Enis Berberoğlu: Merkez sağın iki zaferi

Enis BERBEROĞLU

Müjdeler olsun ki, merkez sağın son müjdesi de yetişti...

Ama her nedense günlerdir rekor üstüne rekor kıran İstanbul Borsası, IMF ile niyet mektubu anlaşmasına tepkisini ilk seansta yüzde 2'lik düşüşle gösterdi... Demek ki IMF anlaşmasında rivayet muhtelif... Bayram diye kutlayanlar da çıkıyor, kıyamet alameti sayanlar da...

Zaten öteden beri merkez sağın IMF çelişkisi pek yamandır.

Misal merkez sağın büyük mütefekkiri merhum Turgut Özal...

Yıllarca IMF ile kuzu kuzu geçindi ama 1986 yılında aniden kurt kesildi, ‘‘Artık stand-by istemiyoruz... IMF'ye ihtiyacımız yok. Biz program yapacağız, IMF bakacak’’ diye gürledi.

Misal merkez sağın sarışın lideri Tansu Çiller...

Memleketi büyük bir maharetle ekonomik krize soktuktan sonra IMF kapısına koştu...

ABD'nin baskısıyla stand-by anlaşmasını koparınca ‘‘Herkes kuyrukta beklerken Türkiye anlaşmayı imzaladı. İşte gücümüz ortada’’ diye övündü...

Şimdi bir stand-by daha yolda...

Acaba merkez sağın hangi haline inanalım.

Stand-by'ı yırtıp atmak mı zafer, yoksa imzalamak mı?

Artık bir karar verseler...

* * *

Piyasaya hatta bazı ciddi bürokratlara bile sorsanız, mucize formülleri ortaktır:

- Türkiye'ye on milyar dolar gelse bu işi yırtarız...

Haydi ‘‘Taşıma suya ne kadar güvenilir?’’ sorusunu boş verin...

Ama IMF'nin Türkiye'nin devlet başkanı ve başbakan düzeyinde ‘‘rica’’ olarak dile getirilen kredi rakamını yarı yarıya azaltmasına ne demeli...

Yoksa, ‘‘isteyenin bir yüzü kara’’ deyip geçmek yeterli mi?

* * *

IMF kredide cimri belki ama vergi isterken elini tutmak zor.

Ek vergide mutlaka takvim istiyor...

Yani vergi yasasının Meclis'e sevki bile yetmiyor. İlla ‘‘Şu tarihe kadar çıkacak’’ diye güvence vermek gerekiyor.

Hükümet de Meclis adına söz vermek gibi ayıbı en azından yazılı hale dökmekten korkuyor. Üstelik vergi paketinin ambalajındaki sorun aşılsa bile ekonomik mantığı hayli tartışmalı...

Çünkü vergiyi mevcut mükelleften almaya kalksanız... Örneğin Gelir, Kurumlar Vergisi'ne ekleme yapsanız, piyasalar zaten durgun, gelecek yılı yitireceksiniz... Eve, otomobile vergi koysanız satışlar daha da düşecek... Faize vergi konulsa aynı oranda iç borç maliyet artışı kaçınılmaz...

Özetle hükümet vergi koymaya kararlı da, bir türlü pundunu yakalayamıyor.

* * *

Gördünüz mü IMF ile niyet mektubu dedik, laf döndü dolaştı nerelere kadar geldi... Sahi neydi, sevinmemiz mi lazım, üzülmemiz mi?