Şarkıları kimin için söyleriz

Dinlediğiniz birçok şarkı, bizim hafızamızda birçoğu anılarımızla örtüşür, anıları çoğu zaman şarkılar seslendirir, canlandırır.

Özellikle Türk müziğinde doktor besteciler ve icracılar, bu alandaki başarılarıyla da tanınırlar.

Ürolog Prof. Dr. Ali Rıza Kural, müzik çalışmalarını ihmal etmeyen, ona da emek veren, müziği hatta ikinci mesleği sayan doktorların başında geliyor.

Bir dost olarak müzik yaşamını hep takip ettim, CD’lerini dinledim.

Yıllar önce eğitim alanına maddi katkısı olması amacıyla TİM Center’da bir konser vermişti, konserin özelliği, sanatçıya senfonik orkestra ve Türk müziği sazlarından oluşan bir grup eşlik etmişti.

Sonra da bu konserin CD’si Hayal İçinde adıyla çıkarıldı.

Daha sonraki çalışmasının ürünü Klasikler (1) başlığını taşıyordu.

Bu CD’de Türk müziğinin iz bırakan büyük bestecilerinin eserleri seslendirilmişti. Türk müziği denince aklımıza gelen bestecilerden oluşan bir seçkin eserler toplamıydı.

Bir icracının bu besteleri seslendirmesi, bence Türk müziğine duyduğu sevginin ve saygının göstergesiydi.

Gerek seçtikleri gerek icrasındaki klasik tavır, bu CD’ye diskoteğimizde bulundurma değerini kazandırdı.

YENİ CD’sinin adı “Sevdiklerimin Sevdikleri” (2).

Bu adı görünce kıskandığımı itiraf etmeliyim. Çünkü hep ailemin sevdiği, söylediği ve çaldığı şarkılardan böyle bir CD yapmak isterdim. Çünkü onların sazlarının ve seslerinin yankıları kulağımdan hiç gitmedi.

Yeni CD Ali Rıza Kural’ın hayatının çeşitli dönemlerinde söylediği, dinlediği bestelerdir.

Birçok parça sesli bir aile albümüdür adeta. Bir müzikçinin yaşamını da müzik belirler.

Klasikler CD’sinde Türk bestecilerinin zirvelerini seçip seslendirirken, buradaki parçalar birçok kişinin ses belleğinde yer etmiştir. Büyük ölçüde popüler parçalar olduğunu söyleyebilirim.

CD broşüründeki açıklamadan bir bölümü okuyalım, hem biyografisini, hem seçiliş nedenlerini bu yazıdan öğrenebilirsiniz:

“Geçmişten günümüze dek nice şarkılar yer etmiştir belleğimizde, niceleri de ‘Gönül telimizi titretmiştir’. Çocukluktan beri hep musikinin içinde olan, ilkokul çağında mandolin, lise yıllarında keman çalan, sonrasında İstanbul Belediye Konservatuvarı, İstanbul Üniversitesi Korosu, Devlet Klasik Türk Musikisi Korosu, TRT İstanbul Radyosu gibi kurumlarda ses sanatçısı olarak çalışan, görev yapan biri olarak sevdiklerimin, yakınlarımın beğenip dinledikleri şarkılardan bir demet seçip ‘Bu kubbede hoş bir sada’ bırakmak arzusuyla bu albümü yapmaya karar verdim.

Çocukluğumda sevgili babam Yusuf Ziya Kural’ın sesinden defalarca dinlediğim ‘Gönlüm yaralı bilmiyorum bana n’oldu’ , Gülbeyaz Kural anneciğimin dinlemekten bıkmadığı ‘Yar saçların lüle lüle’, sevgili eşim Fügen Kural’a evlenme törenimizde söylediğim merhum Necdet Tokatlıoğlu’nun ‘Dua’ sı, oğlum Çağlar’ın favorilerinden biri çok sevilen bir Avni Anıl şarkısı: ‘Biraz kül biraz duman’, Kızım Gizem’in çok sevdiği ve son zamanlara kadar bestesini benim yaptığımı zannettiği ‘Gel gönlümü yerden yere vurma’ isimli Erdinç Çelikkol eseri, kardeşlerimin, benim sevdiklerimiz diğerleri; yakın zamanda tanıştığımız dostlarımız Narmina İsgandarova ve ailesine ithafen ‘Gönlüm senin esirin kalbim senindir’ isimli unutulmaz Azeri eser... İlkinden sonuncusuna dek baktığınızda sanki benim hayatımı özetliyor gibi bu albüm. Umarım sizler de seversiniz bu albümü ve ‘Hoş bir sada kalır’ kulaklarınızda...”

YAHYA KEMAL’in sözünü biraz değiştirerek söylersek, her insanın, hele bir müzisyenin macerası şarkılara yansır.

(1) Kalan Müzik
(2) Kalan Müzik