Paylaş
Danışan: Eşim çok fazla çalışıyor ve çocuklarla yeteri kadar ilgilenemiyor. Çocuklarımızın bundan zarar göreceğini düşünüyorum ama eşimi ikna edemiyorum. “Benim babam da çok çalışırdı, yüzünü hiç görmezdik, bana bir şey oldu mu? Sen çalışmadığına göre onlarla ilgilenmek senin görevin, benim görevim para kazanmak” dediği zaman ona ne söyleyeceğimi bilemiyorum. Oysa benim babam hem işine giderdi hem de bizimle çok ilgilendirdi, bu nedenle eşimin bu tavrına anlam veremiyorum ve çok üzülüyorum.
Dr. Başak: Günümüzde, özellikle büyük şehirlerde, bir babanın ne kadar iyi baba olduğu maalesef eve ne kadar para getirdiği, ailesine ne kadar çok imkan yarattığı ile ölçülüyor. Bu nedenle, çoğu babanın tek odak noktası iş hayatı, daha zengin olmak için daha çok çalışmak ve kariyerde daha üst noktalara gelmek. Sonuç olarak, uzun saatler çalışmak zorunda olan babalar evde yok, onun yerine sayısız oyuncak, pahalı kıyafet, çeşitli elektronikler var.
Danışan: Benim çocukluğum çok güzeldi. İki tane oyuncağımız vardı ama babamla saatlerce vakit geçirirdik, bence o çok daha kıymetliydi. Şimdi çocuklar aldığımız oyuncaklarla da tatmin olmuyorlar zaten. Günümüz erkekleri keşke “kim daha çabuk müdür olacak, kim daha fazla para kazanacak, kimin daha iyi arabası var” yarışına değil de “kim daha iyi bir baba, kim ailesine, çocuklarına daha fazla zaman ayırıyor” yarışına girselerdi. Bunu eşime bir türlü anlatamıyorum. Ona oğlumuzun yaşadığı problemleri anlattığımda bana söylediğini duysanız ne demek istediğimi daha iyi anlayacaksınız.
Dr. Başak: Ne söyledi?
Danışan: “Beni niye suçluyorsun? Ben bütün gün evde yokum ki, çocuğu doğru dürüst görmüyorum bile, oğlan senin yüzünden böyle oldu” dedi.
Bunu söyledikten sonra artık ne diyebilirim ki? Çocuklarım için üzülüyorum sadece, aynı evin içindeyiz ama babasız büyüyorlar. Bence babalık biraz da içten gelen bir şey.
‘BABALIK’ ROLÜNDE ÇEVRE DE ETKİLİ
Dr. Başak: Babalık ve erkeklik rolünün şekillenmesinde hem kişinin karakter özellikleri hem de içinde bulunduğu kültürden -sosyal çevre, aile, dini inançlar- öğrendikleri etken oluyor. Dolayısıyla babanız ve eşiniz arasında farklılıklar olması çok doğal. Eşinize kendi babasının yaptıkları doğru gelecektir, size de kendi babanızın. Bazı ailelerde babalar, çocuklarının hayatında çok aktif rol alırlar, çocuklarıyla iletişimi güçlüdür, her şeyi konuşabilirler ve anne-baba çocuklarının sorumlulukları eşit paylaşmıştır. Bazı babalar ise çocuklarına daha mesafeli, daha ilgisizdir. Sevgilerini sözle veya davranışla belli etmezler. Çocuklarıyla saygı ve otorite çerçevesinde, kısıtlı ilişki kurarlar. Çocukların eğitimleri, sağlık sorunları, sosyal ve duygusal ihtiyaçları genellikle annenin sorumluluğundadır.
Danışan: Bizim ailemiz de ikinci anlattığınız gibi. Her şeyle ben ilgilenmek zorundayım, eşimin hiçbir şeyden haberi yok. Geçenlerde küçük kızımın kaça gittiğini yanlış söyledi, hem çok kızdım hem de çok hayal kırıklığına uğradım. Ayrıca ben artık her şeyle tek başıma baş edemiyorum. Özellikle 18 yaşındaki oğlumla iletişimde zorlanıyorum. Babasının, daha fazla geç kalmadan karşısına alıp konuşmasını istiyorum; “Kız arkadaşlıklar, cinsellik, üniversite hayatı, kariyeri, hayalleri ile ilgili onunla sohbet et, ona yol göster, ihtiyaçlarını dinle” diyorum ama hiç yanaşmıyor.
Dr. Başak: Neden sizce?
Danışan: Biraz önce de anlattığım gibi o tek görevinin ‘işe gitmek’ olduğunu düşünüyor. Bir de geçenlerde, “Oğlanla yüz göz olmak doğru olmaz. Kocaman adam oldu, kendi halleder. Babam da benimle böyle şeyler konuşmazdı” dedi. Ona bunun yanlış bir düşünce olduğunu nasıl anlatabilirim?
Dr. Başak: Kendi babasıyla ilişkisinden kaynaklanan inançlarına saygı duyduğunuzu, fakat benimsediği geleneksel baba rolünün aileniz için uygun olmadığını anlatmaktan başlayabilirsiniz. Kendi babasıyla ilişkisindeki doğruları ve yanlışları gözden geçirerek, çocuklarının ihtiyaçlarına göre, yaşadığınız hayata göre adapte olmasının gerektiğini ve bunun için bazı değişiklikler yapmasının daha doğru olacağını önerebilirsiniz.
