Ben uçakla zor geldim, Türkler bu kadar yolu karadan nasıl gelmişler?
Paylaş
LinkedinFlipboardLinki KopyalaYazı Tipi
LONDRA’da Royal Academy of Arts’ta düzenlenen TÜRKLER (TURKS) sergisi dün saat 10.00’dan itibaren halka açıldı.
Daha ilk gün ziyaretçilerin ve dünya basınının gösterdiği ilgi oldukça büyüktü. Serginin küratörlerinden biri olan Sabancı Müzesi Müdürü Nazan Ölçer’le konuşurken bu sergi fikrinin nasıl doğduğunu, serginin nasıl gerçekleştiğini sordum.
İlgimi çeken serüveni size de aktarmak istiyorum
Royal Academy of Arts direktörü Norman Rosenthal, Nazan Ölçer’e yeni bir sergi açmak istediğini söylemiş. Bu konuşmadan kısa bir süre sonra Nazan Ölçer ve Norman Rosenthal, Sultanahmet’teki Yeşil Ev’de buluşmuşlar.
Rosenthal, Osmanlı’yla ilgili, Topkapı Sarayı’ndan bazı eserlerin sergilenmesi önerisinde bulunduğunda Nazan Ölçer de şöyle bir karşı öneride bulunmuş: Şimdiye kadar hep Osmanlı’yı anlatmaya çalıştınız, Topkapı Sarayı’ndan, diğer bazı saraylardan Osmanlı’ya ait eserleri gösterdiniz.Şimdi ‘Kim Bu Türkler’ sorusunu sorun istiyorum, bu sergi bu sorunun cevabı olsun.
Çünkü diye devam etmiş; siz Türklerle İslamiyet’i hep bir arada düşündünüz, bu da farklı bir Türk yönünü göstersin.
Hangi eserleri koyacağız, ne bulacağız diye de düşünmeyin, 3. 4. 5. yüzyıldan çok önemli parçaları bulup, sergiye koyarız, demiş.
Norman Rosenthal, bir düşünmek gerek diyerek ayrılmış. Ardından da Çin’e gitmiş. Çünkü aklında hep 1930’da yapılan ve çok başarılı bulunan ‘ÇİN’ sergisini yeniden yapmak varmış.
Çin’e gitmiş, Londra’ya geri döner dönmez Nazan Ölçer’i aramış ve şöyle demiş:
‘Uçakla zor geldiğim yerden, Türkler karayolundan bu kadar mesafeyi nasıl katetmişler, doğrusu bu sorunun cevabını bulamadım, sanırım senin önerdiğin sergide bunun cevabını bulacağız.’
Ocak 2004’te Yeşil Ev’de yapılan konuşma ve Çin gezisi, işte bu serginin esin kaynağı.
* * *
NAZAN ÖLÇER’le birlikte Norman Rosenthal, Topkapı Sarayı’na gitmişler, projelerine Filiz Çağman’ı da aldıktan sonra yola koyulmuşlar.
Sergilenecekler için maraton başlamış. St. Petersburg, Louvre (Paris), Berlin, Lizbon, Viyana.
St. Petersburg’a gittiklerinde müzenin Hermitaj başkanı istekler karşısında şaşırmış ve bu kadarının verilmesinin imkánsız olduğunu söylemiş. Ancak ilerleyen sohbetlerde Norman Rosenthal adı duyulunca her isteğe evet denmiş, zaten müzenin müdürü de, eski yöneticisi Piatovski’nin oğlu da İslam eserleri uzmanıymış.
Sergiyi gezdikten sonra yabancıların -bence büyük ölçüde Türklerin- ‘Kim bu Türkler’ sorusuna ayrıntılı bir cevap bulacakları kanısındayım.
Sergi münasebetiyle TURKS başlığını taşıyan İngilizce bir katalog yayınlandı. Editörlüğünü David J. Roxburgh yapmış. Kataloğun başında Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan ile İngiltere Başbakanı Tony Blair’in birer sunuş yazısı var.
Ayrıca kataloğun başında sponsor firma temsilcileri, Jim Leng (Corus Group Plc.), Ergun Özen (Garanti Bankası) ve Mehmet Ali Neyzi’nin (Aygaz) yazıları yer alıyor.
Kataloğun içinde geçen adları da alfabetik olarak şöyle sıralayabiliriz.
Serpil Bağcı, Filiz Çağman, Peter B. Golden, Nazan Ölçer, Oya Pancaroğlu, David J. Roxburgh, Osman Sertkaya, Zeren Tanındı, Marianne Yaldız, Peter Zieme.
* * *
SANIRIM bu sergi bizi dünyaya tanıtmada oldukça etkili olacak ve pek çok soruya cevap olabilecek.