Haldun Taner Müzesi sumen altı edildi

PAZAR günü Sıraselviler’deki Aybay Vakfı’nda Türk edebiyatının önemli adlarından Haldun Taner’i 90’ıncı yaş gününde anmak üzere toplandık.Dostları, sevenleri bir araya geldi, anılarımızı dile getirdik, onun Türk edebiyatındaki benzersizliğini bir kez daha yineledik.Haldun Taner Müzesi söz konusu edildiğinde eşi Demet Taner’in bir açıklamasını buradan Kadıköy Belediye Başkanı Selámi Öztürk’e iletiyorum.Demet Taner’in belirttiğine göre; Haldun Taner Müzesi için çalışmalara başlanmış, ancak şimdi bu çalışmalar durmuş.Toplantıya gelenlerin kaygısı şuydu: Acaba belediyede bu proje sumen altı mı edildi?Haldun Taner’in benim için ayrı bir önemi vardır. Milliyet Gazetesi’ndeki köşe yazılarını okumuş olanlar, köşe yazısına edebiyatın lezzetini kattığını anımsayacaklardır.Ben de bir köşe yazarı olarak, her yazımda onu düşünerek, edebiyatı klavyemden uzak tutmuyorum.Bu alanda da benim esin ve yöntem kaynağım Haldun Taner.* * * SALONDA kimler vardı?Eşi Demet Taner, Vakur Versan, Nermin Abadan Unat, İlhan Unat, Gülriz Sururi, Günsel Koptagel İlal, Özcan Köknel, Bülent Ünal, Ayfer Ünal, Dr. Sacit Kutlu, Rona Aybay, Emre Kongar ve ben.Rona Aybay açış konuşmasında onun için şöyle dedi:‘Batı’dan aldığını kendi aklının süzgecinden, kültürünün imbiğinden geçirip, özümsedikten sonra halkına sunmuştur.Haldun Bey, 1980 yılının ekiminde yayınlanan bir yazısına şu başlığı koymuş: VEFA - eşittir - UYGARLIK.’Ardından Demet Taner’in hazırlattığı Haldun Taner Belgeseli’ni izledik.Çocukluk arkadaşı çoğumuzun hocası Vakur Versan, Haldun Taner’le Cağaloğlu’ndaki büyük konakta ailece nasıl dost olduklarını, konağın büyük salonunda tiyatro oynadıklarını, kendisinin de perdecilik yaptığını anlattı.Bir de bize üç fotoğraf gösterdi, geri kalanlarının da nasıl kendisinden alındığını gülerek bize iletti.Vakur Versan’a Haldun Bey’in ölümünden sonra bir hanım telefon etmiş, Edebiyat Fakültesi’nde okuduğunu, onun üzerine bir tez yaptığını söylemiş, hocaya gelip bütün fotoğrafları almış, hoca kısa bir süre sonra telefonla aradığında öğrenmiş ki, Edebiyat Fakültesi’nde böyle biri yok.Şu anda Haldun Taner’in fotoğraf arşivinin önemli bir bölümü bu hanımda, eğer yaşıyorsa birer kopyayı göndersin, edebiyat tarihine bir hizmette bulunmuş olur.Emre Kongar, onun öykülerinde burjuvazinin aksaklıklarının, gülünçlüklerinin bütün yönleriyle aktarıldığını anlatarak, bir sosyolog gözüyle metinlerinden örnekler vererek yorumlar yaptı.Ben öykücülüğümüzdeki yerine değindim.Gülriz Sururi de, onun oyunları üzerine, eserleri üzerine araştırmalar yapılması için bir komite kurulması gerektiğini söyledi. * * * GELECEK yıl Taner’in ölümünün 20. yılı. Düzenlenecek etkinlikler için bir komite kuruldu, kalıcı çalışmaların hazırlanacağı ilk toplantısını gelecek hafta başında yapacak.