Paylaş
ÜNİVERSİTE gençliği okumuyor mu?' (14 Ağustos 2000, Hürriyet) yazımla ilgili, Aysel Ekşi, konuyu zenginleştiren, tartışmayı boyutlandıran bir kitabını gönderdi bana.
Böylece bugünle dünü karşılaştırma imkánını sağladı. Teşekkür ederim.
Dr. Aysel Ekşi'nin Üniversiteli Gençler (İstanbul Üniversitesi Yayınları, 1987) kitabında; öğrencilerin okuma oranları, ilgi düzeyleri konusunda, anket bilgileri ve değerlendirmeleri yer alıyor.
Aşağı yukarı yirmi yıl önceki tablo, daha umut verici görünüyor. Yıllar okuma oranlarını aşağıya doğru çekmiş.
İstanbul Üniversitesi'nde, 1982-1983 ders yılında, değişik fakültelerin 4. sınıfında okuyan 567 öğrenciye yöneltilmiş sorular.
'Gençlerin ders dışında üçte biri şiir, hikáye türünü, edebi romanları, %19'u inceleme-araştırma ve bilimsel kitapları, % 18'i bilim-teknik alanındaki kitapları okuduklarını belirtmişlerdir.
İdeolojik akımlarla ilgili kitapları gençlerin % 4.3'ü, dinle ilgili olanları ise % 5.4’ü tercih etmektedir.'
Anketin yapıldığı tarihi (1982-1983) gözönünde bulundurursak, 12 Eylül Askeri Darbesi'nin bu ideolojik akımlarla ilgili kitaplar hakkında yarattığı baskıcı kuşkunun etkisi olduğunu söyleyebilirim.
O yıllarda, gençlerin % 80'i sürekli, % 17.5'i de arada sırada gazete okuduklarını söylemiş.
Oranın bugün aynı dengeyi taşıdığından şüphem var.
Üniversiteli Geinçler'de bu rakamları sağlam temellere oturtmak için yan bilgileri de bulabilirsiniz, fakültelere göre okuma oranı ve kitap türlerinin dağılımı, anne ve babaların okuma alışkanlığı size, üzerinde düşünülmesi, tartışılması gereken bir panorama sunmaktadır.
İstanbul'a Türkiye'nin değişik illerinden gelmiş, 4267 1. sınıf üniversite öğrencisi arasında yapılan anket çalışmasında ise aşağıdaki sonuçlar elde edilmiş:
'Üniversite öğrencilerinin % 32.9'u ders dışında, şiir, hikaye ve edebi romanlar okuduklarını belirtmişlerdir. Bu tür kitapları okuyanlar içinde % 42.9'la azınlık liselerini bitirenler başta gelmektedir. Daha sonra sırasıyla yabancı dilde öğrenim yapan liseleri bitirenler % 38.5, deneme liseleri % 38.5, öğretmen okulu 33.8 iken bu tür kitapları okumada en az tercihi % 16.7 ile İmam Hatip Lisesi'ni bitirmiş olan gençler yapmaktadır.'
Dördüncü sınıf öğrencileri ile birinci sınıf öğrencilerinin grafiklerini karşılaştırdığınızda, üniversiteye gelen gencin, okuma alışkanlıklarındaki tercih grafiğinin, okuma oranının pek değişmediği gözlenmektedir.
Öğrencilerin lisede kazandığı alışkanlıklar üniversitede de sürmektedir.
***
ARAŞTIRMANIN bir üniversitede yapılmasını yetersiz bulan okurlarım var. Bu düşünceye belli oranda katılıyorum.
Hakan Kavas, gençlerin kitap okumak için kütüphaneye gitmediklerini, ancak araştırma amacıyla orada çalıştıklarını, kitap fiyatlarının pahalı olduğunu yazmış bana gönderdiği e-posta'da.
Mesajını şöyle noktalıyor:
'Konya'daki (Sıvas) 250 genç tabii ki tüm ülke çapına indirgenemez. Bence bu araştırmanın sağlıklı yapılabilmesi için her üniversiteden 250-500 genç üzerinde yapılması daha uygun olur.'
Adı bende saklı üniversite öğrencisi bir okurum da, büyük kentler dışındaki üniversite kütüphanelerinde aradıkları kitapları bulamamaktan yakınıyor, ödev hazırlamak için İstanbul'a veya Ankara'ya gitmek zorunda kaldıklarını, bunu iletmemi istiyor.
***
OKUMA alışkanlığının, zevkinin kazandırılması için, işe anne ve babadan başlamak lazım.
Öğretmenler umudumuz.
Hele edebiyat öğretmenlerine çok iş düşüyor.
Okurlarıma Not:
Üniversite gençliği okumuyor mu? yazımın kaynağı Anadolu Ajansı'nın bir haberiydi. Orada da Konya Cumhuriyet Üniversitesi yazılmıştı.
Okurlarımın uyarısı üzerine doğruyu öğrenmek amacıyla Anadolu Ajansı'na başvurdum bir cevap alamadım.
Doğan Haber Ajansı'nın Konya ve Sıvas büroları sayesinde gerçeği öğrendim: Araştırmanın yapıldığı üniversite; Sıvas Cumhuriyet Üniversitesi.
Beni uyaran, yazılarımı dikkatle okuyan, aşağıda adı geçen okurlarıma özellikle teşekkür borçluyum:
Osman Özden Toker
Dr. M. Recep Pekcici
Hamit Peraşan
Emrah Yavuzcan.
Adlarını buraya alamadığım diğer okurlarıma da aynı teşekkür borcumu ödemek istiyorum.
Paylaş