Türk mutfağı ve gastronomisi turizmle birleşmeli

Şimdiye kadar gastronomiyi uluslararası tanıtımlarda çok etkin kullanamadık. Turizm Bakanlığı bünyesindeki TGA’yı (Turizm Geliştirme Ajansı) bu konuda önemsiyor ve pek çok şeyin öncüsü olarak görüyorum. İtalyanlar tüm turistik ve kültürel değerlerini ‘mutfak’ çatısı altında tanıtabiliyorsa biz neden yapmayalım?

Haberin Devamı

Türk mutfağı ve gastronomisi turizmle birleşmeli
Carlo Bernardini

Kapım çalıyor. Carlo Bernardini Catering’den epeyce büyük ve çok şık ambalajlanmış yemek paketleri geliyor. Şef Carlo Bernardini yolladıklarını fırında nasıl ısıtacağımıza kadar adım adım anlatmış. Menüde ördek ve mantarlı pate, Emilia-Romagna usulü yeşil hamurlu lazanya, kestaneli ve aromatik otlu hindi sarma ve yine Emilia-Romagna Bölgesi’nden elmalı, kuru üzümlü pay ve tüm bunların yanında da uyumlu içecekler... Hemen soframı kuruyor, az sonra İtalya’nın Ankara Büyükelçisi Massimo Gaiani, İstanbul Başkonsolosu Elena Sgarbi, İtalyan Ticaret ve Sanayi Odası Derneği Başkanı Livio Manzini ve Genel Sekreter Fatih Ayçin’in katılımıyla gerçekleştireceğimiz Zoom toplantı için hazırlanıyorum. Menü, ünlü İtalyan yönetmen Federico Fellini’nin 100. yaş anısına hazırlanmış. Yemekler ve malzemeler de doğduğu şehir Rimini’nin de bağlı olduğu Emilia-Romagna Bölgesi’nden seçilmiş.

Haberin Devamı

Türk mutfağı ve gastronomisi turizmle birleşmeliİtalya’dan yeşil lazanya ve kestaneli, otlu hindi sarma.

Nuri Bilge için yapsak...

Hemen Google’ı açıp bakıyorum Ferzan Özpetek ve Nuri Bilge Ceylan nereli? İkisi de İstanbul doğumlu ama Nuri Bilge babasının memleketi olan Çanakkale Yenice’de büyümüş. Of, ne malzeme çıkar ama Çanakkale’den. Zoom’da keyifli toplantı devam ediyor, Carlo’nun hazırladığı yemeği yiyorum ve bir taraftan da Çanakkale’nin peynirini, zeytinyağını, etini, kekiğini düşünüyorum... Menü yabancıların aklını başından alırdı...     

İtalyan mutfağının farkı

İtalyan mutfağı dünyanın en tanınan mutfağı. Şapka çıkarmamak elde değil. Ama asla bunun arkasına sığınmıyor, hâlâ tanıtım için türlü strateji geliştirip tanıtım etkinlikleri yapıyorlar. Çünkü ortada çok önemli gelir kaynağı yaratan gastroekonomi ve gastroturizm var. İşte bu sebeplerden dolayı da var olan imajı korumak ve arttırmak için her sene kasım ayının üçüncü haftasını tüm dünyada aynı anda İtalyan Mutfağı Haftası olarak kutluyorlar. Bu amaçla da sergiler düzenleniyor, İtalyan mutfağına ait kitaplar yayımlanıp dağıtılıyor ve yemek tadımı aktiviteleri yapılıyor.

Haberin Devamı

İtalyanlar mutfaklarını, ülke turizmine doğrudan katkı sağlayan, turizmin tamamlayıcı bir öğesi olarak görüyorlar. Malum İtalya’ya seyahat denince ilk akla gelen güzel yemekler oluyor. Hangi kültürden olursa olsun İtalya’ya giden her turist orada aç kalmayacağını, kendi damak tadına göre bir şeyler bulacağını biliyor. Gastronomi meraklıları yedikleri iyi yemeklerin yanında peynir, balsamik, şarküteri, zeytinyağı hatta makarna gibi evlerine götürebilecekleri malzemelerin peşine düşüyor. Malzeme demişken, İtalyanlar özellikle gelir seviyesi yüksek ülkelere gıda ürünü ihracatı yapıyorlar. Bu da tarım, hayvancılık ve diğer gıda üretim alanlarındaki istihdamı arttırıyor, geliri yükseltiyor ve gastroekonomiyi besliyor.   

Haberin Devamı

Ego savaşları biterse...

Şimdiye kadar gastronomiyi uluslararası tanıtım ve bağlantılarda bu kadar etkin niye kullanmadık bilinmez. Ama son yıllarda üzerine daha çok kafa yorulmaya başlayan gastronomimiz dünyada çok konuşulacak, buna eminim. Turizm Bakanlığı bünyesindeki TGA’yı (Turizm Geliştirme Ajansı) bu konuda önemsiyor ve pek çok şeyin öncüsü olarak görüyorum. Çünkü mutfağımızın tanıtımından daha ötede bakıyorlar olaya.

Türk mutfağını ve gastronomiyi turizmle en etkin şekilde birleştirmek, bu bağlamda ülke imajına pozitif katkıda bulunmak ve nihayetinde artı ekonomik değer yaratmak en büyük hedefleri. Bunları yaparken de tabii ki gastronomi dünyasının kanaat önderlerine danışıp fikir alıyorlar. Kolektif çalışmayı bilmeyen, ‘en doğrusu benim söylediğim’ diyen ve sürekli ego savaşına girenlerin maalesef çoğunlukta olduğu sektörümüz de umuyorum ki TGA’nın getirdiği farklı bakış açısıyla biraz daha beslenir ve farklı yöne bakmayı becerir... 

Haberin Devamı

Meksika ayağımıza geldi

Bu kış açılmasını en heyecanla beklediğim yerlerden biri Tulum Bites idi. Tam açılacakken restoranlara kısıtlama konuşulmaya başladı. Akıllı bir manevrayla restoranı açmaktan şimdilik vazgeçip paket servise yatırım yaptılar. Şu anda sadece paket servis veriyorlar. Menüyü USLA Mutfak Akademisi’nin başşefliğini yapan ve iki yıl Tulum’da yaşamış Cenk Akkaya hazırlamış. Menüdeki guacomole, ceviche, taco çeşitleri, geleneksel sulu yemekleri frijoles, burritos ve tatlı olarak churros aslına en yakın reçetelerle yapılıyor. Tavsiye ederim.

Yemek emek ister

Türk mutfağı ve gastronomisi turizmle birleşmeliCüneyt Asan (solda) ve Adnan Şahin.

Sektörden çok sevdiğim iki büyüğüm, Anadolu halk mutfağı araştırmacısı Adnan Şahin ve Günaydın Restoranları’nın ortağı Cüneyt Asan “Yemek emek ister” diyerek yollara çıktılar. Adım adım ülkeyi gezerek üreticileri ziyaret edip en özel ürünleri anlatıyor, o ürünlerle hazırlanan sofralara oturuyorlar. ‘Halkın Mutfağı’ isimli programları pazar günleri saat 11.15’te NTV’de yayımlanıyor.

Yazarın Tüm Yazıları