ABD Başkanı George W. Bush’un Galatasaray Üniversitesi’nde yaptığı konuşma ABD’nin dünyaya açıkladığı bir deklarasyondur.
Konuşmanın Türkiye ayağı önemlidir ama dünyaya verdiği mesaj çok daha önemlidir.
* * *
ABD Başkanı terör ile mücadelesinde Ortadoğu’ya demokrasi ve özgürlük getirmeyi en ön sıraya koyduğunu ilan etmiştir.
Bu amaçla ABD’nin elinden geleni yapacağını yedi düvele ilan etmiştir.
* * *
Ortadoğu’nun esas derdinin bölgeyi yöneten diktatörler olduğunu ve Batı’nın en büyük günahının bugüne dek, işine öyle geldiği için, bu diktatörleri kollamak olduğunu yazan bir kişi olarak bu deklarasyondan büyük heyecan duydum.
Batı’nın günahını Başkan’ın bizzat kabul etmesi de anlamlı bir özeleştiri oldu.
Şimdi bizlere düşen; bu uğurda ABD’ye yardımcı olmak ve sözünü tutup tutmayacağını takip etmektir.
Başkan Bush’un çok dikkatli hazırlanmış; adeta tarihçi, sosyolog, psikolog ve bölge uzmanlarının bir ekip olarak satır satır hazırladığı bir metni, özgüveni yüksek, söylediklerine inanan ve hákim bir insan edasında okuması metnin anlamını daha da perçinledi.
Gazetelerin belirttiği gibi seçilen mekan da söylenenlere daha derin bir anlam kazandırdı.
Ancak, asıl olan söylenenlerdir ve heyecan veren yapılan tahlil, özeleştiri ve verilen teminattır.
* * *
Başkan Bush’un yaptığı konuşma BOP’a -artık adı ‘Genişletilmiş Ortadoğu ve Kuzey Afrika Projesi (GOKAP) oldu!- da nihayet bir yönerge ve anlam veren bir konuşmadır.
Bush’a göre, dünyaya barış gelebilmesi için:
1) Ortadoğu’daki diktatörler yıkılmalı,
2) Filistin halkı mutlaka bağımsız bir devlete kavuşmalı,
3) İnançlıların demokrasinin ayrılmaz ve gerekli bir parçası olduğu genel kabul görmeli,
4) Din ayrımı ile çizilmiş sahte çizgilerin yarattığı bölünmüş dünyadan bu çizgiler sökülüp atılmalıdır.
* * *
Israrla ‘21. yüzyılın en şanslı ülkelerinden birisi Türkiye’dir’ diyorum, yeter ki Türkiye gereken aklı göstersin!
Bu hedeflerin hepsi Türkiye’nin coğrafyasından geçiyor!
Başkan Bush da konuşmasında, yaptığı analiz içinde Türkiye gerçeğini tarih arşivine çiviledi.
* * *
Kimileri Bush’un şahsi analizini yapıp bazı haklı gerekçelerle Bush’u seçimlere giden bir dönemde Irak bumerangı karşısında samimi bulmayabilirler.
Ben her bir önerinin akla vurulması gerektiğini ve akılsal analizden geçirilmesi gerektiğini düşünürüm.
Başkan Bush’un verdiği ana hedef -Demokrat ve özgür Ortadoğu- sadece bölge ve dünya için değil ABD menfaatleri için de doğru ve gerekli hedeftir.
Hedefi veren insan da dünyanın en büyük devletinin başkanıdır.