Japon gazeteci Türk gazeteciye ne sormuş

Geçen hafta Uluslararası Tarım Gazetecileri Federasyonu’nun (IFAJ) Hollanda’daki Dünya Kongresi toplantılarına katıldı. Bütün dünyadan 250 uzman gazeteci katılmış ve çok önemli oturumlar yapılmış.
İsmail Uğural kongrede “Türkiye’de Tarım ve Gıda Sektörü” başlıklı bir sunum yapmış. Bu arada iki ay önce İstanbul’da düzenlenen “Ortadoğu Tarım Gazetecileri Forumu” etkinliği de çok yankı bulmuş. Uğural’a “Türkiye gerçekleştirdiği projelerle artık bir dünya kongresi düzenlemeyi hak ediyor” da denmiş.
İsmail Uğural ile konuşurken; bir Japon gazeteci dostunun bir yorumunu bana aktardı.
Japon gazetecinin sorusu şu olmuş.
“Türkiye’nin tarım ve gıda alanında çok büyük potansiyeli olduğunu anlatıyorsunuz. Peki ama neden bu potansiyeli yansıtan ölçüde tarım ve gıda ihracatınız yok?”
Uğural dedi ki...
“Bence bu söz Türkiyemizin önümüzdeki yıllarda odaklanması gereken temel stratejik hedefleri işaret ediyor.”

***
Katılıyorum.
Ben Türkiye’nin tarıma dayalı sanayide daha iyi olması gerektiğini düşünüyorum.
***
Tarımın başına İzmirli bir bakan geldi.
Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli İzmir Ticaret Odası Başkanı Mahmut Özgener’i ziyaretinde İzmir’de iki ayrı bölgede Tarım Organize Sanayi Bölgesi kurulmasına destek vereceğini söylemiş.
Özgener, Bakan Pakdemirli’ye bir dosya da sunmuş.
Dosyada bana göre her biri çok önemli olan ayrıntılar var.
Örneğin süs bitkilerinde KDV oranlarının indirilmesi, İzmir Hali’nin sorunlarının çözülmesi, su ürünlerinde ruhsat düzenlemesi yapılması, süt ve ette üretimin artırılması, zeytinyağında tağşişin önlenmesi...
***
Son yıllarda İzmir tarımda üretimi destekleyen, fiyatı belirleyen, sektöre öncülük eden adımlar atıyor.
Bu çok önemli bir avantaj ama bunun kalıcı ve sürdürülebilir olması gerekiyor.
Dolayısıyla İzmir’i ve bölgeyi tanıyan bir bakanın olması Egeliler için büyük avantaj...
***
İsmail Uğural’a soru soran Japon gazeteciye dönecek olursak.
Ben bu soruyu şöyle yorumluyorum.
Türkiye büyük bir potansiyel ama bunu rakamlara, verimliliğe, hayatın gerçeklerine bir türlü yansıtamıyor.
Türkiye’nin tarımda yapabileceği çok şey var.

 
Çeşme’ye örnek proje

ÇEŞME Belediye Başkanı Muhittin Dalgıç önümüzdeki günlerde Türkiye’ye örnek olabilecek bir projeye başlıyor.
Belediyenin öncülüğünde bir kooperatif kuruluyor.
Reisdere’de 416 evden oluşacak bir kooperatif bu...
Diyor ki...
“TOKİ’ye örnek olabilecek bir proje hazırladık. Altyapıyı bitirmeden inşaata başlamayacağız. Fiber optikten parkına, elektriğinden suyuna kadar bütün çalışmaları bitirip startı vereceğiz. Yapacağımız binalar Çeşme’nin dokusuna uygun olacak. İki katlı bile olmayacak. Çeşme’nin korunmasını istiyoruz. Çok kata izin vermeyeceğiz. Silueti bozan yapılar Çeşme’de olmayacak.”
200 dönüm üzerinde yapılacak projenin başlangıç tarihi 2019.
Ben şuna inanıyorum.
Her bölgenin kendine özgü özellikleri var.
Geçmişte yapılan yanlış uygulamaların o güzelim sahilleri ne hale getirdiğini görüyoruz.
Şimdi bu yanlışları düzeltmek için çok daha fazlasını harcamak zorundasınız.
İzmir’in elbette çok eksiği ve yanlışları var.
Ama Türkiye geneli düşünülünce yine de şanslı olduğumuzu kabul edelim.
Çeşme de işte o özel yerlerden biri...
İlgi artıyor, her yıl tatilini burada geçirenlerin, “Çeşme’de bir evimiz olsun” diyenlerin sayısı da artıyor.
Çeşme’yi bozmayalım, bozdurmayalım.

 
Müthiş performans
GEÇEN akşam Çeşme’nin en gözde mekanlarından Spiaggia Grande’ye Defne Samyeli’yi dinlemek için gittim. Samyeli Türkiye ve Avrupa eski güzellerinden... Uzun yıllar televizyonculuk yaptı, haberin içinde oldu, gazetelerde köşe yazarlığı yaptı. Sahnede ilk kez dinledim. Üç saat boyunca sahneden inmedi ve müthiş bir performans gösterdi. Çeşme’de yeniden sahne alacak. İzlemeyenler için tavsiye ederim.