Düşünmeye çağrı

Kapaktaki motto:

“İyi, Doğru ve Güzel Düşünmek Üzerine”.

Düşünme eyleminin tamamlanması için bu üç unsurun bir araya gelmesini hatırlatıyor.

Ana başlıklar şöyle:

Düşünmek Çileli Bir İştir

Mağaradan Çıkanı Vururlar: Yol, Tefekkür ve Tahayyül

Varlığın Keşfi Olarak Tefekkür

Akıl, Bilgi, Hikmet

Hayatın Anlamı Üzerine Düşünmek

Kendini Bilmek, Kendini Bulmak

‘DÜŞÜNMEK ÇİLELİ İŞTİR’

Alıntıların kitabın okunmasında rehber görevi yapacağı kanısındayım:

“Düşünmek çileli bir iştir, insanı zihinsel konfor alanından çıkartır. Rahatını bozar. Sorgulamayı öğretir. Görünenin ötesine geçmenin ne anlama geldiğini anlatır. Gerçek fikirlerin bir zihin jimnastiği yahut dil oyunu değil, varoluşsal bir yolculuk olduğunu işaret eder. Düşünmenin değişmek olduğunu gösterir.

Tarihin akışını değiştiren bütün büyük düşünceler bedel ödenerek ortaya çıkmıştır. Bedelini ödemeye hazır olmadığınız şey sizin değildir.

Düşünmek bir yolculuğa çıkmaktır.

Öğrenmek, anlamak, anlamlandırmak için yola koyulmaktır.

Düşünmek, sonlu ve geçici bir dünyada bulunmanın ölümsüz ruhlarımızda açtığı yaraları sarmak için başvurduğumuz bir tedavi yöntemidir.

Türkçede bugün ‘düşünmek’ kelimesiyle karşıladığımız eylem, zengin bir kelime dağarcığına dayanır. Tefekkür, tedebbür, teemmül, nazar, ta’akkul, i’tibar, re’y, müşahede kelime kavramların her biri, düşünce eyleminin bir yönüne ve biçimine tekabül eder.

Düşünmek yola çıkmaktır. Herhangi bir yola değil, bizi hakikate götürecek yola çıkmaktır.

Sanat bizi düşünmek için kışkırtır ve hayal gücümüzü harekete geçirir. Picasso’nun Guernika tablosu, savaş karşıtlığının ötesinde duygular uyandırır bizde. Kim haklı? Hayat, ‘Bir budalanın anlattığı, kuru gürültü ve şamata dolu ve hiçbir şey ifade etmeyen bir hikâye midir’ diyen Shakespeare mi, yoksa ‘Ben öyle bilirim ki yaşamak / Berrak bir gökte çocuklar aşkına savaşmaktır’ diyen İsmet Özel mi?”

Düşünmek bizim için neden önemlidir.

Hayatın hızlı temposuna zaman zaman ara vererek, dar ve geniş açıdan önce bugünümüz sonra geleceğimizi düşünmeliyiz. Günlük yaşamımızda sık sık birbirimize sorduğumuz soru, ‘İyice düşündün mü?’ deriz.”

İbrahim Kalın, bizi düşünmeye çağırıyor, bu çağrıyı gerçekleştirebileceğimiz için kaynak bilgileri veriyor.

Bu tür bazı kitaplarda, buyurgan bir ifade tarzı vardır. Kalın, bize böyle düşünün demiyor, ama düşünce yolculuğuna çıkarken sizin bazı kaynaklardan yararlanmanızı sağlıyor.

FARABİ’DEN TOLSTOY’A

Düşünce kavramını kuşatan, var eden, birçok unsurun da bir senteze ulaştığını gösteriyor.

Her alandaki adları, soruları bize iletiyor yazar. Din bilginlerinden büyük yazarlara kadar çekilen çizgide zamanlı/zamansız olarak tanımlayabileceğimiz kaynaklar sunuluyor.

Benim kitabı sevmemde, böyle bir düşünce kitabında sanatın, edebiyatın bütünleyici işlevinin ihmal edilmemesi oldu. Estetiğin ihmal edilmemesi.

Düşünce sürecinize, Shakespeare, T.S. Eliot, Proust, Kemal Tahir, Albert Camus da katılıyor.

Kitabın belirtilmesi gereken özelliği, birçok önemli düşünür, filozof ve din bilginine gönderme yapılmasıdır. Birçok okur o kaynak kitapları da okumak isteyecektir.

Hayatımıza giren, düşünürken eksik bırakamayacağımız filmler, kitaplar anılıyor. Forrest Gump’tan Ölü Ozanlar Derneği’ne, Farabi’den Sabahattin Ali’nin Kürk Mantolu Madonna’sına, Tolstoy’a kadar değerli bir liste.

Kitabın sonundaki öneriyle yazıyı bitirelim:

“Zıtlar, birbirini bütünleyerek bizi daha yüksek bir idrak ve anlam mertebesine ulaştırır.”

İBRAHİM KALIN OKUMALARI

Perde ve Mânâ – Akıl Üzerine Bir Tahlil – İbrahim Kalın

Bir Korku ve Nefret Söylemi Olarak – İslamofobi – İbrahim Kalın & John L. Esposito

Ben Öteki ve Ötesi – İslâm – Batı İlişkileri Tarihine Giriş

Barbar Modern Medenî – Medeniyet Üzerine Notlar – İbrahim Kalın

Akıl ve Erdem – Türkiye’nin Toplumsal Muhayyilesi – İbrahim Kalın

(Bütün kitaplar İnsan Yayınları tarafından yayımlandı)