada oturabilmesi için bir arka koltukta 4C sırası ile seyahat etmiş, yazıya konu konuşma ise 4D numaralı koltukta oturan kişi ile kabin amiri arasında cereyan etmiştir. HAL BÖYLEYKEN MÜVEKKİLİN YAPMADIĞI BİR KONUŞMANIN MÜVEKKİLE VE MÜVEKKİLİN ÜSTLENDİĞİ ONURLU GÖREV ÜZERİNDEN AZARBAYCAN DEVLETİ’NE MALEDİLMESİ, YÖNETİM ANLAYIŞININ SURİYE ESAD YÖNETİM ANLAYIŞINA BENZETİLMESİ, MÜVEKKİLİN TOPLUMSAL SAYGINLIĞINA VE MÜVEKKİL ÜZERİNDEN BİR TOPLUMUN MANEVİ DEĞERLERİNE SALDIRI TEŞKİL ETMİŞ VE BU VESİLE İLE MÜVEKKİLİN KİŞİLİK HAKLARININ İHLALİNE YOL AÇMIŞTIR.
Müvekkilin içinde bulunmadığı bu olayda taraf gösterilerek adeta müvekkil üzerinden siyaset yapılması/müvekkilin adının iyi niyetli olmayan yorumlar içeriğinde yer alması hukuka ve hakkaniyete uygun olmamıştır. Netice itibariyle Müvekkil yazı içeriğinde belirtilen konuşmanın hiçbir noktasında konuya dahil olmamış, taraf olmamıştır..
Bu hali ile açıktır ki Tekzibe konu yazıda yer alan, müvekkil tarafından Kabin Amiri’nden müvekkilin bazı isteklerde bulunulduğu, (Ekonomi Sınıfı’ndan bir yolcuyu Business Sınıf’a aktarılması da dahil olmak üzere) yönünde sunulan içerik tümüyle gerçeğe aykırıdır. Olayın gerçeğe aykırı olduğunun bir diğer kuvvetli göstergesi, müvekkilin tüm ailesinin halihazırda zaten müvekkil ile birlikte Business Class’ da seyahat etmekte olması ve müvekkilin böyle bir talepte bulunmasını gerektirecek somut bir durumun bulunmamasıdır.
2. Yine gerçeğe aykırı olarak müvekkilin adı ile kaleme alınan yazı içeriğinde yer alan 19 kişilik Business Class biletinin tamamının müvekkil tarafından alındığına ilişkin ibarenin de hiçbir gerçekliği bulunmamaktadır. Müvekkil, 11 Ağustos 2012 tarihinde ailesi ile beraber toplam 5 kişi olarak seyahat etmekte olup, uçakta mevcut Business Sınıf’ı toplamda 20 kişiliktir. Business Class’ da seyahat eden müvekkilin ailesi dışındaki yolcular müvekkilin dikkat ettiği kadarı ile yazıyı yazan köşe yazarı 1. Sırada, yanında genç bir bey ile D ve F koltuklarının sırasında seyahat etmekte, 5. Sırada 3 kişilik bir Rus Aile ve müvekkilin oturduğu 4. Sırada da (4A) bir Fransız Bey ve bunun dışında da bazı değişik yerlerde oturan aileler (örneğin yazarın arkasında 2. Sıradaki çift) mevcuttur. Müvekkil ne yazarın yanında oturan gençle ne de Rus ve Fransız ailelerle, yazarın arkasındaki çift ve diğer yolcularla bir irtibatı mevcut olmadığı gibi, ilgili yazıda belirtildiğinin aksine tanımadığı bu kimselerin biletleri de müvekkil tarafından alınmış değildir.
