Paylaş
Programımızı hazırladınız mı? Önünüzdeki üç günlük tatili nasıl geçireceğinize dair kafanızda çekirdek bir düşünce oluştu mu?
Avara kasnak misali, sokaklarda dolaşmak yerine bazı sergilere gidebilirsiniz, kitap okuyabilirsiniz, yaşadığınız şehri tanıyabilirsiniz.
O şehirle ilgili elinizde rehber, gezebilirsiniz. Daha neler, doğup büyüdüğüm şehri de mi tanımayacağım, bilmeyeceğim demeyin, kendinizi aldatmayın.
Ben nereye gittiysem ondan önce orası hakkında bulduğum bütün kitapları okudum. Amasya'ya bir arkadaşıma gitmeden önce 350 sayfa Amasya tarihini adeta hatmetmiştim. Değdi doğrusu, Osmanlı'nın eski şehrinin bütün zevkini çıkardım.
Şimdi gelelim İstanbul gezilerine...
* * *
ULUSLARARASI İstanbul Bienali, bu ayın sonunda bitiyor. Sergideki adların, eserlerin önemini yazmıştım.
Bu tatil onları görmek için son fırsat.
Üstelik sergilerin yakınındaki mekanlar da tatil gününün yarı gevşek ruh haline uygun.
Beşiktaştaki Dolmabahçe Kültür Merkezi'nden çıkınca yandaki çayhanenin iskemlelerine kurulup, denize karşı sanatla hayatın buluştuğu anlardan birini yaşarsınız.
Kendi başınıza hayal dünyalarında gezersiniz, ya arkadaşınızla sanattan ve hayattan bahsedersiniz.
Sultahnahmet'teki Ayi İrini'den Topkapı Sarayı Müzesi'nin bahçesine adım attığınızda, tarihi doku içinde - beni nasıl etkiler bilemezsiniz -çay, kahve içecebileceğiniz, bir kadeh parlatacağınız yerler çok.
Yerebatan Sarayı'nda ince su sesinin eşliğinde Bienal'i izlemek mümkün.
Sultanahmet'e gitmişken Türk ve İslam Eserleri Müzesi'ne uğrayıp Osmanlı Yönetiminde Bir Zamanlar Yakındoğu sergisini de gezebilirsiniz.
Salvador Dali sergisi de kapanıyor. Resmin büyük ustasının eserlerini kaçırmayın. Paranız varsa eser de alabilirisiniz, üstelik o esere her baktığınızda duyacağınız görsel zevkin yanısıra, depremezedelere yaptığınız bir gönül yardımının iç huzurunu duyacaksınız.
Elbette sergiler bunlarla kısıtlı değil, değişik mekanlarda sevdiğiniz sanatçıların sözgelimi Ömer Uluç'un Galatasaray'daki sergisini de unutmayın.
Neden ille de sergi.
Havalar soğumadan, iç mekánlara kapanmadan, sanatlı günler yaşamanın hoş bir çözümü.
* * *
BUGÜN arabanızın pedalından ayağınızı çekin ve yürüyün.
Fener ve Balat'ta bir canlanma var. Oradaki restorasyonu görün.
Zeyrek'i de ihmal etmeyin.
Hele tarihten ve geçmişten uzak modern semtlerde yaşıyorsanız, bu tatil günlerinde bir eski semti mutlaka ziyaret edin.
Çünkü bu gezilere herkesin ihtiyacı vardır. Tarih konusunda bir rehabilitasyon hepimiz için gereklidir.
Paylaş