Paylaş
Festival 7 Ekim’de sona erecek.
Açılışın konuşmalarını Adnan Özer ve ben yaptım.
Ahmet Kot’un küratörlüğünü üstlendiği ve ünlü şairlerin ilk şiirleri üzerinden tasarlanan “İlk Eserler Sergisi” de ilgi gördü.
Festivalin kurucu direktörü Adnan Özer, açılışta yaptığı konuşmada, festivale bugüne kadar 200’den fazla şairin katıldığını belirtti.
Ben de konuşmamda, özetle, ülkeleri ve o ülkenin insanlarını tanımak, tanıtmak edebiyatçılara, şairlere düşer dedim.
*
DANIŞMA Kurulu Turan Koç, Oktay Taftalı, Mehmet Hakkı Suçin’den oluşan festivalde Güray Süngü, Handan İnci, Turan Koç, Oktay Taftalı aynı zamanda gençlere moderatörlük yapacak.
Festival etkinlikleri İstanbul’un çeşitli semtlerinde ve mekânlarında gerçekleştirilecek.
Bu anlayışı başından beri destekliyorum. Çünkü birçok kişi semtlerine gelen şairleri, edebiyatçıları dinleyebiliyor, onlarla tanışıyor. Dahası bilhassa yabancı şairler şehrin farklı noktalarını görüp daha yakından tanıyabiliyorlar.
Törenden önce birçok yabancı genç şairle tanıştım.
Türkiye’de şairlerle buluşmaktan mutluydular.
Türkiye’den festivale 30 şair katıldı.
Festivalin yeni projesi gençlerin tanınması için gerekli bir proje.
“İstanbul29” projesi otuz yaş altı edebiyatçıların, şairlerin kendini göstermeleri için bir fırsat.
Festival yönetimi, genç kuşak şair ve edebiyatçılar için bir kitap hazırlamış.
Kitabın adı: “10. Uluslararası İstanbul Şiir ve Edebiyat Festivali”.
Genç kuşak edebiyatçılarının biyografileri Türkçe ve İngilizce olarak bu kitapta yer alıyor.
Yazımı genç kuşak şairlerinden Didem Gülçin Erdem’in Demir Tozu şiirinden birkaç dize ile noktalıyorum:
“beni su olduğuma inandıramıyorlardı hikmet
beni daha başka bir şey olamayacağıma
beni iyi ki size inanmamaya
çok söylüyorlardı hikmet, tekrar ne fena
beni bir su birikintisiyle karıştırıyorlardı
...........
birini söylerken duymuştum seni
karıştıracak sakal bulamıyordum ki
yine gam yükünün kervanı geldi”
*
FESTİVALE katılan ustalarla, genç kuşak sanatçılarla buluşun, onları dinleyin.
Şiir sizi mutlu eder.
Paylaş