Müzisyenler Ayvalık’ta buluşuyor

İyi müzikçi, iyi piyanist Filiz Ali’nin kurduğu AIMA Ayvalık’ı gelen ustalar ve genç müzisyenlerle dünyaya tanıttı. 1998’de Filiz Ali, olanakları düşünmeden hayalini gerçekleştirdi.

Haberin Devamı

İyi bir girişimde bulunuyorsanız, hele bu sanat alanında ise destek buluyorsunuz. Çünkü orada yaşayanlar bildiler ki böyle bir müzik hareketini desteklemek, sanatı desteklemek, müzik dünyasına genç yetenekleri kazandırmak.

Ayvalık’a yıllar önce gittim, Filiz Ali’nin bu projeye nasıl kendini adadığına tanık oldum. Zaten bir konuşmasında ne demişti, bir müzisyen 24 saat müzisyendir.

Ayvalık’ta küçük bir ev aldı, ondan sonra Ayvalık’ta yaşayan birçok kişi evlerini, bahçelerini, mekânlarını açtılar.

Müzisyenler Ayvalık’ta buluşuyor

Metin Avda’nın yönettiği AIMA belgeselini seyrettim. Belgeselin içeriğini şöyle özetleyebiliriz:

Filiz Ali’nin Ayvalık’ta bir “müzik akademisi” kurma hayalini gerçeğe dönüştüren ilk tohumlar 1998’de, Ali’nin sanat ve iş dünyasından dostlarının desteğiyle atıldı. Ayvalıklı müzikseverlerin desteğiyle büyüyen ve bir dernek statüsü kazanan Ayvalık Uluslararası Müzik Akademisi (AIMA) tam yirmi yıldır her yaz keman, viyola, viyolonsel, kontrbas, piyano, bazen de gitar, flüt ve klarnet branşlarında uluslararası alanda tanınan usta müzisyenlerle genç müzisyenleri Ayvalık’ta bir araya getiriyor. AIMA’da eğitim alan gençler müzik eğitimlerine yurtdışında devam ediyor, konserler veriyor ve önemli orkestraların parçası oluyor. Bu gençler aynı zamanda Ayvalık AIMA Müzik Festivali’nin lokomotifi olan AIMA Festival Orkestrası’nda da yer alıyor. İlki 2013 yılında düzenlenen Ayvalık AIMA Müzik Festivali Ayvalık’ın, Ege Bölgesi’nin ve Türkiye’nin kültür yaşamına önemli katkı sunuyor.

Belgesele emek verenler :

Haberin Devamı

KURGU: Thomas Balkenhol,

KAMERA: Muhammet Beyazdağ, Orhan İnce, Dilek Çolak, Bulut Kaçan, Metin Avdaç,

SES: Uğur Nur,

IŞIK: Beykan Baloğlu,

DEŞİFRE: Şirin Tunçay,

İNGİLİZCE ÇEVİRİ: Ali İhsan Başgül/Eren Tapan,

MÜZİK: AIMA masterclass öğrencileri ve AIMA Festival Orkestrası

SES MİKSAJ: Yalın Özgencil, Helin Koç,

RENK: Sertaç Toksöz,

AFİŞ: Murat Akkan.

FİLİZ ALİ müziğin kendi yaşamını nasıl etkilediğini, biçimlendirdiğini anlatıyor.

Haberin Devamı

1940’lı yıllarda Almanya’dan kaçan bilim, müzik insanları Türkiye’ye geldi. Başta Carl Ebert olmak üzere Niko Amar gibi müzik dünyasının büyük ustaları Ankara’da opera ve tiyatro dünyasını zirveye taşıdılar.

Ayvalık’ta proje geliştikçe, sorunları birer birer sökün etti, her şey iyi güzeldi de yemek işi nasıl halledilecekti? O da halledildi.

Belgeselde Ayvalık’tan görüntüler beni etkiledi, sokaklarda sırtlarında keman, viyolonsel olan gençler dolaşıyor. Bir sanatçıya bu manzara esin perisi görevini üstlenir. Bir serada çalıyorsunuz, deniz kıyısında keman çalıyorsunuz, kemandan çıkan seslere denizin dalgaları eşlik ediyor. Bir kafede viyonsel çalıyor, oturanlar dinliyor.

Haberin Devamı

İlke Boran, çok şey öğrendiğini söylüyor.

İlk yıl Ayvalık’a gelen Ayla Erduran, kemanın ustalarını alıp hepsine burada ders veriyor.

Yersizlikten yakınan Filiz Ali’ye Şahin Alpay mekân buluyor, ben de Zülfü Livaneli’nin gönderdiği müzik setimi Şahin Alpay’ın Ayvalık’taki evinden almıştım.

İlgi büyüdükçe mekân sunumları da doğru orantılı olarak artıyor, bu konuda Ümit Boyner önü çekiyor.

Değişik ülkelerden gelen gençler burada müziğin büyülü havasında konuşuyorlar, geziyorlar, geceleri uzayan muhabbetle beş kişi bir arada kıvrılıp yatıyor.

Gençler düşüncelerini açıklıyor.

Rudin, İdil Biret gençleri dinliyorlar, bilgilerini, tekniklerini gençlere aktarıyorlar. Her yerde müzik olduğunu bu belgesel ispatlıyor. Başlangıçta birisi müzikçilerin buraya gelmelerinden şikâyetçi olmuş ama birkaç yıl sonra ne zaman gelecekler diye sormaya başlamış. Genç bir müzisyen olan Begüm Aslan bakın ne diyor:

Haberin Devamı

Bazen sabah 05.00’te kontrbas sesiyle uyanıyoruz, geziyoruz, çalışıyoruz. Otobüslere binen genç müzisyenleri gördüm, ne güzel bir manzara. Ayvalık’ta yaşayan biri serasını müzisyenlere açmış, nefis bir konser olmuş.

Birçok eski bina restorasyonla kullanılır, konser verilir hale gelmiş. Barutçuoğlu ailesi evlerini bu AIMA’ya bağışlamışlar.

İdil Biret, çalışırken zamanın yetmediğini söylüyor, gün keşke 24 saat yerine 36 saat olsaydı diyor. İlk başladığında birçok müzisyen arkadaşımı çağırdım, hepsi geldiler, müzisyenler alçakgönüllüdürler.

FİLİZ ALİ’nin akademisinin sürmesini diliyorum. Hem müzik için hem Ayvalık için olağanüstü bir proje.

 

Yazarın Tüm Yazıları