Paylaş
Yemek kitaplarının sayısı evdeki kütüphanelerin bile bir rafını dolduracak sayıda.
Yemeklerin tarifi, tarih içindeki değişik yemekler, Osmanlı’dan bugüne yemek alışkanlıkları kitaplarda yerini aldı.
Peki sofra adabı nasıldı? Yemek nasıl sunulurdu?
Emin Nedret İşli’nin derlediği ‘Âdâb-ı Taâm’ (*) kitabı bir sofranın nasıl hazırlandığı konusunda, uygulanacak bilgilerle dolu.
Kapaktaki yazı şu: ‘Osmanlıca Âdâb-ı Muâşeret Kitaplarında Sofra ve Yemek.’
Sofra adabını okuduğunuzda, bunun geçmişteki bir bilgi olmadığını, bugün de geçerliliğini koruduğunu göreceksiniz.
Seçkinlik zenginlikten ibaret değildir
Yayıncının önsözünde kitabın özelliğine değinen bir yazı: “Elinizdeki kitap, 1892 - 1927 yılları arasında Osmanlıca olarak yayımlanan adabımuaşeret kitaplarının yemeğe dair bölümlerinden oluşmaktadır. Osmanılar’da da saray için âdâb-ı muâşeret usullerini belirleyen kanunnâmeler bulunduğu gibi bütün İslam toplumlarında da kurallar vardır. Bu kitapta Osmanlı’nın genel anlamda Batılılaşma devri denilen 19. yüzyılın sonuyla Cumhuriyetin ilk yıllarını içine alan metinler bulunmaktadır.”
İrvin Cemil Schick’in sunuş yazısı, Münif Paşa’dan bir alıntı ile başlıyor. Ne demiş?
“Bir adamın uygarlık derecesini, terbiye ve seviyesini anlamak için onunla bir defa bir yemek sofrasında bulunmak kâfidir.”
Schick, yazısında, “Seçkinlik zenginlikten ibaret değildir” sözüyle kuralların oluşumunu, yaygınlaşmasını, toplumsal yapıyı nasıl teyit ettiklerini belirtir. Osmanlı toplumunda adaba verilen önemi anlatan iki dizeyi kitabına koyar:
“Ehl-i irfan arasında aradım kıldım taleb,
Her hüner makbûl imiş illâ edep illâ edeb”
Görgü kurallarının sofralardaki durumunu, tarihini, değişimini özellikle Cumhuriyet Türkiyesi’ndeki yerini incelemektedir.
Sözgelimi el yıkamak için sofraya getirilen kâse içindeki suyun içilmemesi gerektiğini hatırlatılıyor.
Schick’in yazısının ironik özelliğine de dikkat etmenizi isterim.
Kitabın derleyeni Emin Nedret İşli’nin ‘Osmanlıca / Türkçe Görgü ve Yemek Âdâbı’ kitapları, hem bu kitapların içeriği hakkında bilgi veriyor hem de araştırmacıların yararlanacağı bir bibliyografya sunuyor.
Değişik kitaplardan yapılan derleme, özellikle bizim gibi Batı’ya açılan bir ülkenin bireysel ve toplumsal tarihi içinde önemli bir yere sahip.
11 farklı kaynak
Ünlü yazarlar, yemek sofrası da dahil görgü kuralları üzerine yazmışlardır.
Acaba bugün bu konuda yazılmamasının nedeni, bu kuralların yerleştiğini, uygulandığını mı göstermektedir, yoksa artık yürürlükten kalktığını mı? Ben ikinci yorumun daha doğru olduğu kanısındayım.
Hangi kitaplardan alıntı yapıldı?
Bugün de öğreneceğimiz çok şeyin olduğu bir derleme.
(*) Ruhun Gıdası Kitaplar
Paylaş