×
Bilindiği gibi “evvel zaman içinde!” ama masal değil… Balıkesir Büyükşehir Belediyesi olduğundan beri köyler mahalle köylü “mahalleli”oldu, Cumhuriyet Meydanı ile sahil bandı ikiye bölündü, BASKİ kuruldu, Balıkhane Toptancı Hali de “benim” denildiğinden beri; Bandırma’da 5 ana cadde Büyükşehir Belediyesi yetki alnına geçti.
*
Geçince ilan ve reklam vergisini de Büyükşehir Belediyesi toplamaya başladı geriye; Bandırma Belediyesi’ne galiba emlak vergileri kaldı…
Bu yeni sistem ilk geçen yıl hayata geçirilmişti. 5 ana caddede bulunan tüm iş yerlerinin ilan ve reklam vergisi ödemek için önce beyannameler verildi, ardından geçen mayıs ayı içinde ödenmeye başlandı… Bazı esnaf 5 kilometre mesafedeki oto terminale giderken bilgisayarı olanlar “teknolojiden!” ödeme yaptılar. İlan ve reklam vergisi ödenirken damga vergisi de ödendi.
*
Şikâyet için Büyükşehir Beyaz Masa’ya gidenlere adres olarak ya oto terminal gösterildi, ya da banka… Sanki herkesin bilgisayarı varmış gibi… Bir mükellef tanıyorum cep telefonu bile yok ama borcunu hep zamanında öder; fakat iş ödemeye gelince oto terminal çok uzak, ne olur bu vergileri de tıpkı su, elektrik ve emlak gibi kolay bir yerde olsa ya diyor… Bir bankadan hesabın bulunduğu Ziraat Bankası’na 93 lira havale yapılırsa 80 liraya masraf alınır dediler. İlan ve reklam vergilerini ödeyen esnaf hizmet olarak budama mevsiminde ağaç budamaları ve boş yerlere fidan dikimi yapıldı; Allah var ya güzel bir hizmet idi bu …Ama yoğun yaya trafiğinin yaşandığı İnönü Caddesi kaldırımları masa-sandalyelerle işgal edilmiş, bir büyük iş yeri satılacak çeşitleri kaldırıma yığmış, müzik setinden de ses kirliği…Sanki panayır!.. Hani Büyükşehir Belediyesi zabıtası?
Cumhuriyet Meydanı’nın bir köşesinde ramazan etkinliklerinin yapıldığı yerde neredeyse 150 kişinin katıldığı 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı kutlanıyordu. Sanki Mustafa Kemal Atatürk, 19 Mayıs 1919’da Samsun’a Milli Mücadele’yi başlatmak için gitmemişti, sanki Atatürk Samsun’a ayak bastığı gün Samsun İngiliz işgali altında, ülkenin birçok yerinde olduğu gibi İzmir ve Bandırma da Yunan işgali altında değilmiş gibi bir hava esti kutlamada... Kutlama sanki bir okul müsameresi gibiydi... Halbuki ramazan etkinlikleri sırasında ayni yerde bin kişiden fazla bir topluluk bulunuyordu. Tören sonunda yağışa rağmen öğrencilerin yaptığı kule gösterisi törenin en güzel hareketiydi. Ata sporumuz güreş yoktu; ama Japon dövüş oyunu karate vardı. Atatürk ve Şehitler abidesine 4 kuruluşun koydukları tenekeden çelenklerin yanında Kaymakamlık ve Garnizon Komutanlığı çelengi yoktu. Yönetmelik öyleymiş kimlerin çelenk koyacağı belliymiş onun için yokmuş; ama neden? Böyle önemli bir bayramda asker ve devlet neden çelenk koymaz?.. 2012’deki yönetmeliğe göre önceden izin alınması gerekliymiş, tören geçişi ve tebrikata yer verilmeyecekmiş...
Ama başka yerlerde tören geçişi yapıldı, yasak sadece Bandırma’ya mıydı? 1939 yılında 19 Mayıs törenleri Cumhuriyet Meydanı’nın granit parke kaplı alanında, sonra Cin Çukuru 17 Eylül Stadı’nda, son olarak da yeni 17 Eylül Stadı’nda binlerce vatandaşın katıldığı coşkulu törenlerle kutlanıyordu. Yukarıdaki fotoğraf işte yasaklardan önce coşkulu son tören.
