‘Geçmiş zaman olur ki…’

Anılar denizinde kulaç atarken “Geçmiş zaman olur ki, hayali cihan değer” sözünü mırıldanırım. İnsan belleğinin ayıklayıcı bir özelliği var, geçmişin iyi günlerini anımsıyorsunuz, üzüntü ve acı veren olaylar tortuda kalıyor. Zeynep Bilgehan’ın ‘Hey Gidi Yıllar’ kitabını okurken hayatım bir sinema şeridi gibi önümden kayıp geçti. O günleri, dostlarımı, aramızdan ayrılanları dünden bugüne taşıyorsunuz. Bu tür kitapları çok severim, kitaplığımın başvuru rafında tutarım.

EFSANELERDEN TAVSİYELER

Kitapların doğuş öyküsü, okuma nedenimizi güçlendirir, ‘Giriş’ de bu işlevi yerine getiriyor: “Her şey 19 Haziran 2020 tarihinde Vedat Milor’un sosyal medya hesabından 1979’da çekilmiş bir fotoğrafını paylaşmasıyla başladı. Henüz tanınmadığı, hatta bir gün ünlü olacağını aklının ucundan bile geçirmediği döneme ait fotoğrafı büyük ilgi uyandırdı. Buradan da Hürriyet Gazetesi’nde pazar günleri yayınlanan ‘Hey Gidi Yıllar’ köşesi doğdu. Fikir babası Ahmet Hakan, isim babası da Emre Oral oldu.”

Bilgehan’ın bir tespitinin doğruluk payı yüksek: “Kitabı okuduktan sonra bunun aslında 28 farklı kişinin değil, kesişmiş hayatlardan oluşan tek bir hikâye olduğunu göreceksiniz. Bir ülkenin hikâyesi.”

Kitap dört bölümden oluşuyor: ‘Aydınlanma Çağının Gençleri’, ‘Toplumda Arayış. Sanatta Altın Yıllar’, ‘Bilime Adanmış Ömürler’ ve ‘Alanına Sığamayanlar’.

Söyleşilerden bazı sonuçlar çıkarabilirsiniz. Değişik alanlarda emek vererek başarı sağlandığını, her mesleğin fedakârlık istediğini fark ediyoruz. Değişik meslekleri seçecek genç okurlar için de yararlanılacak bilgiler içeriyor. Bazı örnekleri seçtim:

- İdil Biret’in eşi Şefik Büyükyüksel de müzik bilgisi olan biri. 44 yıldır evliler. İkisini de tanıdığım için uyumlarını, düşüncelerini dinledim. İdil Biret’ten hayat dersleri bölümü uygulanabilir önemde. Hocam Nadia Boulanger’in, ‘Kendine karşı dürüst müsün?’ sorusu hep aklımdadır. Ne olursa olsun hep hakikati  aramak bir yaşam şekli olmalıdır. Onurlu bir hayatı gerçekleştirmek için şarttır.

- Cüneyt Arkın bakın ne diyor: “Bozkır’da saf çocuktum, ‘artiz’ oldum, her şey değişti.” Yeniden sinema, dizi dünyasına dönen Cüneyt Arkın’dan dersler... Başarının sırrı için yanıtı basit: “Çalışmak ve okumak. Tabiattan çok beslendim. Kemal Tahir meraklısıyım, karantina döneminde eserlerini yeniden okudum.” Torununa da kitaplar okuyor.

- Haldun Dormen: “Bir bulutun peşinde tiyatroya esir düştüm.” Gençlere neler tavsiye ediyor: “Umudunuzu kaybetmeyin! Türk tiyatrosunun istikbali genç insanların her şeyi göze alarak açtıkları alternatif tiyatrolarda.”

- Coşkun Aral, dünyaca ünlü bir fotoğrafçı. Savaş alanlarında  fotoğraf çekti, yarım ciğerle Himalayalar’a tırmandı. Bir azmin öyküsü.

- Selda Bağcan: Festivallerin aranılan fizik mühendisi. Bağcan’ın gençlere önerileri: “İhtiras tramvayına binsinler ve hiç inmesinler. Pandemi dönemi gençleri çok ümitsizliğe itti. İlk bir ay ben de çok korktum. Sonra ‘40 Yılın 40 Şarkısı 2’ albümünü çıkardım. Devamı gelecek.”

- Vedat Milor, bu kitaba ilham veren kişi. “İyi yemek ve iyi hayat sırrı: Harmoni!”

Masanın üstünde bulundurun. Ara ara okuyun ve kitapta yer alan isimleri yakından tanıyın.