Paylaş
Film değil gerçek
İri kıyım adam kahvaltı masasında kızarmış ekmeğe yağ sürüyor. Tepesine dikilen sabahlıklı minyon kadının sağ eli havada sert tonla konuşuyor. Ne kadının söyledikleri ne de adamın cüssesine ters düşen cılız konuşmasını anlamak imkansız. Kadının sağ eli ekmeğini ağzına götürmeye çalışan adamın yüzünden patlıyor. Yüzü yağ-reçele bulanıyor iri kıyımın.
Kanal değiştirirken ekranda karşımıza çıkan sahne ilginç. ‘‘Şu Hollywood yapımcıları işini gerçekten biliyor, amma da canlı çekmişler sahneyi’’ derken haftalık listede filmin adını bulmaya çalışıyoruz. Bu arada kadın bir tokat daha patlatıyor, ardından diğerleri geliyor. Adamın elleriyle yüzünü kapaması yetmiyor. Masadan kalkıp mutfak köşesine sığınıyor. Tabak, kahve bardağı yerlerde. Kadın üstüne hamlediyor. Teknik açıdan zayıf bir çekim, resimler hafif bulanık. Sahne hiç de inandırıcı değil, adam Cemse kamyonu, dayak yediği kadın ise serçe. Sabahlığın uçlarına ip takılsa piknikte çocuklar için uçurtma hazır.
Dayak faslı kapanıyor ekranda. Sunucu ‘‘Kadınların dövdüğü erkekler toplumda gözardı edilen sosyal bir sorun olmaya devam ediyor. Virginia'lı Jeffrey oturma odası ve mutfağına gizlice yerleştirdiği kamerayla karısından nasıl dayak yediğini kayda geçirdi. Savcılığa sonra mahkemeye başvurdu, filmi gören hakim ilk celsede boşanma kararı verdi’’ diye konuşuyor.
Toplumlarda erkeğin sevgili, metres ve eşlerini dövmesi kadın-erkek ilişkilerinin yüz yıllardır süregelen çirkin örneklerinden biri. Kadına kıyasla fiziksel güce sahip erkeğin karşı cinse karşı bu niteliğini kullanması yoksul ve zengin toplumlarda da aynı oranda. Ya kadının erkeği dövmesi ? Bu büyük çapta refah ve kültür düzeyi yüksek uygar ülkelerde yaygın bir sorun. Özellikle Amerika'da.
‘‘Kadınlara Karşı Ulusal Şiddet’’ başlığıyla hazırlanan araştırmada Amerika'da yılda bir milyon 510 bin 455 kadının erkeklerin fiziksel hücumuna uğradığı açıklanıyor. Aynı araştırmada ise 834 bin 732 erkeğin kadınların tecavüzüyle ( cinsel değil) karşılaştığı bildiriliyor. Kadınların erkeğe yönelik vukuat dökümü şöyle : 90 bin 241 erkek bıçaklandı.180 bin 483 erkek bıçakla tehdit edildi. 360 bin 965'i sert cisimlerle yaralandı. 67 bin 681 erkek ağır şekilde dayak yedi, 620 bin 049'u tokat ve yumrukla dövüldü.
Kadın-erkek ilişkilerinde 'Yengen olur'böbürlenmesine karşı 'Centilmenler söylemez' ilkesini izleyenler saygın grubu oluşturur. Erkekler gene konuşmuyor ama durum farklı. Suskunluk nedeni çapkınlık değil dayak. Kimse çıkıp da 'evde dayak yedim' demeye yanaşmıyor. Konu, tabu. Erkek en yakın dostuna, akrabasına, iş arkadaşına içini dökemiyor. Serde erkeklik var ya! Yüzünde çizik, alnında şişik, yanağında morluğu çevresine 'Kafamı çarptım, top oynarken oldu' diye izaha kalkışıyor. Kadın dayağından kaçmak için garajda, çatı aralığında, araba içinde uyuyanlar çoğunlukta.
Soyadını vermeyen 32 yaşındaki Seattle'lı Bruce 185 cm. boyunda 88 kiloluk insan azmanı. Güreşte şampiyonluğu, Taekvando ve judo da kemerleri var. ‘‘Uyku ortasında odama gelip beyzbol sopasıyla bacaklarıma, apış arama bütün gücüyle vururdu. Bir kez elindeki tahta oklavayı çekip aldım, mutfaktan mermer oklavayı kapıp gene üstüme saldırdı. Polise şikayet edemiyorum. Mütecaviz öz annem.’’ Teksas'lı bir banker karısından devamlı dayak yediğinden yakınıyor. Lüks Porsche arabasının anahtarıyla yüzünü kanlar içinde bıraktığını söylüyor. ''Polise gidersem tabancayla iki kaşımın ortasından beni kurşunlamakla tehdit ediyor.''
California'lı bir seyyar satıcı 8 yıllık karısının çok asabi olduğunu, ekmek bıçağıyla 10 kere kendisini yaraladığını, vücudunun dikiş izlerinden geçilmediğini belirtip ‘‘Şikayete kalkarsan beni öldürecekti, kendimi savundum’’dediğini naklediyor. Toplum bilimciler kadın saldırganlığını ruhsal bozukluk, kıskançlık, para gibi sorunlardan kaynaklandığını, erkeklerin utanç, çevre ve mesleki nedenlerle dövülme, bıçaklanma olaylarını resmi makamlara aksettirmediğini belirtiyor.
Akşam gittiğimiz lokantada karşı masadaki iyi giyimli bir çift ağız dalaşı içinde. Boyalı çehresi ressam paletini andıran kadının sert çıkışlarına kısa yanıtlar veren genç adam ‘‘dinleyen var mı?' diye etrafa göz atmayı da ihmal etmiyor. ’’ Bu akşam acaba hangisi, diğerini..‘‘ sorusu aklıma takılıyor.
Paylaş