Müvekkilin kişisel ve profesyonel hayatı internet aracılığı ile kolaylıkla bulunabilir. Müvekkil, aynen Azerbaycan Hükümeti ve Devlet Başkan’ı gibi demokratik ve insani değerlere sıkı sıkıya bağlı bir şahıstır. Müvekkil basın özgürlüğüne önem vermekte ve basının demokratik sınırlar dahilinde dürüst, bağımsız, somut gerçeklikleri yansıtacak şekilde olayların, duygu ve düşüncelerin demokratik ortamda kişilik hak ve değerlerini rencide etmeksizin dile getirmesini desteklemektedir.
Kamuoyunu bilgilendirme görevi kamusal bir görev olup, bu görevin hukuk kuralları, basın meslek ilkeleri çerçevesinde yürütülmesi gerekmektedir. Somut olayda yazı yayınlanırken, olayın nasıl gerçekleştiği araştırılmadan, bahsi geçen olayda yer alan kimselere olayda adı geçenin müvekkilin şahsı olup olmadığı sorulmadan, müvekkile herhangi bir iletişim aracı ile ulaşılmaksızın ve cevap hakkı tanınmaksızın, müvekkil hakkında hakketmediği kelime, benzetme ve sıfatlar kullanılmış, tarafı olmadığı olaylar müvekkile yüklenmiştir. Bu yayın ile müvekkilimizin şahsi ve milli itibarları zedelenmiş, müvekkilin karakteri gerek ülkemiz gerekse Azerbaycan kamuoyu nezdinde haksız ve mesnetsiz bir zan altında bırakılmıştır.
Bununla birlikte yazı içeriğinde Müvekkilin tabiiyetinin bulunduğu Azerbaycan Devleti ve Hükümeti hakkında karalayıcı yorumlar ve Müvekkilin Ulusu ile ilgili adaletsiz karşılaştırmalarda bulunulmuştur. Müvekkil ne kendisi ne de davranışları itibarı ile ayrıca bir Azerbaycanlı olarak, bir aile babası olarak ve atanmış bir devlet görevlisi olarak belirtilen haksız ve gerçeğe aykırı yazı içeriğinde bulunan mesnetsiz iddiaları kabul etmemektedir.
Muhatap köşe yazarı, yazıyı yazarken yapması gereken araştırmayı doğru gerçekleştirmemiş ve kasıtlı veya kasıtsız olarak-yarattığı sonuç bakımından kasıtlı veya kasıtsız yazılmış olmasının önemi bulunmamaktadır, zarar yazının yayınlandığı anda gerçekleşmiştir- yazısında müvekkilin adını, sıfatını rencide edecek kelimeler ve bir devleti ve ulusu ve bu ulusa dahil vatandaşları rahatsız edecek benzetmeler kullanarak gazetecilik mesleğinin gerektirdiği özenden uzak bir yazının yayınlanmasına neden olmuştur. Bu nedenlerle, sair yasal haklarımız saklı kalmak üzere, Müvekkil hakkında yayınlanan gerçekdışı beyanlar içeren bu yayını tekzip eder ve tüm bu hususları kamuoyuna saygı ile duyururuz.
Cevap ve Düzeltme Talep Eden
Mikayil JABBAROV
Vekili
Av. Baran Umut BAYCAN

Burada bitmez

YUKARIDAKİ tekzibi okudunuz.
Tamam, mahkeme kararına saygım var.
Ama anlamadığım şey de şu:
Mahkeme neden THY’den bilgi istemedi.
Çok iyi biliyorum ki olayla ilgili olarak kabin amiri bir zabıt tuttu. Kendisine yapılan saygısızlığı teker teker yazdı.
İsim listesi o raporda bulunuyor. Hangi koltuk numarasındaki yolcunun nasıl hostesleri taciz ettiği o raporda açıkça yazılı.
Hangi koltuk numarasındaki yolcunun kabin amirine “Seni işten attıracağım” dediği de o raporda var.
Buna rağmen mahkeme yalnızca dosyaya bakarak karar vermiş. Sistem böyleymiş.
Benim gözümün önünde olan bu olayla ilgili araştırmaya ve yazmaya devam edeceğim.
Bu iş burada bitmez.