Paylaş
Nurhan Suerdem, bireysel özgürlüğün altını çizen yalnızların öyküsüne ağırlık veren bir yazar. Kahramanları, mutsuz, bireysel ve toplumsal olarak kırgınlar.
Bu türde 10 öyküye yer verdiği ‘Maruzatım Var’ kitabı Haldun Taner Öykü Ödülü’ne layık görüldü. Öykülerin isimleri şöyle: Sabah Sesi, Asliye Hukuk Hâkimliği’ne, Tenes’in Baltası, Eşik, Aziz Bey, Bir Sokak, Talih Kuşu, Oturan Mavi Bulut’un Eksik Listesi, Koş Sevil Koş! ve Yetişkin Oyunları.
İletişim Yayınları
Her birinde dışarıdan bütün müdahalelere karşı, yalnızlığın tadını çıkaran insanlar var.
Kahramanların bir amaçları yok, bir hedefe varmak için çaba göstermiyorlar, yardım elini de reddediyorlar.
Mesela birisi, çocuklarını bırakıp Fransa’ya giden bir annenin ölüm döşeğinde oğlunu görme isteği üzerine...
Oğlu affetmekte gönülsüz. Ama gene de gidiyor.
Bir başka kahraman asliye hukuk mahkemesine dava açıyor.
Neden? Ailesinin verdiği adı beğenmediği için. Suerdem, hayatın bütün zenginliklerini, açmazlarını, ironik yanlarını ustaca sergiliyor.
Okurken, mahallenizden herhangi birini kahramana benzetebilirsiniz, daha ötesi anlatılanlar başınıza gelebilir ya da gelmiştir.
İnsanın hem ironik hem trajik hallerini başarıyla anlatan bir öykü kitabı.
YUNUS NADİ ŞİİR ÖDÜLÜ İKİ KİŞİYE PAYLAŞTIRILDI
Cumhuriyet gazetesinin düzenlediği Yunus Nadi Ödülleri’nde bu yıl şiir ödülü Gonca Özmen ile Mehtap Meral arasında bölüşüldü.
Gonca Özmen ‘bile isteye’ kitabıyla, Mehtap Meral da ‘İncirin İçindeki Arı’ ile ödül kazandı. İyi şair Özmen’in daha önce de ‘belki sessiz’ ve ‘kuytumda’ adlı kitapları yayımlandı.
Kırmızıkedi Yayınları
‘bile isteye’den birkaç dize:
“Gölgenin verdiği bir cinnet vardı – tattım
Olmadım deyince olunuyor değil
Sevgilim – beni eve götürme geceleri
Beni en çok eve, en çok geceleri
Götürme beni o kapansız kapana
Ev dediğin ne ki kaçtığımın yanında”
Bunlar da Mehtap Maral’ın ‘İncirin İçindeki Arı’sından dizeler...
“unuttum
unutmak gerek sandım
yaşamak için
ağacın meyvesine talip olarak
ama saygısızlık etmeyerek”
Alfa Yayınları
Paylaş