KARABÜK’e bakalım... Türk Eğitim Derneği (TED) 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı töreninde stadyumda eski yıllarda Bandırma’da olduğu gibi büyük spor gösterileri yanında 15 bin kişilik kalabalık ile geçit töreni de düzenlendi. Geçit töreni neden bizde düzenlenmez? Yasaklar sadece Bandırma’ya mı? Bandırma 17 Eylül Üniversitesi diploma töreni 17 Eylül Stadı’nda coşkuyla yapılırken en önemli resmi bayramlarımızdan biri olan 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı Cumhuriyet Meydanı’nın 150 metrekarelik bir alanında cılız bir etkinlikle kutlanması hoş olmadı.
BANDIRMALI HEM VAR HEM YOK!
En nihayet 24 Haziran seçimleri için milletvekili aday listeleri açıklandı. Bandırmalı hiçbir parti adayı seçilebilecek sıralarda yok. Diğer partileri anlarım da CHP’yi anlayamadım. 1 Kasım 2015 Milletvekili seçimlerinde Bandırma’da yüzde 42.9 ile CHP birinci parti; 2014 Mahalli seçimlerde Bandırma’da yüzde 45.8 ile CHP birinci parti, 2017 Referandum oylamasında CHP’nin desteklediği “HAYIR” Bandırma’da yüzde 64.05 ile önde çıktı. CHP daha ne istiyor ki Bandırma’dan? Onun için anlayamadım CHP’den Bandırmalı bir kişi neden yok? Böylece AKP Balıkesir listesinde 6. sırada yer alan Bandırmalı Ömer Alan’nın şansının attığını gösteriyor ama şu anda AKP Balıkesir’de 4 milletvekili var; 6. sıradaki Ömer Alan’ın şansı ne olabilir? Bekleyip göreceğiz...
Sadece ramazan mı? Her bayram, her yılbaşı… Otel-motel fiyatları da geri kalır mı özel tarife yapmaya… Mesela; 1 ay sonra Ramazan Bayramı… Bayrama özel fiyatlar şimdiden belli olmuştur bile… Bir otel fiyatı mesela; bugün 75-100 liraya seve seve müşteri kabul ederken kâr ediyor ki 100 lira diyor, ama bayram süresince oteline göre 100 lira bir anda 150 lira da oluyor 200 lira da, 300 lira da… Bunun adına fırsatçılık diyorlar… Neden bir yetkili makam sormuyor; ‘Sen neden normal tarifenin üzerinde fiyat belirliyorsun?’ Bayramda; madem çok talep var, çok kazanç demektir normal tarifeni uygulasana…! Turistik Erdek’te çay bahçelerinde düne kadar bir bardak çay 1 lira 50 kuruştu… Şimdi 2 lira 50 kuruş… Neredeyse yüzde 65 zam… Peki hangi mamule yüzde 65 zam geldi? Tabi 1 ay sonra bayram ve yaz tatilinin başladığı ay nüfus birden artacak. Bakan Fakıbaba esnafı haklı olarak “Ramazan ayında, ‘yüzde 1 dahi olsa fiyatı artırayım’ dedikleri an başlarında regülasyon görevimizi görürler” diyerek uyardı. Uyardı ama bu “REGÜLASYON” ne demekti? Kaç kişi biliyor ki bunun anlamını… Bilgisayarda “Google” sorduk o söyledi: Buradaki anlamı “hukuksal düzenleme”ymiş”. Sayın Bakan “regülasyon görevini görürler” yerine, “hukuksal düzenleme yapılır” veya “ilgili yönetmelik” uygulanır deseydi daha doğru söylenmiş olmaz mıydı? Kaç kişi anladı “regülasyonu”?... Gıda fiyatlarına gelecek olursak; baklavacıların antep fıstıklı baklava yapmayacakları konusundaki açıklamaları da doğru. Antep fıstıklı baklava biraz lükse giriyor. Lüks olunca da fiyatı da elbet lüks! oluyor. Sadece Antep fıstığı değil, bayram nedeniyle talep fazla olunca ceviz de sıraya giriyor. Kabuksuz İran cevizini 70 liraya kadar satan yerler var. Bu yıl da hiç şaşmaz ayni fiyat politikası devam eder “serbest piyasa ekonomisi” der “regülasyon” falan da görmeyiz…
