İşte adaylık kriterleri

MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin, ‘İstanbul’dan aday çıkarmayacağız’ açıklamasıyla neredeyse kesinleşen ittifakın koşulları da belirlenecek.
Her ne kadar Ömer Çelik ve Semih Yalçın’ın karşılıklı sözleri ipleri bir nebze gerse de Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın açıklamalarının ardından heyetler görüşecek. Ardından son noktayı liderler koyacak ve ittifakın modeli son şeklini almış olacak.
Olası bir ittifakın en çok etkiyeceği kentlerin başında ise Başkent Ankara geliyor. Son seçimde Ankara’da AK Parti’nin yüzde 1 oy farkıyla seçimi kazandığı ve milliyetçi seçmenin ağırlığı düşünüldüğünde ittifakın etkin olup olmaması Başkent seçiminin kaderini belirleyecek.

* * *

Gazetemizi geçtiğimiz günlerde ziyaret eden AK Parti Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Özhaseki’yle AK Parti’de belediye başkan adaylığı düşüncesi olanları yakından ilgilendiren bir sohbetimiz oldu.
Özhaseki’ye “Adaylık kriterleriniz neler?” diye sordum, işte yanıtı:
* Şehirlerin analizlerini yapıyoruz. Bu yeni bir durum, tüm partileri için yeni bir şey. Burada en çok oy alacak kim arayışımız yok. Çünkü en çok oy alacak her zaman milletin ihtiyaçlarını en çok karşılayan olmayabilir. O zaman milleti kandırmış oluruz. Milletimizin ihtiyaç ve beklentilerini karşılarken şehrine her anlamda yön verebilecek adaylarımız olacak.
* Bütün şehirlerin avantaj ve dezavantajlarını ortaya koyduğumuz raporlar hazırlanıyor. O şehirlerin hangi noktalara gelmesi gerekiyor, araştırıyoruz. Sonrasında da bu şehirleri bu noktaya hangi aday getirebilir ona bakacağız. Ehliyetli, liyakatli şehri ileriye taşıyacak kişiyi arayacağız. Yani şehre göre adam arıyoruz resmen.
* Aday adayı için anketlerde birinci çıkmak yetmeyecek. Bir medeniyet tasavvuru ortaya koyamıyorsanız Türkiye Cumhuriyeti’ne yakışan bir vizyonunuz yoksa siz yeterli değilsiniz demektir.

* * *

* Söyledik ya bu kez kriterler farklı diye... Şu anda 12 kişilik çok deneyimli aralarında Konya, Malatya, Fatih eski belediye başkanlarımızın da bulunduğu bir ekip sahada. Kendilerine bağlı bulunan bölgelerdeki illere gidiyorlar. Tebdili kıyafet çarşı pazar geziyorlar. Belediyeye gidiyorlar, ‘başkanla görüşmek istiyoruz’ diyorlar başkanla görüşüp görüşemediklerini rapor ediyorlar. Vatandaşa sokakta soruyorlar, lokantaya oturuyorlar. Yani il başkanının götürdüğü yerde yemek yemiyorlar. Kahvaltıyı sabah herhangi bir yerde yapıyorlar o ilin o ilçenin nabzını tutuyorlar.
* Sokakların nabzını doğru yerden almak önemli. Camideki hacı amcayla konuşursan eğilim bellidir ya da cemevinde oturan vatandaşımızla konuşursan eğilim aşağı yukarı bellidir. Çok saygıdeğer bir eğilimdir ama geneli vermez. Kent ortalamasını alabilmek için kahvelere gideceksiniz, taksiye bineceksiniz ara sokaklarda hanımefendilerle laflayacaksınız. Esnafla konuşacaksınız. Yeter ki doğru yerlere temas edin. Bizim için en önemli kriter bu ve hepsinden önemli.
* Tüm bu saydıklarımız bir araya gelir, örtüşürse işte oradaki belediye başkanımız, ‘devam etsin’ diyebiliriz. Eğer değilse de, ‘bir dakika arkadaş’ diyoruz o ili ya da ilçeyi yeniden masaya yatırıyoruz.

BAŞKANLARIN KAÇI BAŞARILI

Özhaseki’nin, “Bu çalışmadan sonuçlar gelmeye başladı mı? Başkanları kaçı başarılı” soruna yanıtı ise şöyle oldu.
“Henüz illerden raporlar parça parça geldiği için şu an için net bir tablo yok, başarı oranları çok yüksek diyebilirim. Başka partiler görse öper başlarına koyarlar. 900’e yakın belediyemiz var, en başarılı belediyeler sıralamasında yine bizim başkanlarımız geliyor. Fakat yeni bir döneme geçiyoruz. Detaylarını verdiğim gibi kriterlerimiz biraz daha farklı.”