Paylaş
Bakırköy’de benim adıma bir kütüphane açıldı: ‘Bakırköy Doğan Hızlan Halk Kütüphanesi.’
Açılışı, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ile İstanbul Valisi Ali Yerlikaya yaptı. Açılışa katılımlarına ve benim için söylediklerine teşekkür borçluyum.
Kütüphanenin oluşmasında, hazırlanmasında büyük emeği geçen Kütüphaneler ve Yayımlar Genel Müdürü Ali Odabaş ile çalışma arkadaşlarına da ayrıca teşekkür ederim.
Herkesin bulunmaktan mutlu olduğu bir mekân vardır, benim için bu kütüphanelerdir.
Benim yetişmemi sağlayan, bilgi ve görgümü arttıran, ailem ve hocalarım kadar kütüphanecilerdir. Onlara çok şey borçluyum.
Aramızdan ayrılanları rahmetle anıyorum, yaşayanlara da uzun ömürler diliyorum.
Geçen yılı anarken, üzüntüleri, sevinçleri aynı kefeye koyuyorum. Böylece birbirini giderirler umudunu taşıyorum.
Aziz Mahmut Hüdai’nin belleğime mıhlanan sözlerini tekrarlıyorum:
“Günler gelip geçmekteler
Kuşlar gibi uçmaktalar”
Yılbaşını her zaman evimde geçirdim, çalışma masamın başında. Kimileri bir farkı yaşamadığım için beni eleştirirler.
İnsanın ömrü rakamlarla bölünerek anlatılabilir mi? Şu yılda bunu yaptım diye sadece mutlulukları anımsamak, biraz aldatmaca değil mi?
Ajanda kullanıyorum ama geçen yılın ajandasını varaklamıyorum. İnsanın hatırlamak istemedikleri, unutmak istedikleri birçok olay vardır. Kırgınlıklar da olmuştur. Andre Gide, hatırlamanın bir dert icadı olduğunu yazmıştır.
Yeni yıla umutlarla, projelerle gireriz, insani bir davranıştır ama gerçekleşmezse ne kadar çok üzülürüz.
Ertelenmiş birçok işimiz, hayalimiz peşimizi bırakmaz.
Gene de insanoğlu hayatının muhasebesini çıkarır. Hataları tekrar etmeyeceğine dair bilinçaltında bir yemin gizlidir. Yılbaşlarında herkes eğlenirken görev icabı çalışanları düşünürüm. Onlara ayrıca sevgilerimi iletmek isterim.
İhmaller ve ertelemeler, hepimizin yaşamında yer etmiştir, yapamadıklarımızın kâbusunu gidermek için, yaşama sevincini bir kenara koymamak gerekir.
Kimimiz yarınlara erteler başarılarını, mutluluğunu; kimileri de Tarık Buğra’yı anarak, ”Yarın Diye Bir Şey Yoktur” der. Behçet Necatigil’in “Sevgileri yarınlara bıraktınız” hatırlatması defterimize kaydedilmelidir.
Günü planlamak, günü iyi yaşamak belki bir yılın başarı anahtarıdır.
Hiç kuşkusuz, savaşların, salgınların olduğu bir dünyada bu iyimserlik gerçekçilik perdesini yıkıp geçer.
Kitaplar, müzik, küçük bir meşgale, dünyaya tahammül gücünü arttırır.
Her zaman, ama özellikle yılbaşlarında okurlarıma mutlaka şiir okumalarını salık vereceğim.
Andrey Tarkovski, sanatını/hayatını anlattığı bir belgeselde bütün iyi sanatçıların birer şair olduğunu söylüyor.
Kimler var bu listede?
- Bach
- Tolstoy
- Leonardo da Vinci
- Shakespeare
Herkese iyi, sağlıklı, mutlu yıllar diliyorum.
Arif Damar’ın da hepimize yaşama gücü veren dizeleriyle bitiriyorum yazımı:
“İlle görmek için mi beklenir güzel günler
Beklemek de güzel.”
Paylaş