Paylaş
Türk sinemasının 100. yılında kitaplar yayımlandı, birçok eski film yeniden gösterime sunuldu. Sanırım bu çalışmalar iz bırakmıştır.
Editörlüğünü Abdurrahman Çelik’in yaptığı ‘Sinemada Bir Asır’ kitabının başındaki Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel ve Çelik imzalı mektupta içerik hakkında şöyle bir bilgi var:
“Sinemada Bir Asır adlı özel kitap kapsamında, ‘Türk Sineması’na emek vermiş çeşitli meslek gruplarından sinemacılar ve sinemamızla ilgili teorik-akademik çalışmalar gerçekleştiren sinema yazarı ve akademisyenlerden oluşan 54 değerli sinema insanı makale ve yazılarıyla kitaba katkı sundular.”
Takdimden sonraki ilk yazıysa Burçak Evren’in: Türkiye’de Sinemanın Başlangıcı. Türk Sineması’nın Doğum Gününü Oluşturan Ayastefanos’taki Rus Abidesinin Serüveni.
Evren’in İlk Türk Filmi Üstündeki Kuşkular bölümünde önceki filmler hakkında da görüşler ileri sürülüyor.
Türkiye Sinemasında ‘Auteur’ Kavramı bölümü yaratıcı yönetmenleri önümüze getiriyor, yazıyı Zeki Demirkubuz ve Ercan Kesal ile yapılan konuşmalar izliyor.
Alin Taşçıyan’ın Sinemamız ve Eleştiri yazısı sanırım geniş bir seyirci kitlesini ilgilendiren saptamalar taşıyor.
Sinema seyircisi nasıl bir eleştiri bekliyor, film seçmede eleştirmenin etkisi ne kadar? Taşçıyan, bunlar üzerinde duruyor.
Edebiyat ve Sinemamız genel başlığı seyirci olarak hepimizi ilgilendiriyor. Sinema ve edebiyat iki ayrı tür, bunların ilişkisindeki sorunlar neler, diye düşünebiliriz. Kitaptaki iki yazıyı bu doğrultuda önemsedim: Coşkun Çokyiğit’in Asırlık Yol Arkadaşlığı: Edebiyatımız ve Sinemamız, Banu Özdemir’in Sinema ve Edebiyat Daha Fazla İç İçe Olmalı.
Sinemamızın tarihine baktığımızda Sinemada Kadın ve Kadın Yönetmenler’in gerekli bir inceleme başlığı olmasına sevindim. Biket İlhan’ın yazısını mutlaka okuyun.
Enis Rıza Sakızlı
Türkiye’de Belgesel Sinema Üzerine Birkaç Söz başlıklı yazısında, belgesel sinema sözünün 1920’lerde kullanıldığını belirtiyor.
Türk sinemasında yaptıklarıyla, çalışmalarıyla önemli bir ad Sami Şekeroğlu’nun Yarım Yüzyıldan Anılar’ını birçok şeyi hatırlayarak okudum.
İki kişinin yazılarını da okumalısınız, gelişimin, tarihin önemli tanıklarıdır:
Türker İnanoğlu’nun İmkânsızlıklar ve Gayret’i, Hülya Uçansu’nun Sinema Emektir’i, Sırrı Süreyya Önder’in Türk Sineması 100. Yılını ‘İdrak Edecek mi?’si.
Türk sineması üzerine ilgi çekici yazılar, 100. yılda bir fikir edinmenizi sağlayacak yazılar var.
Paylaş