Bandırma Belediyesi mayıs ayı meclis toplantısında önemli gündem maddesine göre; Evyapan İlkokulu’nun bulunduğu alan Mal Müdürlüğü ticari alana dönüştürülmesi için talepte bulunmuş. Bu talep oy çokluğuyla ret edildi. Edilmeseydi hemen yakınındaki giderek harabe haline gelmeye başlayan Çocuk Sarayı ile birlikte değerlendirilecekti; ama nasıl değerlendirilecekti belli değil. 60 yıl önce Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü Bandırma Derneği Başkanı Cevat Saltık girişimiyle, Bandırmalıların da maddi ve ayni yardımlarıyla kamuya kazandırılmış. Hem kira gelirleriyle para kazanılmış hem halka hizmet edilmiş. Yaklaşık 4 bin metrekarelik bir alanda bulunan Çocuk Sarayı bir güzel restore edilip neden değerlendirilmez? İlgisizlikten harabe haline gelen Pertevniyal Bandırma Hastanesi gibi bu yere de neden sahip çıkılmıyor? Kent merkezinde adeta bir abide gibi duran Çocuk Sarayı neden kaderine terk edildi? Sahibi Mal Müdürlüğü…Devlet malına neden sahip çıkmıyor?
*
Gidin bakın önünden geçmeye korkarsınız. Hele, arka bahçe tarafından cam –çerçeve kalmamış kırılmadık, madde bağımlıların mekânı olmuş. Bu yer dağda bayırda değil PTT karşısında tam da kent merkezinde… Hem çarşı hem mahalle içinde dev bir yapı… Dev bir yapı ama pes yani!...
Meclisteki ikinci önemli konu ticari alana çevrilen hal binası, altı otopark üstü yeşil alan; şu anda otopark olarak kullanılan Cin Çukuru’nda eski 17 Eylül Stadyumu yeşil alan ve otopark yapılacakmış. Diğer önemli konu ise malum tütüncülük bitince bir zamanların bacasız fabrikası Ordu Caddesi ve İDO karşısındaki Tekel Binası yıkılmıştı, şimdi otopark olarak kullanılıyor. Bu yerler ticari alana çevrildi. Başkan Mirza İDO karşısındaki yere bir otel ve alışveriş alanları planladıklarını söyledi. Önceki belediye Başkanı Cemal Öztaylan bu yeri Tekel İdaresi’nden alırken “Kamu yararına” uygun olacak tesisler şartıyla almıştı. “Otel” bu konuma yani kamu yararına giriyor mu? Bakalım bu konu nasıl gelişecek, bekleyip göreceğiz. Anladığım kadarıyla belediye birden yeni yeni imar hamleleri başlatıyor.
*
Belediye yaptığı değişiklerde yeşil alanları ön plana alıyor gibi… Balcı Çamlığı Parkı mükemmel bir yeşil alan olarak büyük ilgi görüyor. Eski Ziraat Bahçesi Atatürk Parkı da öyle…İzinsiz kazılardan da şikayet eden Başkan Mirza bütün yolların yeşil alanların çalışmasını yaptıklarını söylüyor ama kent merkezindeki bazı yerlerdeki yeşil alanların yok edilmesi neden görülmüyor? Cumhuriyet Caddesi’nde bir lokanta kendi yeri yetmemiş, kaldırımları da kapatıp iş yerine katmış… Bu da yetmemiş yaya kaldırımı yanındaki yemyeşil çimenlik yeşil alan kurutulup üstü PVC parkeyle kaplanmış, masa sandalye atıp yeni bir mekân orta çıkarılmış ama yeşil alan yok edilerek gerçekleşmiş…
Oldu mu şimdi?
