Yedi yılda on gün tatil yapan tenor

PERULU tenor Juan Diego Florez'le Hilary Finch'in yaptığı bir konuşma (Fabulous Florez, BBC Classic, February, s. 27), genç bir müzikçinin, yalnız müzisyenlere değil, mesleğinde maratonu seçen herkese geçerli gözlemler, kurallar sunuyor.

Florez'in programı 2006 yılına kadar dolu.

Konservatuvarlardan, diğer özel yetenek isteyen okullardan, fakültelerden mezun olanları bekleyen gelecek kaygısını düşününce, meslek yaşamına dair söyledikleri bizim gençlerimiz için de önemli:

‘‘Yoksula yakın, orta halli, zengin olmayan insanlar konservatuvarda okur. Bunların, mezuniyet sonrası gelecek güvenceleri yoktur. Annem benim geleceğimle çok ilgilendi, paramız yoktu.

Eğer Peru'da bir opera sanatçısı olmak istiyorsanız, yardımcı bir iş bulmak zorundasınız, korolarda, düğünlerde şarkı söyleyeceksiniz, belki bir taksi şoförü olmak zorunda bile kalabilirsiniz. Opera sezonu da kısadır Peru'da.’’

Acaba bizim gibi ülkelerde sanatçının yaşamının devlet tarafından güvence altına alınması, onun maratondaki hızını düşürebiliyor mu?

Dışarıya açılma riskini almadan, rahatlığı mı tercih ediyor?

Yurtdışında opera yıldızlarına sahip olamayışımızın nedenleri arasında bu sayılabilir mi?

Ayrıca devletle yaptığı anlaşma yüzünden, mesleki girişimleri de önleniyor mu?

* * *

BİZ ne tür şarkı söyleriz bir araya gelince.

Florez'e göre, söyledikleri şarkıların türü, onların hançerelerinin opera aryalarına geçişini kolaylaştırıyormuş.

‘‘Çünkü,’’ diyor, ‘‘biz tango, zarzuela söylüyoruz. Bizim sesimiz rock sesi değildir, lirik, operaya uygun bir söyleyiştir. Böylece bu şarkılardan bir aria'ya geçmek zor değildir.’’

Bizim Güneydoğu Bölgemiz'deki insanların ses rengini düşündüğümüzde yeni tenorlar için umut doğar mı?

Değerli müzikçi, kültür adamı Aydın Gün'ün anlattığı bir olayı anımsadım.

Konservatuvar sınavlarında dinleyip, tenor, diye yazarlar, çocuğa da söylerlermiş. Çocuk sonucu arkadaşlarına aktardığında, senin sesin zaten karı sesine benzer, derler; o da ertesi gün, benim sesim tenor değil, diye iddia edip yapay biçimde sesini kalınlaştırırmış.

Bu gerekçeyle kim bilir ne tenorlar kaybetmişiz? Yanlış bir erkeklik anlayışı yüzünden.

Florez'le konuşmanın yer aldığı dosyanın başlığı şu:

‘‘Niçin yeni opera sanatçıları Güney Amerika'dan çıkar?'

Verilen listedeki adlar sanırım yeterince bu sorunun cevabını veriyor, hiç kuşkusuz Florez'in şarkı söyleme tekniğini de unutmayarak.

Aşağıdaki adlar, bugün dünyanın önemli opera merkezlerinde söylüyorlar:

Marcelo Alvarez (Tenor, Arjantinli, 40)

Jose Cura (Tenor, Arjantinli, 40)

Ramon Vargas (Tenor, Meksikalı, 42)

Cristina Gallardo-Domas (Soprano, Şilili, 35)

Veronica Villarroel (Soprano, Şilili)

* * *

RÖPORTAJDAN önemli bir not.

Florez, yedi yıl içinde ancak 10 gün tatil yapabilmiş.

Başarı maratonunun güçlüğüne değinirken, bazı sanat kurumlarının aylarca yaptığı tatili hatırlatmak istedim.
Yazarın Tüm Yazıları