Paylaş
Cumhuriyet kuşağının öncü insanlarından biriydi, o kuşak ülkenin her sorununa karşı duyarlıydı.
Bütün aksaklıkların düzeltilmesinin sorumluluğunu taşırlardı.
Kür soyadı, edebiyat ve sanat dünyamızda tanınan bilinen bir soyadıdır.
Ünlü romancı, öykücü, çevirmen Pınar Kür kızıdır, diğer kızı heykeltıraş Işılay Kür de sanatçıdır. İsmet Kür, şair ve yazar Halide Nusret Zorlutuna’nın da kardeşiydi.
İsmet Kür, yirmi yıla yakın süre Türkçe ve edebiyat öğretmenliği yaptı. Bu deneyimlerini, araştırmalarını kitaplaştırdı.
İlk şiiri, Büyük Gazi adını taşıyordu, bu şiir 1927 yılında Çocuk Dünyası dergisinde yayımlandı.
İlk öyküsünün başlığı da, Mesut Tahayüller’di.
Eğitim, çoçukların sorunları, çocuk edebiyatı çalışmalarını sadece kitaplarla değil, kurduğu dergilerle de topluma ulaştırdı. Bu çalışmalarını yurtiçinde değil, yurtdışında da sürdürdü.
* * *
İSMET KÜR, her zaman yaşamın içinde, dünyayı, Türkiye’yi izleyen bir aydındı.
Gündelik sorunları gazete yazarlığı zamanında yansıtırdı. O günün eleştirel üslubunda sert sayılacak yazılardı bunlar. Onun anlattıkları, yazdıkları hiç kuşkusuz Cumhuriyet’in de seyrine dairdi.
Yeni bir çocuk-gençlik kitabı yazdığını söylemişti, bir söyleşisinde, adı “Gel Katıl Bize”.
Televizyona çıktığı programlarda, hayatının ilgi çekici olduğunu söyleyenlere biraz da hayretle bakardı, çünkü gene söyleşisinde, kendi hayatını o kadar da ilgi çekici bulmuyordu.
Şubat 2012’de Yeşim Çobankent’in onunla yaptığı söyleşinin başlığı, “Dalyaya iki kala İsmet Kür’e maşallah”. Söyleşinin yapıldığı tarihte İsmet Kür 98 yaşındaymış...
Sorulara yanıtları, görüşleri genç bir beynin bütün özelliklerini taşıyor.
O söyleşiden bazı cümleleri aktarıyorum:
“Okuyup yazmak ve farklı konularla meşgul olmak zihni berrak tutuyor. ‘Osmanlıca Çocuk Dergileri’ inceleme kitabım için Atatürk Kitaplığı’nda çalışırken düştüm, kafamın sesini duydum resmen. Cerrahpaşa’dan genç bir psikolog arkadaşım yemeğe çağırdı. Gelir gelmez ‘Aman çocuklar, Fenerbahçe ne oldu?’ diye sorunca masadaki bir hanım dedi ki, ‘Kafanızdan şüphe etmeyin, sizi yüz yaşından fazla götürür’. Fenerbahçe başkanının bu kadar sıkı tutuklanıp eziyet görmesinin de başka sebepleri olduğuna eminim. Politikayla ilgileniyorum ama en çok keyif veren edebiyat.”
“Televizyona sık çıkıyorum: Öğretmenler Günü, Atatürk’ün ölüm yıldönümü, Seda Sayan’ın programına bile çıktım. Herkes hayatımı çok dolu ve değişik buluyor ama mesele benim öyle bulmamam. Fotoğraf albümü hiç yapmadım. İçinde çok kıymetli fotoğraflar olan bir kutu yanlışlıkla atıldı mesela. Aklıma estikçe eski fotoğrafları da yırtıyorum zaten. Ben öldükten sonra çocuklar kıymet verir, saklamak zor, yük olmasın...”
* * *
İSMET KÜR de anılarımızda ve yazdıklarında yaşayacak...
Paylaş