Paylaş
Bu albümün bir özelliği var: Onun bestelerini başka sanatçılar seslendirdi.
Albümün kapağı şöyle:
Livaneli 50. Yıl Bir Kuşaktan Bir Kuşağa.
Zülfü’yle dostluğumuz 1970’lerde başladı. O tarihten itibaren de onun çalışmalarını izledim, bestelerini dinledim, kitaplarını okudum.
Ben onunla rahmetli şair Nevzat Üstün’ün Harbiye’deki evinde tanışmıştım. O zaman Ekim Yayınları adlı bir yayınevi kurmuştu.
Zorunlu olarak yurtdışına çıktığında da oralarda buluştuk.
Türkiye’deki olaylar onu yâd ellerde yaşamaya mecbur etti.
11 yılı bulan sürgünlüğü yaşadı. Uzun görüşmemiz Yaşar Kemal’in Paris’te aldığı ödül sırasında oldu.
Bir aydının, bir toplumcunun kaderini o da yaşadı. Ünü, müziği yurtdışına açıldı.
Besteleri salonları aştı, meydanlarda söylendi.
Müziğinin yanı sıra edebiyatçı yanı da okurların ilgisini çekti.
İyi şairlerin dizelerini müziğiyle buluşturdu. Müziğin toplumsal, siyasal işlevini hep önde tuttu.
Bir bestecinin yapıtlarını başkalarının okuması benim için ilgi çekicidir. Ben bu durumu neye benzetirim bilir misiniz? Şairlerin şiirlerini başkalarının da okumasına.
Benim gibi bütün bestelerini onun sesinden dinlemiş olanlar, tını zenginliğini tekrar fark edecekler. Bir de bestelerin etkisinden hiçbir şey kaybetmediğini...
Bu kadar sanatçının bir ustaya gösterdiği sevgi ve saygı beni mutlu etti. Estetik dayanışmanın gücünü, önemini her zaman savunurum.
“Yarım yüzyıllık teşekkür” yazısından bir bölümü okursanız, yalnız CD değil, yaşamı konusunda da bazı bilgiler edinirsiniz:
“Yıllar boyunca yolda, kuliste, lokantada, sinemada karşılaştığım herkesten aynı sözü duydum: ‘Biz şarkılarınızla büyüdük’. Her kuşaktan insan bu sözü tekrar ediyordu. Yaşı ileri olanlar ‘Gençliğimiz (ya da öğrencilik dönemimiz) şarkılarınızla geçti’ diyorlardı.
Bu parçalar Türkiye’nin en çalkantılı 50 yılında yazıldı. Darbeler, idamlar, sürgünler, insan hakları ihlalleri ile sarsılan bir ülkede, yüreğimizin kanı var hepsinde. Kimileri cezaevinde yazıldı, kimileri yurdumuzdan uzak kaldığımız günlerde yabancı kentlerde.”
***
KİMLERİN yazılarından alıntılar var:
Mikis Theodorakis, Abidin Dino, Yaşar Kemal, Uğur Mumcu, Maria Farantouri, Onat Kutlar, Altan Gökalp, Doğan Hızlan, Erdal Öz.
Eserleri seslendirenlerin adlarını da CD’deki sıralamaya göre yazdım:
CD 1:
Sezen Aksu, Candan Erçetin, Sıla, Selda Bağcan, Yaşar, Kardeş Türküler, Funda Arar, Yeni Türkü, Linet, Aynur, Mert Fırat, Melihat Gülses, Bekir Ünlüataer, Tuna Velibaşoğlu (Seksendört), Özgün, Çocuk Kalbim Seni Söyler Korosu, Bonus Track, Henning Schmiedt – Ulruch Maiss, Veda Film Müziği.
CD 2 :
Fazıl Say – Serenad Bağcan, Kubat, Zuhal Olcay, Suavi, Aynur Aydın, Teoman, Yonca Lodi, Gece Yolcuları, Nükhet Duru, Feridun Düzağaç, Ahuzar, Mehmet Erdem, Şevval Sam, Halil Sezai, Jehan Barbur, Fırat Tanış, Rojin.
CD 3:
Kenan Doğulu, Erkan Oğur – İsmail H. Demircioğlu, Göksel, Haluk Levent, Cengiz Özkan, Onur Akın, Harun Tekin (Mor ve Ötesi), Sevcan Orhan, Hüsnü Arkan, Bulutsuzluk Özlemi, Ceylan Ertem, Selçuk Balcı, Ata Demirer, Seyfi Yerlikaya, Özlem Taner, Ciwan Haco, Kardeş Türküler.
***
SEVGİLİ ZÜLFÜ, bestelerini değişik seslerden aynı coşkuyla dinledim.
Nice 50 yıllara.
(*) İda Müzik.
Paylaş