36 yaşındaki efsane Nadal...
26 yaşındaki genç yetenek, dünya 2 numarası Medvedev...
Eğer vaktiniz varsa bu maçı yeniden izleyin...
Çünkü orada her şey vardı...
Savaş vardı... Centilmenlik vardı... Kural vardı...
Hırs, ihtiras, güç, ego, tecrübe, gençlik, strateji, akıl, çılgınlık...
Hepsi o tenis kortunda kan ter içinde yaşandı...
Ama beni en çok etkileyen şey neydi biliyor musunuz?
Onca tuhaf bakış altında...
Bir o kadar “Boşuna uğraşıyor” fısıltıları arasındaydı...
Ama o bunları hiç umursamıyordu...
Sınıfta değil, bütün üniversitede tek başınaydı.
Yıl 1933...
Atatürk’ün kadınlara açtığı özgürlük kapısından o da geçiyordu...
Ama kolay değildi...
Çünkü...
Geçtiğimiz hafta genç bir insan hem savcılığa suç duyurusunda bulunmuş hem de isyan etmişti:
“Bir filmde bir rol aldım... İş arkadaşlarım hayatımı kararttı. Savcılığa suç duyurusunda bulundum...”
Şimdi merak ediyorum...
Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı acaba bu konuyla ilgili ne yaptı?
Önce olayı aktarayım...
SADECE BİR ROLDÜ
Vedat Gümüşgöz’ün isyanı:
“Bana ‘Sinema filminde oynayacaksın’ dediler. Figüran olarak terörist rolü aldım. Bu film icabı, sadece bir roldü. Kafama bir mekanizma bağladılar. Asker ateş edince vuruldum, öldüm, çıktım. Burada benim rolüm bitti.”
Kimse yanılmasın, olayı saptırmasın. Fatih Terim’in başkanlık diye bir derdi yok. İsteseydi olurdu... Ama istemedi... Çünkü onun bir tek derdi var... O da Galatasaray’ın durumu. Aslan’ın yükselişi. Hayatını buna adamış bir insan için ‘başkanlık yarışı’ gibi oyunlar, tuzaklar, arkadan dolanmalar çok ucuz kalır...
· Ayrıldığı günden itibaren Fatih Terim’e mesaj yağıyor.
Uğradığı haksızlığı yazdıktan sonra bana da mesaj yağmaya başladı.
Terim’e gelen mesajları biliyorum.
“Durma arkandayız” diyenler...
“Başkan ol” diyenler..
“Galatasaray’ı bırakma” diyenler...
ADAŞ...
“Ay görevi ve Milli Roket”
Önceki gün Türkiye Uzay Ajansı Başkanı Serdar Hüseyin Yıldırım’la sohbet ediyoruz...
Uzay deyince, konular da heyecanlı...
Tabii en dikkat çeken başlık “Ay görevi” ve “İlk Türk astronot...”
Başkan Yıldırım büyük bir heyecanla anlatıyor:
“Öncelikle şunu söylemeliyim. Türkiye’nin uzay projesi, gelecek kuşakların projesidir ve tamamıyla siyaset üstü bir projedir... Çünkü Türkiye’nin geleceği uzaydadır. O nedenle bütün gücümüzle çalışıyoruz...”
Peki ne yapılıyor?
İşitme engelli dünya şampiyonu kadın voleybolcularımız o gece sahnede...
İstiklal Marşımızın “şafaklarda yüzen alsancak” sözünü iki ellerini gökyüzüne açarak öylesine güzel resmedip söylediler ki...
Gözyaşı mesafesinde izledik...
Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın “Yıldızları Tebrik Gecesi”nde...
Göğsünde ay yıldız olan...
Ruhunda spor olan kim varsa oradaydı.
Geceyi düzenleyen Bakan
Yine Irak’ın kuzeyi...
Yine Barzani ziyareti...
Ve yine bir harita...
O meczup ve habis hayalin, Türkiye’yi böldüğü harita...
İşte o harita önceki gün yine hortladı...
ABD Uluslararası Din Özgürlüğü Komisyonu Başkan Yardımcısı Nadine Maenza ve bir heyet, Barzani’yi ziyaret ediyor...
Fotoğrafa bakar mısınız?
Bu söz Fatih Terim’den...
Kendisine destek olmak isteyenlere verdiği bir cevaptır bu...
Peki ne anlama geliyor?
Ama asıl soru şu:
- Terim ne yapacak?
Bir efsane olarak uğradığı haksızlığı köşeye çekilip kabullenecek mi?
Cevapları daha iyi bulabilmek için önce şu gerçekler:
1)