Paylaş
Oysa bütün dünyada müziği tüketen gençler...
Kendi yaşıtlarının peşinden koşmayı, onlara hayran olmayı, onların şarkılarını söylemeyi seviyorlar.
Bana 2000’den bu yana Türkiye müzik piyasasında 20’li yaşlarının ilk yarısında şöhret olmuş, gençleri peşinden sürüklemiş bir tane şarkıcı adı söyleyen çıkabilir mi?
Çıkamaz...
Oysa bugün bütün dünyanın konuştuğu şarkıcılara bakın, neredeyse tamamı 20’li yaşlarının ilk yarısında…
* Justin Bieber, ilk single’ı One Time’ı 2009’da yayınladığında 15 yaşındaydı, 5 yıldır her adımı haber daha 20’sinde...
* Miley Cyrus, Hannah Montana olduğunda 14 yaşındaydı, 15 yaşında ilk albümünü yaptı, bugün 21 yaşında...
* Ariana Grande 20 yaşında... İlk albümünü 17’sinde çıkardı...
* Selena Gomez, 14 yaşında albümünü yaptı, bugün 21 yaşında…
* 2014 Grammy’sini kazanan Lorde daha 17 yaşında...
* Taylor Swift bunların arasında yaşlı kaldı artık, 24 yaşında!
Daha sayayım mı...
* Nick Jonas 21 yaşında...
* Yine bir Disney Channel ürünü olan Demi Lovato 21 yaşında.
* Jackie Evancho 2000 doğumlu, 14 yaşında...
* Jack Vidgen 17 yaşında...
* One Direction’ın yaş ortalaması 20...
* Bugün 29 yaşında olan Katy Perry ve Avril Lavigne ablaları sayılıyor artık bunların...
Bir de bizim popüler olan şarkıcılara bakın...
Hepsi Katy Perry ve Avril Lavigne’in teyzesi, One Direction’ın babası yaşındalar...
Şimdi tek tek isimlerini ve yaşlarını yazıp bizim şarkıcıları rencide etmek istemem...
Dünyada müzik sektörü bu kadar gençleşirken bizde hızla yaşlanıyor.
Bugün konuştuğumuz ve genç dediğimiz erkek şarkıcılara bakın, en genci 30 yaşında...
Bizim pop müziğimize yön verenler 35, 40, 45 diye gidiyor...
Bu kadar yaşlı pop müzik mi olur?
O yüzden albümler satmıyor, o yüzden müzik piyasası hareketlenmiyor.
Çünkü yaşlı... Çünkü enerjisi bitmiş...
Müzik sektöründeki yapımcılar hep aynı isimlerin peşinden koşacaklarına gençleri peşinden sürükleyecek 19-23 arası ‘teenage’ popçular çıkarmalı.
Buna cesaret edecek bir yapımcı da yok ortada...
Gençlik kanalı da yok
Türkiye çok genç pazar diyoruz ama bu pazara mal üretmeyen sadece müzik sektörü değil.
Amerikan müzik sektöründe bu kadar genç popüler ismin olmasının en büyük nedenlerinden biri de gençlik kanalları olması.
Bizde bu kadar kanal var ama ‘teenage’leri hedefleyen bir kanal yok...
Yukarıda ismini saydığım yabancı şarkıcıların pek çoğu Nickeledeon ve Disney Channell sit-com’larından çıkma isimler...
Buralardaki dizilerde rol alan sesi ve oyunculuk kabiliyeti olan gençler kısa sürede parlıyorlar...
Sonra albümlerini çıkarıyorlar...
Önce Amerika’yı sonra dünyayı peşlerinden sürüklemeye başlıyorlar.
Eminim şu anda da Nickeledeon ve Disney Channell dizilerinde 2 yıl sonra dünyaya hükmedecek popçular oynuyordur.
Çark böyle çalışıyor, sistem öyle işliyor orada...
Bizde ise eğlence sektörünün en büyük müşterisi ‘teenage’lere yönelik iş yapan yok...
