Paylaş
Bugün santur çalanlar azaldı. Santur konserleri verilmiyor.
O sazda virtüözitesini ispatlamış Sedat Anar’ın Santur* CD’sini dinledim geçen hafta. Ondan önceki CD’lerini dinlemiş, yazmıştım da. Bir hatırlatmada bulunayım.
Osman Kemali Baba Besteleri.
İthafı şöyle:
“Bu albümü Osman Kemali Baba’nın hayatını konu alan ‘Ten de Bendendir’ adlı romanın yazarı Fatma Ali ablama ithaf ediyorum.”
Diğer albümü de:
“Niyazi-i Mısrî Şiirine Besteler”.
Yeni Santur albümü kime adanmış:
“Bu albüm, müziğe olan inancımı her zaman destekleyip bana inanan rahmetli abim Mehmet Anar’a ithafımdır.”
Albüm kitapçığının başında “Santur Hakkında Kısa Bilgi” yazısı var, bu yazıyı Santuri Ali Ufki Bey ve ‘Neyledi Bu Santur Sana’ adlı şiiri izliyor:
“Osmanlı müziği ve santur denince de ilk akla gelen isimlerden biri, hiç kuşkusuz, 17. yüzyılda yaşamış Leh asıllı saray müzisyeni Santuri Ali Ufkî Bey’dir. Asıl adı Albert Bobowski olan müzisyen, 1610 yılında bugün Ukrayna’da bulunan Lvov kentinin soylu bir Leh ailesinde dünyaya geldi. 18 yaşındayken Kırım Tatarları tarafından tutsak edilip İstanbul’a getirildi. İstanbul’da Müslüman oldu ve deyim yerindeyse ikinci hayatına başladı. ‘Santuri’ adını sarayın musiki odasında santur çalmayı öğrendikten sonra alan Ali Ufkî Bey Enderun’da 18 yıl hanendelik yapmıştır. Musikişinas ve bestekâr olmasının yanı sıra dilbilimci, tarihçi, çevirmen, nakkaş ve şairdir. 1657’ye doğru saraydan ayrılıp Mısır’a bir paşanın yanına gitmiş, sonra azat edilerek İstanbul’a dönmüştü. Son yılları ve ölüm tarihi hakkında fazla bir şey bilinmiyor. Türk klasik musiki eserlerinin ve halk ezgilerinin en eski versiyonlarını içeren bir müzik antolojisi hazırlamıştır “Ali Ufkî Edvarı” adlı bu eser Londra’da British Museum’dadır. Ali Ufkî Bey bu antolojisinde, güftesini yazıp bestelediği “Neyledi Bu Santur Sana” adlı tekerlemenin notalarına da yer vermiştir.
“Hay santurun kırk şen teli
Ötmez oldu bağrın yeli
Hey Allah’ın asi kulu
Neyledi bu santur sana
*
Bu bir ağaç pâresidir
Dertli canın çaresidir
Şeytan bunun neresidir
Neyledi bu santur sana”“
*
SANTURUN Osmanlı dönemindeki son büyük temsilcisi Santuri Ethem Bey’dir. Onun hayatı hakkında, öğrencisi Vecdi Seyhun’un 1948’te yazdığı kitaptan (Santurî Ethem Bey) bilgi edinebiliyoruz. Santuri Ethem Efendi, bir müzik meclisinde santur icracısı olarak görev alırken ve bu mecliste hüzzam faslı icra edilirken ara taksimini zorla ona verirler. Eksik perdeli santur icrasında müşkül duruma düşen Ethem Efendi, epey ter dökmekle beraber hemen hüzzam makamından atlayıp bulduğu motiflerle dâhiyane bir taksim yaparak hüzzamda karar verir. Ahmet Telli’nin Santuri Ethem Efendi’nin başından geçen bu olayı anlatan şöyle bir şiiri vardır:
“Santuri Ethem Bey bir türlü
Giremiyordu hüzzam taksime
Çargâh, acemaşiran ve segâh
Nidalar kendilerini yineliyor
Zahmeler yakıyordu avuçlarını
*
Bir hatıradır Şehnaz Longa
Ethem Bey’den ama dügâh
Şarkıyı kim bilir kim söyler:
“Düştü gönlüm sen gibi bir zalime”
*
CD’de yer alan bestelerin hikâyeleri
Kitapçıkta ayrıca biyografisi ve diskografisi yer alıyor.
*
VİRTÜÖZ bir santurinin bestelerini dinlemenizi tavsiye ederim.
................................................................
* Kalan Müzik
Paylaş