Türk devletleri tarih atlası

Cumhuriyet’in dünü, bugünü bu kitaplarda yer alıyor.

Bu dizideki kitaplardan biri de şu: ‘Türk Devletleri Tarih Atlası.’

Kitap iki farklı boyutta yayımlandı, biri ciltsiz, diğeri de büyük boy ve ciltli.

Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın bu yayın anlayışını sürdürmesini öneriyorum.

Kitabın destekleyicileri:

Kültür ve Turizm Bakanlığı, Nata Vakfı, Türk Kültürüne Hizmet Vakfı.

Ana başlıklar:

İslam Öncesi Avrasya’da Türk Devlet ve Toplulukları

İlk Müslüman Türk Devletleri

Selçuklular ve Atabeylikler

Anadolu’da Kurulan Birinci Dönem Türk Beylikleri

Anadolu’da Kurulan İkinci Dönem Türk Beylikleri

Diğer Türk-İslam Devletleri

Hindistan’da Hüküm Süren Türk Devletleri

Osmanlı Devleti

• Hanlıklar Dönemi Türk Tarihi

Bağımsız Türk Cumhuriyetleri

Türkiye Cumhuriyeti

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti

Takdim:

“Elinizdeki kitap, mesleki mesailerini bu uğurda sarf etmiş geniş bir çalışma grubunun, bir ilim adamları ordusunun ürünü. Yeryüzündeki Türk asırlarının tarihini hem siyasi hem de kültürel özellikleriyle fasılasız ele almak başlı başına büyük bir iş. Türk Devletleri Tarih Atlası, Asya’nın derinliklerinde, çok çetin bir coğrafyada sahneye çıkışımızla başlayan hikâyemizi Türkiye’mize ve Türklerin bugün Asya’da dalgalanan diğer bayraklarına kadar kesintisiz biçimde önümüze sürüyor. Hepsi Türk milletinin muhtelif kolları tarafından farklı devirlerde kurulmuş bu devletlerin bazıları yüzyıllarca hüküm sürmüş, kimilerinin ömrü ise ancak yıllarla ifade edilebiliyor. Sayfaları çevirdikçe küçük dereler ırmaklara, ırmaklar ise büyük Türklük denizine kavuşuyor.”

Mehmet Nuri Ersoy - T.C. Kültür ve Turizm Bakanı

Sunuş:

“Tarihteki ilk Türk devleti olarak Asya Hun Devleti kabul edilse de Hunlardan önce de çeşitli Türk boyları dağınık olarak Avrasya’nın bozkırlarında hayatlarını sürdürüyordu. Hun Devleti’nin yıkılışından sonra ise daha önce de sıkça göç eden Türklerin bir kısmı anayurt Ötüken’den dünyanın dört bir yanına dağıldı. Kafkasya, Hindistan, Karadeniz’in Kuzeyi, Balkanlar, Anadolu, Suriye ve Kuzey Afrika zamanla Türklerin yeni yurtları oldu. Buralarda yeni devletler kuruldu, yeni tarihler yazıldı. Türk tarihini diğer milletlerin tarihinden ayıran en önemli özelliklerden biri de aynı anda dünyanın dört bir tarafında birkaç Türk devletinin var olmasıdır. Bunların çoğu da kendi bölgesinde hâkim konumda idi.

Biz de bu çalışmayı yayımlarken tarih boyunca kurulan Türk devletlerini ele alarak Türk tarihine bütüncül bir anlayışla bakmayı düşündüğümüz gibi onların bizlere bıraktıkları mirası ortaya koymayı ve genç nesillerimize aktarmayı hedefledik. Şüphesiz Atlas’ımızın en önemli özelliği ise ele alınan ve tarih boyunca kurulan tüm Türk devletlerinin haritalarının bulunmasıdır ki bunlar tamamen özgün oldukları gibi bazıları ilk kez çizilmiştir. Cumhuriyet’imizin 100. yılına armağan ettiğimiz bu yayının kendi alanında önemli boşluğu dolduracağını ve yeni çalışmalara örneklik yapacağını ümit ediyoruz.”

Av. Şerafettin Yılmaz - Türk Kültürüne Hizmet Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı

Önsöz:

“Türk kelimesinin ilk defa bir devlet adı olarak geçtiği ve toprakları bütün Orta Asya, Kuzey Çin, Tibet ve Kore’den, Hazar, Karadeniz ve Kafkaslar’ın kuzeyine kadar alanı kapsayan Gök Türklerin kuruluş tarihi IV. yüzyılın ortalarıdır. Türk ismi, Gök Türklerin yıkılmasından sonra da Oğuzlar tarafından yaygınlaştırılmıştır. X. yüzyıldan itibaren Müslüman olmaya başlayan Oğuzlar için aynı zamanda ‘Türkmen’ adı da kullanılmaya başlamıştır ki muhtemelen bu daha çok Müslüman olan Türkler için geçerli idi.”

Türkiye Cumhuriyeti (29 Ekim 1923 - ) bölümünden edebiyata dair bir alıntı:

“Dilde sadeleşme özellikle II. Meşrutiyet döneminde ivme kazanarak yazı ve konuşma dili arasındaki mesafeyi büyük ölçüde kapattı. Cumhuriyet’in ilk yıllarında Milli Edebiyat akımının etkileri yoğundur.

Romanda memleket, Anadolu, köy ve tarih ön plandadır. Batılılaşma hareketinin bir sonucu olarak 19. yüzyılın ikinci yarısında yeni türler Türk edebiyatına girerken şiirde de biçim ve içerik olarak değişim yaşanmaya başladı. Şiirde hece vezni aruza karşı galip geldi, serbest şiir de kökleşti. Günümüzde Türk edebiyatı usta kalemleri sayesinde dünyanın sayılı çağdaş edebiyatçıları arasına girmiştir.”

Bugün bu ülkelerin durumu üzerine bilgi edinmek isterseniz, bu yararlı bir kaynak olacaktır.