BU bayram ciddi bir davet çıkarmak istedim. Dileğim, kendisini Müslüman addeden herkesin kendine ufak bir zaman ayırıp, şu iki soruya cevap aramasıdır:
Müslümanlar özeleştiri yaparlar mı?
Kendileriyle hiç yüzleşirler mi?
Bu sorulara kendi cevabımı dün verdim: Hayır, Müslümanlar çoğunlukla özeleştiri yapmazlar ve tabii ki kendileri ile yüzleşmezler.
* * *
Müslümanların çoğunluk olarak yaşadıkları topraklarda ben beni bildiğimden beri emperyalist gavurların allem edip kallem edip mazlum Müslümanları ezdiği, sömürdüğü, katlettiğine dair retoriklerle yaşarız.
Tarihe baktığınızda da bu saptama genellikle doğru çıkar.
Ama Müslümanlar cevaben ne yaparlar?
Ya çaresizlik içinde kıvranırlar, ya da fırsat bulunduğunda zulme vahşet ile cevap vermek bu bölge insanının doğal tepkileridir.
Ancak, kabahat illa ki hep başkasındadır!
* * *
Müslümanlar "yabancıların" ileri teknik kullanarak ürettikleri silahların kendilerine karşı kullanılmasından haklı olarak şikáyet ederler ama Bediüzzaman gibi kıt örnekler dışında Müslümanların teknik ve bilim alanında çok ama çok geri kalmasından şikayet eden İslam mütefekkiri çok azdır. Müslüman ahali de bu geriliği iplemez bir görüntü içinde değil midir?
* * *
Devamlı fukaralıktan dem vuran Müslümanların ülkelerinde hüküm süren dünyanın en garabet gelir dağılımı tablolarından da mı yabancıları sorumlu tutmak lazımdır?
Devamlı adalet ve namustan dem vuran Müslümanlar vergi kaçağında, tabiatı katletmede, kamusal alandan pervasızca çalmada (arazi, elektrik vb.) ileri gitmiş ulusları oluşturmazlar mı?
Devamlı "kul hakkı"ndan bahseden Müslümanlar sürekli trafik kuralı ihlali yaparak, sırada öne geçmeyi hüner addederek, yolda yürürken dahi birbirini iterek kakarak yaşamayı hüner saymazlar mı?
* * *
Temizliği Allah’ın emri addeden Müslümanların ülkeleri temizlik malzemelerinin kullanımında dünyanın en geri ülkelerini oluşturmazlar mı?
Kutsal kitapları "ikra" (oku) emri ile başlayan inanırlar bırakın kitap okumayı, gazete okumayı dahi eziyet olarak görmezler mi?
* * *
Hadi kızlarını okutmazlar ama gösterilerde, mitinglerde güvenlik güçlerine karşı karılarını, kızlarını, çocuklarını ön safa sürenler Müslüman nümayişçiler değil midirler?
Hadi İslamcı örgütler "meşru müdafaa" yapıyorlar, ama sivillere ölüm saçtıklarında bunun meşru müdafaa ile ne alakası vardır, dinde yeri nedir?
Terörü İslam dini körüklüyor sözü kanı beynime fırlatıyor ama dünyadaki teröristlerin büyük çoğunluğunun Müslüman olmasına takılmamak mümkün müdür?
* * *
En ileri gitmiş Müslüman ülkede yaşamak bana gurur veriyor. Müslüman Türklerin yukarıda saydığım olumsuzlukların hiç olmazsa bir kısmına karşı çıkıyor olması ve buna karşı mücadele vermesi sevindiricidir.
Acaba Müslümanlar arasında özeleştiri yapma, kendisiyle yüzleşme geleneğini Türkiye ve özellikle bu ülkenin İslami hassasiyeti yüksek aydınları ve siyasetçileri başlatamaz mı?