Paylaş
Güzel sanatlar liselerine üç yeni okul daha katıldı. Okullarda Türk müziği ve halk müziği eğitimi verilecek. Bu okullar üniversitelerle yapılacak protokol çerçevesinde akademik olarak da desteklenecek, her üçü de İngilizce hazırlık sınıfı ile eğitime başlayacak.
Protokol hangi bakanlıklar ve üniversiteler arasında imzalandı?
Milli Eğitim Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı, İstanbul Üniversitesi, İstanbul Teknik Üniversitesi, Marmara Üniversitesi.
Liseler ve ad verilen bestekârlar:
* Beşiktaş ilçesinde bu yıl hizmete girecek Itrî Güzel Sanatlar Lisesi İstanbul Üniversitesi himayesinde çalışmalarına başlayacak. Tematik nitelikte kurulan okulda sadece Türk müziği ve halk müziği eğitimi verilecek.
* Pendik ilçesinde yine bu yıl hizmete girecek Abdülkadir Meragi Güzel Sanatlar Lisesi, Marmara Üniversitesi yönetiminde olacak. Okulda Türk müziği, halk müziği, resim eğitimi verilecek.
* Başakşehir’de bulunan Güzel Sanatlar Lisesi’nin adı Başakşehir İsmail Dede Efendi Güzel Sanatlar Lisesi oldu. Lise, İstanbul Teknik Üniversitesi himayesinde çalışmalarını sürdürecek. Okullara bu yıl öğrenci alınacak.
Sanat liseleri bir çocuğun yeteneğinin saptanması ve o yolda ilerlemesi için gerekli öğretim kurumlarıdır. Çünkü çocuğun yeteneği doğrultusunda değil de ailenin isteği doğrultusunda yetiştirilmesi sıradan, başarısız insanları yaratıyor.
Sanat, edebiyat tarihinde erken yaşlarda keşfedilen yeteneklerin nasıl alanlarında unutulmazlar arasında yer aldığını göstermektedir. Ayrıca meslek ve kazancın bir arada düşünülmesi, çocuk açısından olumsuz bir tercihtir.
Sanat liselerini elbet destekliyorum, ancak müzik liselerinin yanı sıra resim dalının da ihmal edilmemesini hatırlatırım.
Sanat lisesinde okuyanların yeteneklerinin de çeşitlendirilmesinden yanayım. Bir öğrenci, müzik araştırmalarını tercih edebilir ya da bir enstrümanda ustalaşmak isteyebilir, belki buradan bir üniversitede devam ederek bir şef olmayı seçebilir. Konservatuvarlarda sağlanan bu çeşitlilik bu liselerde de uygulanmalıdır.
Adları verilen besteciler:
* Hoca Abdülkadir Meragî (1353 – 1435)
Türk musikisinin ‘Hâce-i Evveli’ yani ilk üstadı olarak tarihe geçen Hoca Abdülkadir Meragî 14. yüzyıldan günümüze gelebilen ilk sözlü müzik eserlerinin bestekârıdır. Doğduğu Meraga şehrinden dolayı meragî olarak anılır. Günümüze 26 eseri kalmıştır.
* Buhurizade Mustafa Itrî Efendi (1640 – 1711)
Türk musikisinin klasik döneminin en önemli bestecilerindendir. Şair, hanende, hattat olarak da tanınmıştır.
UNESCO, 2012 yılını Itrî Yılı olarak ilan etmiştir. 100 Türk Lirası’nın arkasında figürü vardır. Günümüze 42 eseri gelebilmiştir.
* Hammamizade İsmail Dede Efendi (1778 – 1846)
Türk musikisinde çok değişik formlarda eserler bestelemiştir.
III. Selim’in öldürülmesinden sonra, öğrencisi Dellalzade ile birlikte hacca gitmiş, Mekke’de koleraya yakalanarak vefat etmiştir. Yalnız sanat liselerinde değil, televizyonlarda, radyolarda da bu bestecilerin eserleri icra edilmelidir.
Şimdiye kadar Itrî hariç, yıldönümlerinde etkinlik yapılmamış, konserler verilmemiştir.
Batılı bestecilerin yıldönümünde yapılanlar, sanırım bizde olmadığı için hepimizi üzmektedir.
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın, konservatuvarlarla kuracağı işbirliği sayesinde böyle anmalar gerçekeştirilebilir.
Sergilerin birçoğu açıldı. Arter’den, Meşher’den İstanbul Modern’e, Sakıp Sabancı Müzesi’ne, Pera Müzesi’ne, Evliyagil’e daha birçok müze belli sayıda kişiler olmak üzere ziyaretçi kabul ediyor.
Müzeleri gezerken eserler ve sergi hakkında bilgi sahibi olmalısınız. Herhalde serginin kataloğunu alıp okumaya vakit bulamazsınız.
Birçok müze şimdi değişik dillerde sergiyi, sergide yer alan sanatçıları tanıtan kulaklıklar dağıtıyor, o kulaklıklarla her eserin önünde durup bilgi alıyorsunuz. Bence daha işlevseli var.
Sergiyi bir rehber eşliğinde gezmenin başta gelen özelliği rehbere soru sorabiliyorsunuz, ayrıca ailece gittiğinzde hepiniz açıklamalardan yararlanabiliyorsunuz. Günümüzün hızlı yaşamında her alanda bilgi sahibi olmak mümkün değil, tanınmış bir ressamı, heykeltıraşı o kadar kısa sürede anlayıp değerlendiremeyeceğinize göre bu yöntemi uygulamalısınız. Aslında ne yazık ki bir başka hususu gerçekleştiremiyoruz.
Ressam, heykeltıraş atölyelerini gezmek, yaşayan ya da aramızdan ayrılan sanatçının çalışma ortamını görmek, yaratış sürecine katılmak, bir ölçüde tanığı olmak. Kaç ressamın, kaç heykeltıraşın atölyesi duruyor ki... Pazar gününüzü öğrenerek, zevk alarak geçirmek istiyorsanız bir rehberli müze gezisi gerçekleştirin.
YAZLIK YERLERDE DE SANATI İHMAL ETMEYİN
İzmir Alaçatı’da sanat galerisi Ardıç Kuşu, kapılarını bir seçkiyle açılıyor. Sergide hem uluslararası alanda tanınmış adlar, hem Türkiye’den önemli hem de İzmir’den yerel sanatçılar yer alıyor. Kırka yakın sanatçının eserlerinin sergilendiği galeri, randevu ile gezilebiliyor.
12 Temmuz’da açılan galeri daha önce Bedri Baykam, Ömer Uluç, Mehmet Güleryüz, Genco Gülan gibi usta sanatçılara ev sahipliği yapmış.
* Sahibi Sayra Muran.
* Sanat yöneticisi Bahar Soyoğuz.
* Küratör Pırıl Gündüz.
* Performans sanatçısı Damla Duran.
* Randevu için: 0532 298 10 38
* * *
Şehirlerde kalanlar için de çekici programlar var.
Paylaş