Paylaş
EBEDİYEN olmasa da, hiç olmazsa hayatının bir döneminde herkes şiirin o eşsiz büyüsünü tatmıştır. Ben şiirin cazibesine kapılmayan, bir insan düşünemiyor, hayal edemiyorum.
Belki insanoğlunun eski atalarında böylesine ruhsuz, duygusuz yaratıklara rastlanmıştır.
Şiir, ruh halimizi, sevinçlerimizi, kaygılarımızı, aşklarımızı iki dizede özetleyen, edebi türlerin şahıdır.
İki gündür gazetelerde okuyorsunuz, Dünya Şiir Günü'nde şairler şiirlerini okuyor, dinleyiciler kendinden geçercesine onları dinliyor.
Şiire ve şaire saygınlık günleri.
PEN Yazarlar Derneği, Milliyet Sanat Dergisi Fazıl Hüsnü Dağlarca'ya, Türkiye Yazarlar Sendikası ise Melih Cevdet Anday'a şükran plaketi sundular.
İstanbul'da, Ankara'da Bilkent'te, İzmir'de şiirin güzelliği yaşatıldı.
Nedense toplum olarak biz, şiiri havaiyattan sayarız, dinlediğimiz müzikteki, okuduğumuz günlük gazete makalesindeki şiirselliğin farkına varmayız.
Özellikle bir çok kişi, ciddi iş sahibi olunca, gençlik ve avarelik günlerinin edebi türü saydığı şiire boş verir.
Şiirsiz hayatlar, ruhsuz bedenlerdir, ne iş yaparlarsa yapsınlar ona şiirselliği katamazlar.
Mimarın eserine, sinemacının kamerasına şiir yansırsa, her şey birdenbire değişir.
Bence, bir insana hangi erdemi, güzelliği kazandırmayı arzu ediyorsanız, hepsi şiirde bulunduğundan ona bir şiir kitabı armağan etmeniz yeter.
* * *
HATIRLATALIM biz size iyi şiirleri tavsiye ediyoruz. Has şiir örneklerini, ustaların şiirlerini okursanız şiiri seversiniz .
Televizyonlarda okunan, çok satan kasetlerden şiir zevki edinirseniz vay halinize... Ömrünüzde bir daha gerçek şiire ulaşamazsınız, önünde sonunda tavşanın çektiği manilerden zevk alan bir düzeye iniverirsiniz. Kötü şiir alışkanlığı çok tehlikelidir, edebi bünyenizden bu mikrobu atamazsınız, zaman zaman nükseder.
Hilmi Yavuz, şiir ve çok satanlarla ilgili bir yazısında, benim de benimseyebileceğim bir ölçüt sunuyordu.
Gittiği evde kitaplıkta gördüğü şairlerden o ev sahibinin şiir zevkini çıkarırmış. Kendi şiir kitabının yanında çok kötü bir şairin kitabını görürse, durumun vahametini anlarmış.
Şiiri okumak kadar dinlemek de güzeldir. Şairin sesinden ya da iyi bir oyuncunun, spikerin, temiz Türkçeyi bilen birinin sesinden.
Attila İlhan'ın CD'si müziğiyle ve şairinin okuyuşuyla epey kişiyi şiire kazandırmıştır umudundayım.
Şiir günleri dolayısıyla sevdiğim bir dostumla konuşuyordum. Okurun kolaycılığı üzerineydi.
Şiirlerinden yapılan seçmeler kitabı 6. baskıya ulaşmış ama şiir kitaplarının ikinci baskıya ulaşanı çok az.
Başka bir duruma daha dikkatimi çekti: 'Diyeceksiniz ki, bu seçmelerden sonra benim tek tek kitaplarıma ilgi arttı; ne gezer, gene satışı aynı.
Demek ki okur, 40-50 sayfada şairin gelmişini geçmişini, bütün şiir dünyasını öğrendiği kanısına varıyor, bir daha da onun kitaplarını almıyor.
* * *
ŞİİR kitaplarının baskı sayısına rağmen Şiir Günü'nüz kutlu olsun .
Hayatınızdan şiiri uzak tutmayın.
Şiiri de Yerli Malı Haftası gibi yılda bir gün anımsamayın.
Paylaş