BERABER TV İZLEMEK BİR AKTİVİTE DEĞİL
Danışan: Bazen ne yapacağını bilemediğini de düşünüyorum. Yani, “Çocuklarla daha fazla ilgilen” dediğimde, “İlgileniyorum ya” dememesi için ona daha somut bir şeyler önerebilmek istiyorum.
Dr. Başak: Çocuklar küçükken yere oturup onlarla oyunlar oynamak, onlara uyumadan önce kitap okumak, beraber resim çizmek, onları parka götürmek gibi birebir yapılabilecek aktiviteler önerebilirsiniz. ‘Beraber televizyon seyretmek’ beraber yapılan bir aktivite değil, beraber vakit geçirme şeklidir. İkisi arasında önemli bir fark var. Bu konuda eşinizi uyararak çocuklarla ilgilenmenin, birbiriyle konuştukları, birbirinin yüzüne baktıkları bir aktivite olması gerektiğini anlatabilirsiniz. Çocukların ergenlikten itibaren ihtiyaçları farklılaşır; ergenlerle daha fazla sohbet etmek gerekir. Yetişkin olmaya adım atan ergenin çok fazla konuşmaya ihtiyacı vardır, çünkü hayata dair birçok sorusu olur. Akşam yemek yerken, sabah kahvaltı yaparken, bir yerden bir yere giderken arabanın içinde yalnız kalınca, konuşmak için fırsat yaratabilir. Bunun yanında onunla beraber spor yapmak, sosyal ortamlara katılımını teşvik etmek için akraba, arkadaş ziyaretlerine götürmek, onu yetişkin sohbetlerine katmak, genel kültürünü artıracak, merakını uyandıracak, çevresine karşı bilgilendirecek geziler yapmak ergenlerle yapılacak en güzel aktivitelerdir.
Danışan: Ben çok şanslıymışım, babam bunların çoğunu benimle yaptı. Eşim de bunu biliyor ve babamı takdir de ediyor ama onun bazen sabit fikirli olduğunu düşünüyorum, sanki değişmeye hiç niyeti yok gibi.
NOT: Psikoterapi diyalogları, yaşanmış hikâyelerden esinlenilerek, psikoterapi sürecinde kullanılan yöntemlere örnek oluşturmak amacıyla yaratılmıştır. İçeriği psikolojideki bilimsel gelişmelere paralel olmakla beraber genel bilgilendirme ve tavsiye niteliğindedir.
OĞLANLAR, ERKEKLİĞİ BABADAN ÖĞRENİYOR
Dr. Başak: Bilime inancı var mı?
Danışan: Bildiğim kadarıyla var.
Dr. Başak: Öyleyse, baba-çocuk ilişkisi üzerine yapılan bilimsel araştırmaların sonuçlarından bahsedebilirsiniz. Bu belki ona yeni bir bakış açısı kazandırabilir.
Araştırmalara göre, babalar çocuklarıyla daha fazla ilgilendiğinde;
Bebeklik çağında daha az gelişimsel gecikme oluyor.
Çocukluk ve ergenlik döneminde daha az davranış problemleri sergiliyorlar.
Çocukluk döneminde babalarıyla oyun oynadıklarında, hayat boyu kullanabilecekleri problem çözme becerileri ve zorluklarla baş etme teknikleri öğreniyorlar.
Okul çağında, insanlarla daha kolay ilişki kurabiliyorlar ve genellikle daha popüler oluyorlar.
Okulda akademik olarak daha iyi performans gösteriyorlar.
Sözel becerileri ve zeka fonksiyonları daha gelişmiş oluyor.
Kendilerini kontrol edebilmeyi öğreniyorlar.
Ergenlikte daha az suç işliyorlar.
Uyuşturucu, alkol gibi kötü alışkanlıklardan uzak kalabiliyorlar.
Özgüveni daha yüksek oluyor, özellikle kızlarda babanın etkisi özgüven açısından daha belirgin.
Daha cesur olup, bağımsız olabiliyorlar.
Daha uzun yıllar eğitim alıyorlar.
Sağlıklı yeme ve spor alışkanlıklarını öğreniyorlar.
Daha iyi iş ve kariyer sahibi oluyorlar.
Daha az psikolojik sıkıntılar yaşıyorlar; bir araştırma babalarıyla iyi ilişki içinde olan kişilerin daha az depresyona girdiğini, başka bir araştırma da babalarıyla güzel anıları olan yetişkinlerin günlük hayatın stresi ile daha kolay baş ettiklerini ve duygusal olarak daha dengeli olduklarını gösteriyor.
Oğlanlar, erkek rolünü babadan öğreniyor. Babanın hayata bakış açısı, annesiyle ilişkisi, iş hayatındaki değer yargıları konusunda baba ona model oluyor. Baba etrafta olmadığında, erkek kimliğini oluştururken aile dışından referanslar alıyor.
Kızlar, erkeklerle sağlıklı ilişki kurmanın yollarını, kendine ‘kadın’ olarak değer vermeyi hayatındaki ilk erkek olan babasıyla kurduğu ilişki sırasında öğreniyor.
Babaların tecrübelerini ve becerilerini gözleme, öğrenme olanağı olan çocuklar, hem çocukken hem de yetişkinken ilişkilerinde daha mutlu oluyorlar.
Paylaş