Paylaş
Cumhuriyet Ankara’sının insan grafiğini Salim Şengil’in belgesel değerinde olan kitabından öğrenebilirsiniz... Ankara Edebiyatçılar Derneği Başkanlığı’nı da yapan Şengil’in kitabının adı ‘Anılarda Kalan Portreler’... Şengil (1913 - 2005) CHP’nin açtığı hikâye yarışmasında birincilik kazandı, Seçilmiş Hikâyeler ve Dost dergilerini çıkardı, yabancı dilde kitaplar yayımladı.
‘Anılarda Kalan Portreler’de eserlerini okuduğumuz, şiirlerinden dizeler ezberlediğimiz isimler var. Kitapta sözü edilen kişilerin edebi ve kişisel yaşamlarını öğrenirken, dönemin siyasal karabasanlarını da daha hatırlayacak, yazarların çektiklerini, özgür yaratma girişimlerine nasıl ket vurulduğunu da göreceksiniz. Tek partili dönem günleri de bu yazılara yansıyor. Şengil, devletteki görevinden ayrılıp Çubuk Barajı Gazinosu’nun müdürlüğünü yaptı. Birtakım anıların kaynağı da burasıydı. Anılarından bir demet...
Anılarda Kalan Portreler
Salim Şengil
h2o Kitap
- Orhan Veli ve Nurullah Ataç, 1939 yılının güz aylarından birinde, müzik eşliğinde içki içiyorlar. Her ikisi de o gün aylık aldıkları için biri diğerinden ödeme hamlesi bekliyor. Garson Şengil’e gelip hesap ödemediklerini söylüyor. Şengil de masalarına gidip kendini tanıtıyor; kitabını imzalayıp armağan ediyor.
- Şengil, Ahmet Muhip Dıranas için “Çok çalışmayı sevmezdi, yoksa daha çok şiir yazabilirdi” diyor.
- “Cahit Sıtkı Tarancı ile ne zaman, nerede, nasıl tanıştığımı hatırlamıyorum” diyor Şengil. Şairin portresini de çiziyor: “Cahit Sıtkı ince yapılı, kısa boyluydu. Duygulu, sessiz, çekingendi. Böyle olmasına böyleydi ama şiir ya da sanat konularındaki tartışmalarda acımasız olduğunu çok görmüşümdür. İyi Fransızca bilirdi. Dünya edebiyatını, özellikle Fransız sanatını yakından izlerdi.”
- Sait Faik’in hikâye telifiyle ilgili konuşmaları, o zamanın ödeme durumunu anlatıyor...
- M. Ş. E. ya da Esendal yazısı bir dostluğun anılması... Memduh Şevket Esendal, ‘Ayaşlı ve Kiracıları’ romanıyla, Türk edebiyatında bu türe damga vuran yazarlardan biri. CHP’de önemli mevkilerde bulunan bir siyasetçi. Orhan Veli, yazılarında değişik adlar kullandığı için bakın onun hakkında ne demiş: “Sanatı küçümsüyor. Bu yüzden gerçek adını kullanmak istemiyor.”
M. Ş. E.nin yanıtı da şöyle:
“Aslında ben politikada eskittiğim adımı, çok sevdiğim sanatta kullanmak istemiyorum.”
- Şengil, bir Milli Eğitim Bakanı ile ne konuştu? Siyasal ve sanat ilişkisine dair notlar...
- İyi bir şair Özdemir İnce, iyi bir şair İlhan Berk, iyi bir çevirmen Ülker İnce ve Salim Şengil. Şiirin tartışıldığı bir gece...
- Yılmaz Güney başlıklı anılar ilgiyle okunacak.
- ‘Arkadaşım Orhan Kemal’, onu tanıyanlar için de, hiç görmemiş olanlar için de parlak bir yazı: “Çalınırsa bir gün kapımız, içtenlikle bir yüz gülerse bütün kalleşliklerden arınmış, çocuksu ve temiz, Orhan Kemal’in yüzüdür bu, bize bakan.”
Paylaş