Aynı caddeler, aynı sokaklar… Allahtan en yoğun araç trafiğinin yaşandığı Ordu, İnönü ve Atatürk caddelerinde zaman zaman ikinci sıralar nedeniyle aksasa da trafik akıcı bir şekilde olduğu için hani derler ya “trafik kitlendi” diye, işte bu “kilitlenme” olayı şehrimizde pek fazla yaşanmıyor. Ancak daha önceki trafikle ilgili yazımda bahsetmiştim. Kent merkezinin ana arterleri olan Atatürk ve Ordu Caddelerinde iki yönlü parklanma yasaklanmalı, yerlerine Atatürk ile Ordu Caddesi’nde bulunan cepler kısa süreli park yapacak araçlar için kullanılmalı. Dar bir cadde olan Ordu Caddesi’nde hiç olmazsa caddenin bir yönüne park yasağı uygulanmalı. Keşmekeş yaratan noktalar yok mu? Elbet var. Hemen aklıma gelen; Hacı Keşfettin Caddesi ve Terziler Caddesi ile Yoğurthane Sokak (trafonun bulunduğu kavşak) trafiği mutlaka tek yönlü yapılmalı. Yaz aylarına girmek üzereyiz, her geçen gün yeni araçların trafiğe girmesinin yanında özellikle yaz aylarında araç trafiği daha da yoğun yaşanıyor.
Kent trafiğinin sadece kent içinden ibaret olmadığını herkes bilir. Büyükşehir Belediyesi’nin kara yolları projesi vardı. Ne oldu? Proje Balıkesir Büyükşehir Belediyesi eski Başkanı Edip Uğur’un prestij projesiydi. Bandırma-Bursa-Balıkesir- Çanakkale güzergâhında önemli bir çevre yolu olan bölgede Hava üssünden AVM istikametine doğru kara yolları projesine göre bir hilkat garibesi gibi olan ışıklı kavşak tarihe karışacak, alt ve üst geçitler sayesinde araçlar kesişmeden yollarına devam edebilecek. Aynı bölgede 1 hafta önce TIR’ların da karıştığı zincirleme trafik kazası bize bu projenin çok acele hayata geçirilmesi gerektiğini gösterdi. Başkan değişti proje rafa kalkmadıysa ne bekleniyor? Bu bölgede AVM bulunması sebebiyle trafik sorun olmaya devam ediyor. İçi dışı araçlar dolunca araçlar şehirlerarası yola park ediyor. Hemen yanındaki ana yolda neden park yasağı uygulanmaz? Bu bölgede en büyük sıkıntı AVM’nin yanlış yere yapılmasıydı. Asıl yeri 5 kilometre mesafede bulunan oto terminalin bulunduğu bölgede olmalıydı. AVM’nin yetersiz otoparkı nedeniyle çevre yollar araç parklarından geçilmez oluyor ama buna karşı 5 km mesafedeki Oto Terminal’de 25 yazıhanenin 20’si boş. Her saat başı sadece 3-4 otobüs geliyor ve gidiyor. Trafik sezonu başlıyor önlemleri görelim…
Galip gelmenin öyle pek kolay olmadığını bir kere daha Sakarya Büyükşehir Basket maçında da görüldü.
Onun için diyorum ki galibiyetler çok kıymetli oluyor.
Hemen her takım eşit kuvvette, onun için de galip gelmek her maçta giderek zorlanıyor. Çok zorlanarak ama gerçekten kazanmayı hak ettiğimiz Sakarya Büyükşehir Basket hem çok iyi bir takım hem de Banvit için özel bir yeri var.
Sakarya takımının başantrenörü Selçuk Ernak Banvit’e ikinci ligde olsun birinci ligde olsun hizmet eden başarılarında büyük emeği geçen başarılı bir Coach...
Ligin ilk yarısında deplasmanda oynanan karşılaşmayı Banvit kaybetmişti.
Dün oynanan maçın Banvit için bir zorluğu, 4 gün önce FIBA Şampiyonlar Ligi için gittiği Fransa’dan yorgun dönmesiydi. Bu yorgunluk 2 periyotta kendini iyice belli ediyordu. 3 periyot çok çekişmeli geçerken adeta parkede savaş vardı.
