Paylaş
CUMA günkü IMF'le ortak basın toplantısının ardından görüştüğümüz bir üst düzey bürokrat, önce 'Bir-iki ay rahat ederiz' dedi, ancak sonradan aklına geldi:
- Ben de ne diyorum. Hububat var, diğerleri sırada, belli ki bize rahat yok...
Gerçekten de ekonomi bürokratlarının rahatlayacakları yok. Bir yandan rutin işler, öte yandan sürekli masalarında tuttukları niyet mektubuna uyumun takibi, her gevşemede Hükümeti uyarma, Dünya Bankası uzmanlarının tarım, mali sektör, enerji derken, yapısallarla ilgili bitmeyen ziyaretlerine sürekli hazırlıklı olma...
Piyasaların gözü de, alınacak kararlara kilitli. Mayıs enflasyonunun ardından gözler, ilk olarak, hafta başında Bakanlar Kurulu'nun alacağı hububat fiyatlarında olacak. Hazine Müsteşarı Selçuk Demiralp'ın Liderler Zirvesi'nde bütün gelişmeleri anlattığını, bu arada hububat zamları konusunda yüzde 25-28'lik orana uyulmasını istediğini biliyoruz. Piyasalar da, fiyat 105 bini geçerse telaşlanacak.
500 milyon euro'luk tahvil ihracı kesinleşirken, sıra Japonya'da yapılacak tahvil ihracına geliyor. 16 Haziran'da Tokyo'da Demiralp tarafından imzalanacak tahvil ihraç anlaşmasında, miktarın yine 500 milyon dolar civarında olmasını bekliyoruz. Bu arada ABD piyasasında da, dolar bazında tahvil ihraç kararı alınabilir.
Bu döviz girişi hem içborçlanmada faizlerin düzeyini belirleyecek, hem de 'açık pozisyon' nedeniyle telaşlanan piyasaları rahatlatmakta önemli rol oynayacak.
Hükümetin askerin istediği ek güvenceleri de sözleşmeye ekleyip, bu hafta içinde Telekom'un blok satışını başlatması bekleniyor. Bu ay Petrol Ofisi parasının gelip GSM için önanlaşma sağlanması halinde, piyasalar daha da rahatlar.
Hükümetin Ekonomik ve Sosyal Konseyle ilgili yasayı çıkartıp biran önce harekete geçerek bir uzlaşma zemini yaratması, Vakıflar Bankası'nın bütün hisselerinin satışına izin veren yasa ile 3 kamu bankasına ilişkin çerçeve yasanın çıkması, bu ay içerisinde piyasaların moralini düzeltecek ek unsurlar olacak. Bu arada memur maaş zamları da takip edilen bir başka gösterge...
OFF-SHORE LİSTESİ
Hükümetin alacağı hububat kararının 105 bin lirayı aşmaması halinde, kararlılığın devam ettiği teyit edilecek. Hükümet, bir sınavdan daha geçmiş olacak.
Hükümetin yakın süre içerisinde zayıf not aldığı en önemli sınav, batan 8 banka kapsamındaki off-shore hesaplarındaki paralar için aldığı, ödeme kararıydı.
Bürokratların, 'tümüyle siyasi bir karar' olarak nitelendirdiği bu karar, piyasaların moralini biraz bozdu. 'Demek ki Hükümet heran popülizme kayabilir' dedirtti.
Bu karar, her açıdan sakat bir karar. Herşeyden önce, hak sahibi olmamalarına rağmen Mevduat Sigorta Fonu'ndan yapılacak ödeme, anayasaya aykırı olacak.
Etik açıdan; 45 milyon tasarruf mevduat hesabı sahibinin ödediği risk primlerinin, bu primi yatırmayan kişilere ödenmesinin 'adaletsizliği' de ortada.
Yanısıra; off-shore bankalarına yatırılan paraların karşılık yatırılmayan, vergiden beyanname vermekten kaçınmak için buralara aktarılan paralar olduğu herkes tarafından biliniyor. Böylece kayıttan ve vergiden kaçmak özendirilmeyecek mi?
Biz, eğer kanun çıkarılırsa; bu kapsamdaki ödeme listesinin, tek tek, isim isim açıklanmasını istiyoruz. Böylece, bu kadar haksız bir kararı aldırtan siyasi gücün nereden kaynakladığı da ortaya çıkacaktır. Hangi güçlü kişiler bu kararı aldırdı, kimler vergisini ödedi, halk bunu görme hakkına sahip olmalı.
Paylaş