Belediyelerin serbestçe borçlanabilmesi yanlıştır

KENDİ kredi değerliliği ile borçlanabildikleri sürece belediyelerin serbestçe borçlanması öngörülüyor. Bugünkü yapı içinde, belediyelerin piyasadan serbestçe borçlanabilmeleri yanlıştır.

Borçlanabilme ve iflas bir madalyonun iki yüzü gibidir. İflasına izin verilmeyen birimler borçlanmamalıdır. Kendi başlarına borçlanmasına izin verilen birimlerin iflas etmeleri de doğal olmalıdır. İflasa izin verilmediği yerde enflasyon olur. Belediyelerin iflas etmelerine izin verilecek midir?

DENGE VE DENETİM

Geleneksel olarak, kamu sektörü Türkiye’de iflas etmez, etmesine izin verilmez. Devletin dokunulmazlığı vardır. Yasalar ya da düzenlemeler değiştirilir, iktisadi olarak iflas etmiş kamu kurumları yaşamaya devam ederler. Çünkü, kamu görevi her şeyin üzerindedir.

Belediyeler de bu şekilde hareket edeceklerdir. Belediyeye borç verenler de böyle düşüneceklerdir. İktisadi olarak iflas etmiş duruma gelen belediyeler Hazine tarafından kurtarılacaktır. Hazine’nin borçlanma sırasında hiçbir açık garantisi olmadığı halde, belediyelerin borçları Hazine borçlarıyla eşit tutulacaktır.

Sonuçta, fatura Hazine’ye çıkacaktır. Bugün, bütçe açıkları nedeniyle şikayet ettiğimiz kamu borçlarından yarın belediye borçları nedeniyle şikayet etmeye başlayacağız.

Belediyelere bağımsızca vergi koyma ve vergileri artırma yetkisi verilmesi halinde dahi durum değişmeyecektir. Çünkü, bizim kültürümüzde, bugünün borçlanması yarının vergisidir kuralı diye bir şey yoktur. Olsaydı, devlet borçları bu hale gelmezdi.

Sorumlu borçlanma ‘denge ve denetim’ ister. Yani, bugün çok borçlandığı için yarın ödediği verginin artacağından korkan halk çok borçlanan idareyi iktidara getirmez. Bizde, daha fazla borçlanabileceği düşünülen idareler iktidara getirilir. Çünkü, kimsenin vergi ödemek gibi bir niyeti yoktur.

Kısacası, bizim sistemimizde ‘denge ve denetim’ yoktur. Olması olasılığı da zayıftır. Özel sektörde ‘denge ve denetim’ görevini iflas müessesi görür. Zaman içinde onu da yozlaştırmayı başarmışızdır. İktisadi olarak iflas etmiş şirketleri dahi yaşatmanın yollarını bulmuşuzdur.

SAATLİ BOMBA

1980’li yılların mali sektör reformları içinde en kötü reform devlet iç borçlanma senetlerinin ihale yoluyla satılıp devletin mali piyasalardan faizini verdiği sürece rahatça borçlanabilmesini sağlamak olmuştur
. Devlet bu aracı çok kötü kullanmıştır. Borçlanabildiği sürece sorun yokmuş gibi hareket etmiştir. Sonuçta, bugün karşımızdaki manzara oluşmuştur.

Belediyelerin borçlanması da böyle olacaktır. Yardım edilmediği takdirde, belediyeler çöp toplayamaz, kanalizasyonları işletemez, parklarına bakamaz ve çalıştırdıklarına ücret ödeyemez duruma düşeceklerdir. Zavallı halk (!) mağdur edilmesin diye Hazine devreye girecek ve iflas etmiş belediyeler kurtarılacaklardır. Belediye borçları Hazine borcuna dönüşecektir.

Bu yapıda belediyelerin serbestçe borçlanmalarına olanak vermek daha ulaşamadığımız ekonomik istikrarın temeline konmuş en büyük dinamitlerden biri olacaktır. Belediyelerin serbestçe piyasadan borçlanabilmeleri projesi ekonomik istikrarın altına konmuş saatli bir bombadır.
Yazarın Tüm Yazıları