ROMANCI, araştırmacı Hıfzı Topuz’un seksen beşinci doğum günü için cumartesi akşamı Bahçeşehir Üniversitesi’nde düzenlenen etkinlikte dostları onun çeşitli yönlerini anlattılar.
Sevgili dostum Hıfzı Topuz, birçok alanda önemli yapıtlar vermiş biri. İletişimden karikatür tarihine kadar uzayan geniş ve verimli bir çalışma alanı var.
Türkiye’de iletişimin tarihini birçok kimse ondan okudu, öğrenciler ondan öğrendi.
Çalışmalarıyla yalnız yurtiçinde değil, yurtdışında da tanındı. UNESCO’da bulunduğu yıllarda, bizim dünyaya tanıtılmamız için çalışmalar yaptı.
Dost canlısıdır, alıngandır, çalışmasında da, yaşamında da titizdir.
* * *
ROMANLARINDA tarihi ve tarihi kişileri kullanarak yeni bir alan açtı. Gerçek malzemeyi edebiyata dönüştürdü.
Hıfzı Topuz’un, kıtalara yayılan renkli yaşamını, tanıdığı önemli kişileri, onlarla kurdukları dostlukları Elveda Afrika-Hoşça Kal Paris kitabında okuduğum zaman, benim de bir bölümünü tanıdığım kişiler hakkında hoş bilgiler edinmiştim.
Hele kitaplarını okuduğum kişilerin anlattığı yerler benim için en renkli sayfalar oldu.
Kuru tarihi okumakla, romanda okumak arasında büyük lezzet farkı vardır.
Meyyale belgelerin içinden fırlayan bir kahraman, Taif’te Ölüm, Mithat Paşa üzerine birinci elden belgesel bir kitaptır.
Başın Öne Eğilmesin’de Sabahattin Ali’yi, onun ölümündeki gizli kalan yanları, derin araştırmalar sonucunda epeyce aydınlığa kavuşturdu.
Gazi ve Fikriye de, gene tartışmalı bir olay üzerine araştırmaların sonucunda ortaya çıkmış bir kitaptır.
Ressam Fikret Mualla kitabı, yalnız yazarın değil, ressamın dostlarının da görüşünü içeren bir zenginlik taşır.
Onun birçok kitabındaki anılar, söz edilen kişileri tanımamız, eserlerini değerlendirmemiz için yeni verilerdir.
Çamlıca’nın Üç Gülü, işgal altındaki İstanbul’un bir panoramasıdır. Onun romanlarında, romanın aleyhine olan, temposunu düşüren bir teze rastlayamazsınız, daha doğrusu bu tezin roman dokusu içinde eridiğini görürsünüz.
Elbette Hıfzı Topuz’un araştırmacılığını, romancılığını anlatırken önemli bir özelliğinin altını çizmek gerekir: O da ödünsüz bir cumhuriyet aydını olmasıdır.
Cumhuriyet aydını, sadece cumhuriyet ilkelerini benimsemiş biri değil, bu ilkeleri dünya ölçeğinde uygulayan, bugüne aktaran kişidir.
* * *
SEVGİLİ dostumun, daha nice güzel kitaplar yazmasını dilerim.