Önce sanatı seçin

İnanınız bu festival hepimiz için bir estetik terapi olacak!
Birbirinin aynısı sözlerden oluşan nutukları dinleyeceğinize, dünyanın sayılı seslerini, orkestralarını, solistlerini dinlemenizi tavsiye edeceğim.
Çünkü bunu bir yazarlık görevi sayıyorum.
31 Mayıs 2015’te festival başlıyor.
Tatilinizi planlarken gerek İstanbul’da, gerek başka kentlerde yaşayanlar ajandalarına bu konserleri kaydetmeliler. Hatta tatil programını festivale göre yapmalı.
Konserlerle, etkinliklerle İstanbul, yaşanması gereken şehir unvanını hak ediyor.
Listeden seçmelere açılış konseri ile başlayacağım.
Sascha Goetzel’in yöneteceği Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası, Can Çakmur (piyano), Serkan Bodur’a (tenor) eşlik edecek.
Aynı gece İstanbul Müzik Festivali’nin siparişi olan Hasan Niyazi Tura’nın Şehidin Türküsü bestesi Çanakkale Savaşı’nın 100. yılı nedeniyle yapıldı. Onun Dünya Prömiyeri de açılışta gerçekleşiyor.
Açılışta, piyanist, eleştirmen Filiz Ali’ye ‘Onur Ödülü’ sunulacak.
Borodin Kuartet’in 70. yılı konserinde, sanatçılara “Yaşam Boyu Başarı Ödülü” verilecek.
Konser öncesi söyleşiler de müzik ve söz dünyasını örtüştürecek. İki dünya prömiyeri ile üç Türkiye prömiyeri bu festivalde yapılacak, toplam 27 konser dinleyeceğiz.

* * *

FESTİVALDEN yazıma aldığım küçük bir seçmeler listesine baktığınızda, övgülerimin aslında yetersiz, cılız kaldığını göreceksiniz.
Solistler: Yuri Bashmet, Boris Berezovsky, Emmanuelle Haim, Angela Hewitt, Paavo Jarvi, Kim Kashkashian, Christian Tetzlaff, Gidon Kremer, Yuja Wang.
Orkestra ve topluluklar: Lozan Oda Orkestrası, Franz Liszt Oda Orkestrası, Kremerata Baltica, Berlin Filarmoni’nin 12 Çellisti, Deutsche Kammerphilarmonie Bremen.
Ayrıca, Fazıl Say ile Mozart Maratonu’nu kaçırmayın, açıkçası festivalin bize sunduğu bir şölen olarak görüyorum.
Büyük bir besteciyi büyük bir piyanistten dinlemek, bir müzikseverin her zaman ulaşamayacağı bir şans. Dört gece dört ayrı mekânda çalacak Fazıl Say.
Festival boyunca toplam 600’e yakın yerli ve yabancı sanatçı İstanbul’u güzelleştirecek.

* * *

7 HAZİRAN SEÇİMLERİNDE adayınızı belirlemeden önce, solistinizi, orkestranızı seçin.
Seçim nutukları, anketler, seçim tahminlerinin tekdüzeliğinden kurtulmanız konusunda müzik size yardımcı olacak. İyi bir solistten, iyi bir besteyi dinleyince, hiç kuşkum yok seçim konuşmalarını dinleyemeyeceksiniz.
Hayatınızı sadece seçime adayarak, sadece seçime odaklanarak, gerçeklerden, güzelliklerden soyutlanmış bir hayatı seçmeyecek kadar bu dünyayı sevdiğiniz kanısındayım. Edebiyat, müzik, resim, kısacası sanat bunun için var! Ki siyasetçilerin çekilmez hale getirdikleri dünyayı ancak sanat güzelleştirebilir.
Bu zaman hovardalığının telafisi mümkün değil. Ne demiş şair, “Geçen gün ömürdendir”.
Açıkçası adayların, liderlerin bu kadar konsantre oluşlarını bile anlayacak siyasal bilince henüz erişemedim. Hayatlarında hiç mi gülmeye, sanata yer yok? Bunları merak ediyorum... Hepsini birer Shakespeare kahramanı gibi izliyorum, yarısı komedi yarısı dram.

* * *

SİZE müzikli günler diliyorum. Ajandanıza ya da elektronik ajandanıza not edin. Estetik bir pişmanlık yaşarsanız çok üzülürüm.