Tek başına bir dil kurumuydu

ALİ Püsküllüoğlu’nun yaşam parantezi de artık iki tarihli (1935 - 2008).

Onunla dostluğumuz Türk Dil Kurumu’na üye olduktan sonra pekişti.

Alçakgönüllü, yazdıklarıyla değil yaptıklarıyla da dile ve edebiyata büyük yararı dokundu.

Ben, doğduğu yeri unutmayan, onu hep yaşatan insanları severim.

Kadirli’de doğan Püsküllüoğlu’nun Kadirli Sözleri (Yerel Sözlük Denemesi) masamda. Arka kapakta bir vefa notu:

"Ali Püsküllüoğlu’nun Kadirlilere armağanıdır."

12 Eylül darbesinin kapattığı Türk Dil Kurumu’ndaki çalışmaları benim gibi birçok kimsenin belleğindedir.

Şiir dergisi olarak çok önemsediğim Yusufçuk’u çıkardı.

Ayrıntılı yaşam öyküsünü kitaplarda bulabilirsiniz. Ama size sözlük çalışmalarını anımsatacağım. Türk Dil Kurumu kapandıktan sonra tek başına bu çalışmaları sürdürdü. Adeta kurumun misyonunu üstlendi.

Gazetelerde, radyolarda Türk dili ve edebiyatı için yaptığı çalışmalar birçok kuşağı bilgilendirmiş, bilinçlendirmiştir.

* * *

TÜRKİYE’DE bir dilcinin, şairin darbelerden zarar görmesi olağandır.

Öz Türkçe Sözlük kitabı 12 Mart döneminde toplatıldı, bir buçuk yıl süren yargılama sonunda aklandı.

Çocuklar için bir Türk şiiri seçkisi olan ve Kültür Bakanlığı’nca yayımlanan Kırlangıcın Kanat Vuruşu da 12 Eylül döneminde savcılıkça soruşturuldu ve takipsizlik kararı verildi.

Dil Devrimi’nin getirdikleri, önemi üzerine yazmakla yetinmedi. Hazırladığı sözlüklerle bunun uygulamadaki en başarılı örneklerini verdi.

Bir aydın olarak, çağdaş Türkiye’nin doğru fotoğrafının çekilebilmesi için çalıştı.

Anılarımızda, kitaplarda yaşayacak sevgili dostum Ali Püsküllüoğlu’yu Adnan Binyazar’a adadığı Ölümün Gölgesi şiiriyle uğurluyorum:

"İnsan ölünce sonsuzluk olur.

Biliyorsun, sonsuzluk güzeldir, ne yana baksan öyle.

Öncesizlik de güzeldir sonsuzluk kadar.

’Yüzünde gülüşünün son an’ı kalmış bir yalnız ölü!’

O da güzeldir, çünkü ’bahar unutmaz sevgiyi,

unutsa da zaman.’ Ya o nasıl unutur?

Kalır ölümün gölgesi, gözbebeğinde.

Gözyaşları içe akar."
Yazarın Tüm Yazıları