Seks geçicidir, sarılmak kalıcı

Bunu ben demiyorum, uzmanlar söylüyor.

Sarılmak özellikle kadınlar için daha da önemli. Kadın vücudu sarılma anında daha fazla oksitosin hormonu salgılıyor.

Hatta uzmanlar sevgi dolu bir sarılmanın kalp krizi riskini düşürdüğünü bile iddia ediyor.

Bu iddiayla erkeklerin kadınlardan daha fazla kalp krizi geçirmesi arasında mutlaka bir korelasyon olmalı...

Sarılmak kadınlar da kalp krizini azaltırken, erkekler de artırıyor olabilir mi?..

Neyse geçenlerde sarılmak üzerine bir film seyrettim DVD’de; Shopgirl.

Steve Martin’in aynı adlı kitabından uyarlanmış.

Aşkı arayan bir kadının, çok zengin ama sadakatsiz, orta yaşlı bir adamla beş parasız ama ’sarılmayı bilen’ genç bir adam arasında kalmasını anlatıyor.

* * *

Aşkı arayan kadının arabasıyla evine dönerken trafikte radyo dinlediği bir sahne var.

DJ diyor ki;

Bir kadının kucaklanması gerekir.

Bilimsel olarak kanıtlanmış bir şey var.

Umurunda olmayan bir erkek bile olsa sana sarıldığında korunma duyguların ve hormonlar harekete geçer.

Ve kadın ne kadar sıkı kucaklanırsa hormonlar o kadar çok salgılanır.

n En iyisi erkeğin iki koluyla tam sarılmasıdır.

Seni iki koluyla sarıp güzel olduğunu söyler.

n İkincisi tek kolla sarılmadır. Erkek yanındadır ama bir kolu seni sarar.

n Üçüncüsü yanında dirseğini kırıp, elinin üzerine yatar. Diğer elini senin karnının üzerine koyar ve sana bakar.

n Dördüncüsü, sen başını onun göğsüne koyarsın, o boşluğa bakar.

Birincisi olduğunda kendini kadın gibi hissedersin.

Filmin kahramanı sonunda erkeklerden birini tercih etti.

Önce sarılmayı bilen çulsuzla birlikte oldu, sonra zengin, görgülü ama sadakatsiz adamla...

Her kadın gibi ikisinin bir arada olduğu erkeği aradı ama bulamadı.

6 kişiye 6 milyar hesap

Günay Tuncel, İstanbul gece hayatının en önemli mekanlarından Günay Restaurant’ı yaşatmak için büyük mücadele veriyor.

Bu çabasında en büyük destekçisi sanatçı dostları...

Tek kuruş ücret almadan sahneye çıkıyorlar.

Gece hayatının ünlü isimleri de mekanı dolduruyorlar.

Cumartesi gecesi Sezen Aksu ücret almadan sahneye çıkarak Günay Restaurant’ın sezon açılışını yaptı.

5 kişilik arkadaş grubuyla sahneden dört masa geride oturan bir arkadaşım, "Gece harikaydı, ta ki hesap gelene kadar" dedi.

6 kişilik masaya 6 milyar hesap gelmiş.

"Ne içtiniz" diye sordum.

"4 şişe Kavaklıdere Selection, gerisi de yemek, 6 milyarlık ne yediysek" dedi...

Evet sahnede Sezen Aksu var, evet orası Günay ama 4 şişe şaraba da bu hesap hiçbir yerde yok!

Günay Tuncel, mekanı kurtarayım derken bu gidişle milleti batıracak...

Elde şarap

Üsküdar Beldiyesi’nin parklarda içki içenlere para cezası kesmesi ne kadar abuksa...

Hele hele ceza kesilen isimleri belediyenin internet sitesinde teşhir etmesi ne kadar saçmaysa... Pazar günü Salacak’ta gazeteci Deniz Som önderliğinde elde şarap şişeleri yapılan eylem de o kadar saçma.

Böyle çirkin görüntüyle özgürlük eylemi mi olur.

Olursa provakatörü de böyle olur!

Deniz Som’a vurmaya kalkarlar, eylemciler de provakatörün suratına şarap dökerler, üzerine bir de laiklik sloganları...

Ohh, tam oldu!..

Bu arada ceza kesilmesini savunmuyorum ama Üsküdar’ın parklarında içki içenlerin yarattığı ciddi bir asayiş problemi var.

Deniz Som’a bir de hava karardıktan sonra, Üsküdar’dan Paşalimanı’na doğru parkın içinden geçerek yürümesini öneriyorum.

Kapkaça uğramadan, laf atılmadan, yolu kesilmeden geçmeyi başarırsa gerçek eylem bu olacaktır.

En saçma uyarı!

Haber dünkü Milliyet’te yayınlandı.

Uzmanlar uyarmış; Maslak’taki gökdelenlerde yaşayanlar aynı anda sifonu çekse bölgedeki kanalizasyon boruları patlayabilirmiş.

Böyle uzman uyarısı mı olur ya?..

Maslak gökdelenlerinde yaşayanlar manyak mı böyle bir şeye kalksın?

Ayrıca Maslak’taki gökdelenlerde herkesin özel tuvaleti mi var da aynı anda girip, "Hadi arkadaşlar gidip kanalizasyonları patlatalım" desinler?

Uzmanlar İstanbul’un kanalizasyon ve altyapı eksikliğine dikkat çekmek için böyle çarpıcı bir örnek vermişler ama fazla uçmuşlar.

Peki, İstanbullular aynı anda zıplasa fay hattı kırılır mı?

Bu konuda da bizi uyaracak uzman var mı acaba?