Bu senenin, içinde kaybolduğumuz sayfaları

Kapalıçarşı’yı gezin
İstanbul’da yaşayıp da Kapalıçarşı’dan geçmeyen var mıdır? Varsa hemen gidip görsün. Ali Şükrü Çoruk’un ‘Geçmişten Geleceğe Kapalıçarşı’ kitabında burayı tanıtan uzmanların, akademisyenlerin yazıları var. Kapalıçarşı edebiyatımızın da konusu olmuştur. Orhan Veli, Ece Ayhan, Sezai Karakoç onun üzerine şiirler yazdı. Güzel fotoğraflar da kitaba ilgiyi arttıran unsurların başında geliyor.

Acele etmeden okuyun
Mathias Énard’ın daha önce Goncourt Ödülü’nü kazanmış romanı ‘Pusula’, Talât Sait Halman Çeviri Ödülü’nü de aldı. Dilimize Ebru Erbaş çevirdi. Öyle bir roman ki edebiyat tarihine, müzik tarihine göndermelerle okuru hem düşündürüyor hem de büyülüyor. Okurken sevdiğiniz bir yazarın adı geçiyor; başka bir satırda bir müzisyeni dinleme arzusu uyanıyor.Sindire sindire okuyacağınız bir roman.

Savaşın korkunçluğunu
bir kere daha anlayın
Talât Sait Halman Çeviri Ödülü’nü bölüşen ikinci kitap da Leonid Andreyev’in ‘Kızıl Kahkaha’sıydı. Türkçeye Kayhan Yükseler kazandırdı. Böylesine etkili kitaplar olmasa savaşın korkunçluğunun belki bu kadar farkına varamayız. Savaşlar neden çıkar, bunu yapanlar çıldırmışlar mı? Bu kitabı okuyan biri savaştan alabildiğine nefret eder ve bence bütün siyasetçiler okumalı.

Yaşarken zenginleşin
Kısa süre önce geçirdiği kaza nedeniyle aramızdan ayrılan Haluk Dursun imzalı ‘İstanbul’da Yaşama Sanatı’ hepimiz için bir rehber kitap niteliği taşıyor. Bir şehri kimden tanımak istersiniz? Elbet binalarından, doğasından söz edeceksiniz. Bu kent için şairler, romancılar, öykücüler ne yazdı? Güzel de bir yazılış yöntemi var. Yazı bittikten sonra meraklısı için notlar başlıyor. O zaman da bilginizi, sevginizi geniş açıdan zenginleştiriyorsunuz.

Edebiyat dünyasında
uzun uzun gezinin
Necip Tosun, edebiyat dünyasında bir gezintiye çıkarıyor bizi. ‘Edebiyat Atlası’nda hem kişilerden hem türlerden hem de mekânlardan söz ediyor. Tatlı tatlı bilgi edinebilirsiniz. Belki de orada okuduklarınız size yeni bir yazar kazandırır. Bu kitabı bir cümleyle özetlemek isterseniz eğer, “Edebiyata bir kuşbakışı” diyebilirsiniz.

Sanatı hissedin
Cumhuriyet’in sanata bakışını anlayabilmek için bazı kişileri tanımak gerekir. Bunlardan biri de Cevad Memduh Altar’dır. Başta dört ciltlik opera tarihi olmak üzere birçok kitap yazmış, çeviriler yapmıştır. Birçok özelliği şahsında toplamıştır: Müzikolog, müzik ve sanat tarihçisi, eğitimci, yazar ve çevirmen, yönetici. Oğlu Ahmet Altar’ın hazırladığı kitapta İdil Biret, Cihat Aşkın ve benim önsözlerimiz de yer alıyor.