Her periyotta Rautins’e inanılmaz baskı vardı. Ama unuttukları Taylor ile Caloiaro vardı. Nitekim Caloiaro 22 sayı ile en fazla sayı üreten oyuncumuz oldu.
Açıklama aynen şöyle: “Sayın Erdem Özcan Deniz ulaşımında misafirlerine güvenli, konforlu ve kaliteli hizmet sunan İDO’nun sefer iptali kararları hava şartlarının deniz ulaşımını etkilemesi, görüş mesafesinin kısalması ve teknik sebepler nedeniyle alınmakta olup iptal değerlendirmelerimiz yolcularımızın can ve mal güvenliği önceliğiyle yapılmaktadır.
Değerlendirmelerimizi yapabilmek üzere hava ve yol şartlarında en sağlıklı bilgiye ulaşmak için verdiğimiz tüm uğraşın amacı yolcularımızın güvenliği adına bundan emin olmaktır. Ancak bazı iptal kararları sırf bu nedenle gecikebilmektedir.
İlan edilen tarifemizi uygulama kararımızın yolcu/araç sayısı azlığı ile değişmesi ya da bu sebeple seferlerin yapılmaması söz konusu değildir.
*
İDO deniz ulaşımında kaliteli hizmetini devam ettirirken misafirlerin güvenliğine verdiği önceliği sürdürecektir. Bu konuda misafirlerimizin anlayışına sığınıyoruz.”
Açıklamanın bir yerinde “İlan edilen tarifemizi uygulama kararımızın yolcu/araç sayısı azlığı ile değişmesi ya da bu sebeple seferlerin yapılmaması söz konusu değildir” deniliyor.
Açıklama için teşekkür ederiz; fakat dikkat edilirse yazımda bahsi geçen sefer iptallerinin sadece; “Yolcu azlığı nedeniyle sefer iptali yapılıyor” veya “Yolcu azlığı gibi mazeretler olabilir” gibi yorum ve görüşümle ilgili açıklama yapılmış. Yazımda başka konulara da değinmiştim. Mesela özellikle 10 Mart günü sis nedeniyle iptal edilen 18.30 feribot seferiyle ilgili yolculara mesaj gönderilmediği konusuyla ilgili bir açıklama yok. Yani mesaj çekilmemesi normal mi görülmüş? Bu nedenle iptali ancak terminalde öğrenen çoluk çocuğuyla ve yaşlısıyla gelen yolcuların hele hele uzak yerlerden gelenlerin ne kadar zor durumda kaldığını tahmin edebilir misiniz? Bunun yanında özellikle kış aylarında en azından 2 gün sabah seferinin feribot olarak yapılması konusu var.
*
FIBA Şampiyonlar Ligi çeyrek final rövanş maçında Fransa’nın güçlü ekibi AS Monaco’ya galip gelmene rağmen elenirsen işte böyle Banvit’in bu galibiyetine sevinemiyoruz.
Neticeye bakarsak Banvit turu kendi sahasında Bandırma’daki maçta kaybetti.
8 sayı farkla yenilince arkadaşlara hiç olmazsa 1-2 sayı farkla kazansaydık Fransa’da işimiz kolay olabilirdi şeklindeki tahminim doğru çıktı.
Bir maça baktık bir Banvit’in maçtaki mücadelesine bir de AS Monaco takımı baş antrenörünün Bandırma’daki maçta galip geldikten sonra söylediklerine.
Ne demişti Coac Oliver Basset: “Banvit’i burada yenmek zor. Geçen sene de onlara karşı burada oynamıştık. Şimdi baktığımız zaman geçen sene Banvit ayni senaryoyu MHP Riesen maçında yaşamıştı. Kendi evinde Alman ekibine karşı kaybetmişti . Ancak rövanşta ise istenilen sayı farkına ulaşıp Final Four’a kalmayı başarmıştı. Bu senaryonun yine yaşanmasına izin vermeyip kafamızda sıfır sıfır başlamalıyız.”
*
Fransız Coach bu sözlerinde ne kadar haklı çıktığını maçta gördük.