Hem şair hem siyasetçi

Bülent Ecevit adı benim için saygın siyasetle kültürün politikadaki buluşma noktasındaki biri demektir. Şiiri bilen, çeviriler yapan bir başbakan, Türk siyasetinde hatta bütün bir dünya siyaset tarihi içinde de ender rastlanan bir örnektir. Tanıdığım, konuştuğum, şiir üzerine düşüncelerini dinlediğim Bülent Ecevit hakkında bir kitap çıkınca hemen okumaya başladım. Her şey bir yana, o benim için usta bir şair ve yetkin bir çevirmendir!

Mustafa Çolak’ın kitabında Bülent Ecevit, kronolojik biçimde sırasıyla, ‘Çocukluk ve Gençlik Dönemi’, ‘Gazetecilikten Politik Liderliğe’, ‘Bülent Ecevit’in Yükselişi ve Düşüşü’, ‘12 Eylül: Cezaevinden Başbakanlığa’ başlıklı bölümlerle anlatılıyor.

Bir fotoğraf ve altyazısı onun kimliğini tanımlıyor: Ara Güler’in çektiği bir fotoğraf. Ecevit, kütüphanesinde elinde bir kitapla... Resimaltında şu satırlar yazıyor:

“Onu en az ‘kitleler’ kadar rahat ve mutlu ettiren yerde”.

Bir siyasetçiyi siyasi kararları yüzünden eleştirmek her zaman mümkündür, hatalarını da sıralayabiliriz. Ben bu tavırdan çok, o siyasetçinin iyi niyetine, yurt sevgisine, inancına, dürüstlüğüne, vicdanına bakarım. Hele edebiyatı seven, T. S. Eliot’ı çeviren birini ancak sevgi ve saygıyla anarım.

Türkiye’deki değişimi, gelişimi, öncü hareketleri, çeşitli kavramların geçirdiği başkalaşımları anlamak için onun hayatını öğrenmek şarttır.

Tevfik Fikret’in dediği gibi, “Hak bildiği yolda yalnız yürüdü”.

Mustafa Çolak, Ecevit’in yaşamını bütün ayrıntılarıyla incelerken kişiliğine dair dikkatler ve çeşitli dönemlerdeki kararlarıyla beraber etkili bir portre çiziyor. Düşünsel hazırlığının, donanımının siyasete yansıyışını okuduğumuzda, hem onu hem de Türk siyaset tarihini daha iyi anlıyoruz. Gazetecilik yaptığı dönemde, Hürriyet Yayınları yönetmeniyken Bhagavad Gita’yı çevirmeyi düşündüğünü söylemişti.

Bir yaşamın aşamalarını araştırırken, çocukluktan başlayan özelliklerini, doruğa giden yolun izlerini bulmak gerekir.

Sanata, kültüre, şiire okul çağlarından başlayan bir merak, onu bir ömür boyu besledi. Yorgun, canı sıkkın zamanlarda şiir okuduğunu kendisi de benim yaptığım bir söyleşide açıklamıştı.

Onun gibi kaç siyasetçi, siyasal kararlarının arkasında bir donanım yükünü taşımıştır.

Bir büyük, dürüst siyasetçiyi, şairi tanımanız için bu kitabı okumanızı şart koşuyorum.