Sanat ucuza da izlenebilmeli

NEWSWEEK'te (June 24, 2002) Culture on the cheap başlıklı yazıyı görünce, bizim ülkemizdeki durumu düşünmeye başladım. Pahalı biletlerden yakınanlara hak verdim. Ancak Avrupa, insana sanatı ucuza da ulaştırabiliyor.

Yazının amacını şöyle özetleyebilirim:

Kültürel zenginlikleri izlemek için zengin olmak şart değil.

Evet, Avrupa'da değil ama bizde farklı.

Dergide; sinemadan fotoğraf sergisine, tiyatro gösterilerine, resim sergilerine kadar geniş bir seçenekler listesi sunuluyor.

Avrupa'nın üç büyük kentindeki ucuz ama kaliteli etkinlikleri sıralamış:

Paris, Berlin, Londra.

Bazı film gösterileri, konserler, sergiler bedava.

Bunları izleyebilmek için ödeyeceğiniz para tutarı da 1.50 Euro ile 5 Pound arasında. Bu paraya, sandviç, bir bardak bira, bir kadeh şarap dahil. Ne harcayacağınızı biliyorsunuz.

İster Paris'te Rodin Müzesi'nin bahçesindeki heykelleri görün, ister çimenlerin üstüne uzanıp eski filmlerden birini seyredin.

İster Berlin'de Joseph Beuys ve Andy Warhol'un sergisini gezin.

İster Londra'da Shakespeare sevenler arasında yerinizi alın.

Yalnız sanat mekánlarını yazmamış dergi, asıl hoşuma giden yanı da bu ya.

Dergi, seyircinin, dinleyicinin keyfini de düşünmüş.

Ucuza nasıl karın doyuracağınızı, neler yiyebileceğinizi, oraya nasıl gideceğinizi de öğreniyorsunuz.

Berlin'deki karın doyurma tavsiyeleri arasında sosisin yanı sıra, Türk döner kebabının da adı geçiyor, herhangi bir caddenin köşesinde bulabilirsiniz cümlesi de eklenmiş.

SANAT İÇİN ÖLÜ MEVSİM YOKTUR

ÖLÜ
mevsim deyiminin, sanat, kültür, kitap için kullanılmasından çok rahatsız olurum.

Kültürün ölü zamanı var mıdır?

Adını andığım derginin başka sayfalarında, yazın sanat için çok önemli bir zaman olduğunu fark ediyorsunuz.

Çünkü insanların tatilde daha çok kitap okuma, daha çok sergi gezebilme, daha çok film seyretme olanakları vardır.

Yaz sergilerinde önemli birini yazmalıyım: İki büyük dost, iki büyük ressam, Picasso ile Matisse'in 131 tane resmi ve heykeli Londra'da Tate Modern'de sergileniyor. Mevsimin en sıcak ayında, 18 Ağustos'a kadar açık. Serginin adı Matisse Picasso.

Ayrıca yaz boyunca, Belçika'da, İsviçre'de, Düsseldorf'ta önemli sergiler var.

Özetlersem, Kopenhag'dan Viyana'ya kadar bütün Avrupa'da sergiler, konserler, gösteriler yaz boyunca devam ediyor.

Bize gelince.

Caz Festivali de bittikten sonra, ne bir sergi olacak ne bir konser.

DEVLET SANAT KURUMLARI YAZIN DA ÇALIŞMALI

UCUZA
sanatı izlemeye gelince...

Devletin bunca orkestrası, bunca tiyatrosu, galerisi var.

Sergiler açabilir, konserler verdirebilir, tiyatrolar oynatabilir.

Üzerinde durmaya değer bir konu.
Yazarın Tüm Yazıları