Enis Berberoğlu: Serbest piyasa için hukuk devleti şart

Enis BERBEROĞLU
Haberin Devamı

Soğuk Savaş yıllarında işler kolaydı. Kırk yılın başında bir ABD'li yetkili bu ülkeye konuk olduğunda sadece ‘‘Raki, şiş kabab, baklava şok guzel, Türkiye dost’’ dese bile gönlümüzü almaya yeterdi.

Karşılığında dönemin Türk hükümetleri konukseverliği ‘‘ABD zırhlısı gelecek’’ diye genelevleri temizleyip, duvarlarını beyaza boyayacak kadar abartırdı.

Çukur seviyede başlayan ikili ilişkiler 1980'lerin sonuna kadar iniş çıkışlarla iyi-kötü sürdü, gitti.

Ne zaman ki Sovyetler çöktü, Türkiye ABD'den ‘‘Aferin’’ alamaz, deniz piyadeleri de beyaz badanalı hüsnü kabul göremez oldu.

Tersine ABD, Güneydoğu, Kıbrıs, insan hakları gibi konularda Türkiye'ye ders vermeye başladı...

ABD zorladı, Türkiye alındı...

Acaba ne oldu derseniz, devir değişti.

* * *

ABD Başkanı Bill Clinton'ın katılacağı Avrupa Güvenlik ve İşbirliği (AGİT) Zirvesi'nin Ekonomik Ajandası'na göz atmak fırsatınız oldu mu?

Öyle beklendiği gibi ‘‘Ekonomik işbirliği’’ veya ‘‘Kalkınma yardımları’’ gibi muğlak konular yok... Ön hazırlık toplantılarda devlet veya hükümet başkanlarının gündemine sunulacak tek ekonomik başlık, ‘‘Yolsuzlukla Mücadele’’ olarak seçildi.

Biliyorsunuz AGİT, silahsız ve savaşsız bir Avrupa hayaliyle kuruldu... Savaş tehdidinin azalmasıyla birlikte insan haklarından, çevreye kadar her konuya el attı. Anlaşılan her açıdan ‘‘Temiz Avrupa’’ hedefi için sıra ekonomiye geldi.

* * *

AGİT'in ‘‘Temiz Ekonomi’’ konusundaki ciddiyeti 1997 yılının 11-13 Haziran tarihleri arasında Prag'da yapılan Beşinci Ekonomik Forum toplantısına da yansıdı. (Ayrıntılı bilgi için: hhtp://www.osce.org)

AGİT'in tespitlerine göre, serbest piyasa ekonomisini seçen ülkeler, genellikle istikrar ve büyüme hedeflerine kitleniyor. Piyasa ekonomisi, kalkınmaya katkıda bulunuyor. Ancak eğer geniş ölçekli bir hukuk reformuyla desteklenmezse, yeni ekonomik sistem halk nezdinde hızla itibar yitiriyor.

AGİT belgesinde serbest piyasanın vazgeçilmez koşulları sayılıyor:

‘‘Hukukun üstünlüğü, piyasa ekonomisinin kuruluşu için ön koşuldur. İş dünyasının haklarını düzenlerken, ekonomik kontrol mekanizmalarını da kurmak lazımdır. Özel teşebbüse en büyük yardım şeffaf kurallardır. Rüşvete göz yummak, demokrasi ve piyasa ekonomisine inancı yok eder.’’

* * *

Türkiye'deki ekonomik düzenin ABD ve Avrupa'ya benzediği sanılıyor.

Oysa elin oğlu, ‘‘Hukukun üstünlüğü serbest ekonomi için ön koşuldur’’ diyor. Bizde serbest ekonominin mimarı saydığımız hazret, ‘‘Anayasa'yı bir kez delmekle bir şey olmaz’’ inancındaydı.

Onlar rüşveti neredeyse insanlık suçu sayacaklar. Biz hálá, ‘‘Benim memurum işini bilir’’ vecizesini yumurtlayan mütefekkire iman ediyoruz.

Bizdeki düzenin farklı olması bu yüzden.



Yazarın Tüm Yazıları