Paylaş
DOMUZ gribi yüzünden hijyene ağırlık veren Türk tüketicileri, temizlikte sadece deterjanla yetinmeyip, çamaşır suyuna da yönelince, 235 milyon TL’lik pazarda talep patlamasına yol açtı. Global krizin etkisiyle yılın ilk yarısında küçülen pazar, 2009’un son dört ayında gerçekleştirdiği rekor satışlarla bir anda 162 milyon litrelik üretim rakamlarını yakaladı. Bunda da çamaşır suyu kullanım alanının sadece temizlikle sınırlı kalmayıp, sakıncalı olmasına rağmen sebze ve meyvelerin yıkanmasına kadar yaygınlaşması ve farklı taleplere uygun yeni ürünlerin piyasaya sürülmesi etkili oldu.
Kullanım yaygınlaştı
Arkadaşımız Mert Temizkan’ın yaptığı araştırmaya göre, ağır yemek artıklarından küf kirlerine, emaye kaplı yüzeylerden porselene, seramikten mutfak zemin ve tezgahına, bulaşık süngerinden tuvalet temizliğine kadar çamaşır suyu kullanım alanlarının yaygınlaşması, tüketimin de hızla artmasına neden oluyor. Procter and Gamble’ın yeni formüllü Ace’nin ardından, Unilever’in 5 kat limon kokulu Domestos’u, Reckitt Benckiser’in de ekstra güçlü Cillit Bang’i piyasaya sürmesiyle birlikte rekabetin kızıştığı pazarda, Koruma Tarım, Klorak, Baser Kimya, Birka gibi kuruluşlar da ön plana çıkıyor. Ayrıca, çok sayıdaki yerel marka da fiyat avantajı sayesinde pazardan önemli oranda pay alıyor.
Krizden etkilenmedi
Pazara yeni katılan oyuncuların fiyat açısından rekabeti artırdığına dikkat çeken Procter and Gamble Kurumsal İletişim Müdürü Melike Özener, “Çamaşır suyunun asıl kullanım alanları olan çamaşır ve yüzey temizliğinde piyasaya farklı ürünler girse de tüketicilerin çoğunluğu hala çamaşır suyu kullanmayı tercih ediyor. Yaşanan ekonomik krize rağmen pazarda hacimsel bir düşüş yaşanmadı. Bunun da nedeni, Türk tüketicilerinin hala en temel temizlik ihtiyaçlarını çamaşır suyu ile karşılamaları oluşturuyor” dedi.
Rekabet yeni ürünlerle arttı
Unilever Türkiye Ev Temizlik Kategori Müdürü Aslı Tanyer ise, şunları söyledi: “Yaşanan global kriz döneminde köşeye çekilmek yerine, ‘kriz döneminde markaların da sorumluluklarını üstlenmesi gerektiğinden yola çıkarak, hem pazara hem de tüketici ihtiyaçlarına çözümsel yaklaşımlar sunmaya devam ettik. Tüketicileri hijyen konusunda bilinçlendirmeye ve hijyenik temizliğin yalnızca gözle görülen kirlerin temizlenmesi olmadığını anlatmaya çalıştık. Bugüne kadar sürdürdüğümüz hijyen iletişimi sayesinde bilinç düzeyi yükselen tüketici, bu dönemde çamaşır suyu kullanımına ve hijyenik temizliğe daha fazla önem verdi.”
Sebze ve meyvede çamaşır suyu kullanmak sakıncalı
DOMUZ gribinin hızla yaygınlaşmasıyla birlikte hijyenik temizliğe ağırlık veren bazı tüketicilerin, meyve ve sebzeleri yıkarken çamaşır suyu kullandığına dikkat çeken uzmanlar, “Bu kesinlikle sakıncalıdır. Yiyeceklerin çamaşır suyunda bekletilmesi, meyve ve sebzelerin üzerinde kalıntı bırakabilir. ‘Salgından korunalım’ derken sağlık açısından başka sorunlar yaratılabilir” uyarısında bulunuyorlar.
Avrupalı kişi başına 1 biz 4.6 litre tüketiyoruz
Türkiye’de ev kadınlarının hijyene verdiği önem, kişi başı çamaşır suyu tüketiminin yılda 4.6 litreye ulaşmasına neden oluyor.
Avrupa ülkelerinde ise kişi başına düşen çamaşır suyu tüketimi, 1 litreyi dahi bulmuyor.
Çamaşır suyu Türk kadınları için leke çıkarma ve hijyen sağlamada en iyi, en kolay ve en ekonomik yöntem olarak görülüyor.
Çamaşır suyunun kullanım alanlarında piyasaya sunulan leke çıkarıcılar, yüzey temizleyiciler, tuvalet temizleyicileri gibi alternatif ürünler ev hanımları tarafından satın alınsa bile hijyenik ve ekonomik temizlikte çamaşır suyundan vazgeçilmiyor.
Çamaşır sularının toplam 2 milyar TL’lik ev bakım ürünleri pazarından aldığı pay da yüzde 12’yi buluyor.
Hem kullanım hem de ürün çeşidi olarak pazarda seyreltik ve yoğun kıvamlı olmak üzere iki farklı ürün grubu bulunuyor.
Paylaş