90’larda pop müzik gençti
1990’ların başında Türk pop müziği patladığında özellikle genç kızları peşinden sürükleyecek ‘teenage’ sanatçılar vardı...
Burak Kut, 1994’te Benimle Oynama albümünü çıkardığında 21 yaşındaydı...
Kenan Doğulu, 1993’te Yaparım Bilirsin dediğinde 19 yaşındaydı...
Tarkan, 1992’de Kıl Oldum’la patladığında 20 yaşındaydı...
Gökhan’la Hakan Athena’yla ilk albümlerini yaptıklarında 17, Holigan’la patladıklarında 21 yaşındaydılar...
Ve bu genç şarkıcıların peşinde de milyonlarca genç hayranı vardı...
Albümleri satıyor, konserleri tıklım tıklım doluyordu...
Sadece erkekler mi?
Aşkın Nur Yengi, 1990’da Sevgiliye albümünü yayınladığında 20 yaşındaydı...
90’larda bu kadar genç olan Türk pop müziği hızla yaşlandı.
Bir daha böyle teenage şarkıcılar çıkaramadı ve bugün bitme noktasına geldi...
Pop müziğine yeni bir ‘teenage kuşağı’ lazım
Bu kadar ses yarışması, bu kadar müzik programı var ama oralardan da bir tane yetenekli 19-20 yaşında şarkıcı çıkmıyor işte...
İnternet olanakları bu kadar yaygınlaşmış, şarkı yapıp kitlelere ulaştırmak bu kadar kolaylaşmışken hala yaş ortalaması 40 olan pop müzik ayakta tutmaya çalışıyor müzik sektörünü...
Bu yüzden Türkiye hala Justin Bieber’ını arıyor...
28-30’unda şöhret olanları değil, 19-20’sinde pop starını arıyor...
Bebeto Burak Kut’unu...
20’sindeki Tarkan’ını, Kenan’ını arıyor.
Türk pop müziğinin yeni bir ‘teenage kuşağı’na ihtiyacı var.
Neden çıkmıyor, Türkiye bu kadar yeteneksizleşti mi?
Bence değil, yapımcılar risk almaktan korkuyorlar...
Üstelik 19 yaşında genç kızları peşinden koşturacak birini bulan yapımcının para basıp, müzik sektörünün tozunu atması garantiyken...
Rezalet!
Türkiye’de futboldan sonra en büyük lig olan basketbol liginde sezonun şampiyonunu belirleyecek final maçının oynanmama tehlikesi var.
Neresinden bakarsan, neresinden tutarsan tut rezalet...
Galatasaray, basketbol federasyonunun adil olmadığını ve final maçında can güvenliği bulunmadığını gerekçe göstererek maça çıkmamayı tartışıyor.
Bir Galatasaraylı olarak söylüyorum;
Kimin haklı, kimin haksız olduğu zerre kadar önemli değil.
Oynanan ve 3-3 duruma gelen altı maç boyunca Fenerbahçe’nin sahasında şöyle olmuştur, Galatasaray bunu yapmıştır.
Federasyon şöyle tavır takınmıştır, böyle tavır takınmıştır...
Şu hakemi atamıştır...
Fenerbahçe haklıdır... Galatasaray haklıdır... Zerre kadar önemi yok.
Önemli olan ortaya çıkan fotoğraf.
Türkiye’nin en büyük iki spor kulübü birbiriyle 7 maç oynayıp, final serisini tamamlayarak şampiyonu belirleyemiyor.
Bravo size...
Başkanlar, yöneticiler, sporcular, taraftarlar, spor medyası...
Bravo...
Ülkede az gerilim vardı üzerine tüy diktiniz…
Dünya Kupası günlüğü
* Bu kupanın yeniliklerinden biri de hakemlerin baraj kurulurken yere sprey boyayla çizgi çizmeleri... Hiç sevmedim bu uygulamayı. Geçen akşam Gana maçında hakem, futbolcunun ayakkabısına sıktı yanlışlıkla spreyi... Bir de düz çizgi çizebilen hakem yok… Tam komedi bu sprey işi... İnşallah bizim lige gelmez.
Paylaş